Şam ziyareti ile, ABD'nin terör örgütü olarak tanımladığı HTŞ ile ilk resmi yüz yüze teması doğrulandı.
Beşar Esad rejiminin devrilmesinin ardından, ABD'den üst düzey heyetin Cuma günü Suriye'nin başkent Şam'a giderek, fiili yönetimi elinde tutan Heyet Tahrir Şam (HTŞ) ile görüşme gerçekleştireceği belirtildi.
Bu ziyaret ile, ABD'nin terör örgütü olarak tanımladığı HTŞ ile ilk resmi yüz yüze temas kurduğunu doğrulandı.
ABD merkezli haber sitesi Axios'un aktardığına göre, Dışişleri Bakanlığı'nın Orta Doğu'dan sorumlu üst düzey yetkilisi Barbara Leaf liderliğindeki ABD heyetinin, HTŞ lideri Ahmed Hüseyin el-Şara ile görüşmesi bekleniyor.
ABD heyetinde Barbara Leaf ile beraber, Joe Biden yönetiminin Suriye ile diplomatik ilişkileri yürütmek üzere görevlendirdiği Daniel Rubinstein ve rehineler özel temsilcisi Roger Carsten'ın yer aldığı bildirildi.
ABD'li yetkililer, Dışişleri Bakanlığı'ndan emekli olan Rubenstein'ın Bağdat'taki ABD büyükelçiliğinde görev yapmak üzere yeniden göreve çağrıldığını, ancak Esad rejiminin çöküşünden sonra en üst düzey ABD diplomatı olarak Suriye'ye gitmesinin istendiğini söylüyor.
Dışişleri bakanı Antony Blinken Ürdün'ün Akabe kentinde düzenlenen bir basın toplantısında, Washington'un HTŞ muhalif grubuyla "doğrudan temas" halinde olduğunu belirtmişti.
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, Şam ziyaretinde kapsayıcı bir Suriye hükümetine geçiş beklentilerine ve "Austin Tice, Majd Kamalmaz ve Esad rejimi altında ortadan kaybolan diğer Amerikan vatandaşlarının akıbeti hakkında bilgilerin ortaya çıkarılması umudu"na odaklanılmasının beklendiğini ifade etti.
Esad'ın devrilmesinden bu yana Biden yönetimi, 12 yıl önce Suriye'de kaçırılan Tice'nin aranmasına katılmak üzere ABD personelinin sahaya gönderilmesi yönünde giderek artan bir baskı altına girdi.
Blinken Perşembe günü yaptığı açıklamada, ABD'nin "bilgi alabilecek mümkün olan her aktörle temas halinde olduğunu" belirtti.
Esad’ın devrilmesiyle bölgede tansiyonun yeniden yükselmesi ardından, ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) perşembe günü yaptığı açıklamada, Suriye’deki asker sayısını Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) ile mücadele kapsamında iki katına çıkardığını bildirdi. Böylelikle Beşar Esad’ın devrilmesinden önce 900 olan asker sayısı 2.000’e yükseldi.
Ne olmuştu?
Suriye'de 13 yıldır devam eden iç savaş, HTŞ ve diğer muhalif grupların son 12 günlük operasyonunun ardından Esad ailesinin 54, Baas Partisi'nin 61 yıllık iktidarının bitişiyle sonuçlandı.
Ülkenin kuzeybatısında, İdlib'de konumlanmış ve yaklaşık 4 milyonluk bir nüfusu idare ettiği belirtilen HTŞ tarafı, 27 Kasım Çarşamba günü sabahı Türkiye'nin de desteklediği Suriye Milli Ordusu'nun (SMO) yardımıyla, Şam'daki Suriye hükümetine ve ordusuna karşı "Saldırganlığı Caydırma - Rad'ul Udvan" operasyonunu başlattı.
Hızla ilerleyen muhalifler 28 Kasım'da Halep'i Şam'a bağlayan otoyolu kesti, aynı gün 46. Alay Üssü’nü ve en az 8 köyü ele geçirdi.
29-30 Kasım tarihlerinde ülkenin en büyük ikinci kenti Halep, muhaliflerin elindeydi. Bu gelişme sonrası Rus ve Suriyeli savaş uçakları, 2016'dan bu yana ilk kez, 2024'te muhaliflerin ele geçirdiği düşünülen mevzileri bombaladı.
HTŞ'nin kontrolündeki muhalif gruplar 4 Aralık'ta Hama, 7 Aralık'ta Humus ve 8 Aralık'ta Esad'ın ülkeyi yönettiği Şam'ı ele geçirdi.
Bu gelişmelerden sonra Esad, Rusya'nın "insani gerekçelerle" tanıdığı sığınma hakkı kapsamında ailesiyle beraber Moskova'ya uçtu.
HTŞ lideri Colani veya gerçek adıyla Ahmed Hüseyin el-Şara ise aynı gün Suriye devlet televizyonunda Esad'ı devirdiklerini açıkladı.