Oy
gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Buna “küresel malî kriz” diyorlar. Bizimle
alâkalı değil, dünya krize girdi, daraldı mecburen biz de daralmak zorunda
kaldık, diyorlar.
“İnsanî kriz” diyenler, “sistem
krizi” diyenler var.
Bize soracak
olursanız, bu kriz Türkiye için, aynı zamanda “siyasî bir kriz!” Çünkü bu bunalıma herkes bulunduğu siyasî
pencereden bakıyor.
* * *
Hükümetteyseniz
veya ona yakın bir yerde duruyorsanız, yukarıdaki ilk cümle size gayet uygun.
En fazla o söylemi dillendiriyorlar. Krizin bizimle hiçbir alâkası yok, hükümet
melekler kadar masumdur.
Muhalefetteyseniz,
bütün kabahat hükümetindir. Geliyorum diyen bunalıma tedbir almamış, hatta
görmezlikten gelmiştir.
* * *
Peki, bu iktisadî bunalım daha ne kadar sürer?
Bulunduğunuz yere
göre değişir. Birincilere göre krizden çıkmamız an meselesidir. Akşama sabaha
çıkarız.
İkincilere göre
ise; durun bakalım, Türkiye daha krize girmedi bile. Krize girecek, arkasından
daha büyük bir ikinci dalga gelecek.
* * *
Krizin etkisi nedir, ne kadar daha etkileniriz ve
etkileneceğiz? Meselâ döviz ne kadar daha yükselir?
Birincilere göre,
etkilenmemiz kaçınılmaz. Ancak Türkiye, dünyadaki en az etkilenen ülke
olacaktır. “Dövizin yükselmesi
dolayısıyla 6 ay öncesine göre daha iyi durumdayız!” (Süleyman Yaşar, Taraf
Gazetesi yazarı, 02.03.2009, Habertürk TV)
İkincilere göre;
bir tahmin yapmak bile mümkün değil!
* * *
Bir Tespit: İşsizliğin ulaştığı boyut bakımından, ne kadar
etkilendiğimizi, iş günlerinde yapılan seçim mitinglerine bakarak kestirebilir
miyiz? Yani, milletin işi-gücü olsa meydanlara o kadar büyük kalabalıkların
toplanması mümkün mü?
* * *
ÇEVREMDEKİ KRİZ
Aralık 2008’de
tanıştığım, gıda sektöründeki bir ticaret erbabına, Ocak ayı ortalarında
sormuştum: “Kriz sizi nasıl etkiledi?”
“Bizde kriz yok. Tedbirimizi önceden almıştık. Bir
sıkıntı yok. İşler iyi!” demişti.
Ben de, “Herkesin krizden başka bir şey
konuşmadığı, bunaldığı günlerde bunları duymak ne güzel!” demiştim.
Dün akşam yine
beraberdik. Ben hiçbir şey sormadan, dostum şunları söyledi: “Durum felaket. Malımızı versek bile
paramızı alamıyoruz. Nakit akışı sıfır!” Sıfır’ı bilhassa vurgulayarak
söyledi. Başka acı şeyler de söyledi de, ben tekrar etmeyeyim.
Netice; kriz vatandaşın krizi!
* * *
BİLGELERDEN
Tehirde âfet,
ihmal ve tembellikte de pişmanlık vardır.
Osmanlı Düsturu
Önceki
yazılar