Klasikler neden klasiktir ve klasikleri niçin okumalıyız -2

YEŞİL GAZETE

facebook sharing button
whatsapp sharing button
twitter sharing button
linkedin sharing button
email sharing button
print sharing button

Başta andığımız ve bu yazıya vesile olan Italo Calvino’nun “Klasikleri Niçin Okumalıyız?” kitabını okuduğumda bende bıraktığı ilk etki şu oldu:

Her birey okuduğu klasik eserle farklı bir bağ kurar. Ve herkes her klasikten o denli etkilenmez. Bunda da yaşama bakış açımız, ideolojimiz, eğildiğimiz ve üzerine titrediğimiz konular etkili olabilir. Yani herkesin kendi klasik eser kitaplığı farklı saiklerle oluşur. Örneğin Calvino’nun çok etkilendiği eserlerin ancak yarısında kesiştiğimizi söyleyebilirim. Ve hatta bazılarını hiç duymadım bile. Bunların bir kısmı belki de Türkçeye çevrilmeyen İtalyan edebiyatı eserleri olduğu için de böyle olabilir. Ya da bir yazarın bir eseri sizi çok etkilerken başka eseri başka birisini çok etkileyebilir.

‘Yeniden okuma’

Örneğin bir vegansanız sürekli ava çıkılan ve görkemli etobur sofraların kurulduğu bir kitap ne kadar klasik olursa olsun size eğreti gelebilir. Ya da erkek egemenliğinin çok sorun edilmediği bir dönemde eril dille yazılmış klasik eser sizi çok rahatsız edebilir ve yarıda bırakabilirsiniz. Örneğin feminist edebiyatın başucu kitaplarından Virginia Woolf’un “Kendine Ait Bir Oda” kitabında sürekli etobur sofralardan bahsedilmesi benim kitabı yarıda bırakmama sebep olmuştu.

Calvino’ya ve eserine dönersek kitap on dört başlıkta klasik eser nedir tanımlarıyla başlıyor. Hepsine burada yer veremeyeceğimiz için beni en çok etkileyen tanımları anarak ilerleyeceğim:

“Klasikler, haklarında duyduklarımızla ne kadar bildiğimize inanıyorsak, gerçekten okuduğumuzda o kadar yeni, beklenmedik, benzersiz bulduğumuz kitaplardır.” [1] Hemen söylemeliyim ki ben bu hissi Balzac’ın “Vadideki Zambak” kitabında yaşamıştım. Balzac, bu kadar erken bir dönemde, çocukken yaşadıklarımızın kişiliğimizin şekillenmesinde ne kadar önemli olduğunu müthiş bir psikanalitik öngörüyle yazmış. Ve bu tespitler evrenselliğini hiç yitirmeden korumaktadır.

“Klasikler, haklarında asla “okuyorum” sözünü değil, genellikle “yeniden okuyorum” sözünü işittiğimiz kitaplardır. [2] Stefan Zweig “Üç Büyük Usta” kitabında Dostoyevski için şöyle bir şey söylüyordu: Dostoyevski’yi ilk okuduğunuzda biraz giriş yaparsınız, ikincisinde anlamaya başlarsınız ancak üçüncüsünde tam olarak anlayabilirsiniz.”

‘Mitoloji’den korkmayın’ 

Calvino da dünya geçekliğini ve klasik edebiyatı aynen bir enginara benzetiyor. Katman katman, dikenli, üst üste binmiş, her okunduğunda en derindekine biraz daha yaklaşıldığı. Ve benim de hemfikir olduğum gibi bunun erken gençlik döneminde bir sefer okumayla sağlanamayacağı durumu. Calvino’nun kitabı klasik eser tanımlarından sonra kendi çok önemsediği eserlerin bir serimlemesi şeklinde ilerliyor. Bunu da antik eserlerle ve mitolojiyle başlatmış ki ben de bunu çok önemli buluyorum. Lütfen mitoloji okuyun diyesim geliyor. Çünkü bazen “ben mitoloji sevmiyorum” “bana gerçekçi gelmiyor” diyen okurlarla karşılaşıyorum. Oysa mitoloji edebiyatın, felsefenin ve psikanalizin temelidir. Bütün büyük eserlerde bu altyapılarla karşılaşırsınız.

Bir örnek vermek gerekirse mitoloji okumadan Goethe’nin altmış yılda yazdığı Faust’unu, Joyce’un Ulysses’ini, Hermann Broc’un Vergilius’un Ölümü’nü ve daha birçok eseri anlayamazsınız. Calvino’nun kitabında klasiklere önemli felsefi ve bilimsel eserleri dâhil ettiğini de söylemeliyiz bu yaklaşımla. O halde Calvino’nun şu çok çarpıcı Odysseus yorumuyla bitirelim:

“Hiç kimsenin tanımadığı yaşlı bir dilenci olarak İthake’ye ulaşan Odysseus, Troya’ya gitmek üzere yola çıkmış olan Odysseus’la aynı kişi değildir belki de. Adını (Hiç) kimse şeklinde değiştirerek yaşamını kurtarmasının bir bedeli olmuştur. Onu doğrudan ve kendiliğinden tanıyan tek varlık, köpeği Argos’tur, sanki bireyin sürekliliği yalnızca bir hayvan gözünün algılayabileceği göstergeler aracılığıyla kendini ortaya koyuyormuş gibi.” [3]

Herkesin, çıktığı edebiyat yolculuğundan değişerek dönmesi dileğiyle…

*

[1]İtalo Calvino, Klasikleri Niçin Okumalı?, YKY 2019 14
[2]İtalo Calvino, Klasikleri Niçin Okumalı?, YKY 2019 11
[3]İtalo Calvino, Klasikleri Niçin Okumalı?, YKY 2019 23

Tarih: 07.03.2021 Okunma: 819