ŞEHİRDEKİ ÇOBANLAR, Oğuz Türkü

GENEL HABERLER Misafir Yazar - 17.03.2009

                                                     ŞEHİRDEKİ ÇOBANLAR

 

Çok Güzel Hareketler Bunlar programını neredeyse hepimiz duymuşuzdur, belki de izlemişizdir. Son yayınlanan bölümünde ilgi çekici sahneler vardı. Bir skeçte çok tartışılacak(aslında kimse tartışmayacak, belki de dikkat bile edilmemiştir) cümleler kullanıldığına dikkat ettim. Skeç, iki rallicinin yollarını kaybederek bir köye gelmeleri ve köylülerden yardım istemelerini anlatıyor. İlk önce köyün muhtar adayını görüyorlar ve muhtar adayı onları umursamadan seçim propagandası yapıyor. Tabi bunu mizahi bir dille anlatıyorlar ve muhtar dikkatimi çeken bir şey söylüyor “ip mi bulamadın al sana ip”. Bu sözü hatırlarsınız, genel seçimlerden önce MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Tayyip Erdoğan’ a söylemişti. Neden söylemişti?  Bölücübaşı Abdullah Öcalan’ ın asılmamasını protesto ediyordu. Erdoğan da “yakalandığında sen hükümetteydin, sen neden asmadın?” demişti. Şimdi işin siyasi boyutunu bırakalım, merak ettiğim husus; bu mizah konusu yapılabilir mi? Kesin bir şey var ki, asılması gerekliydi, kimse kusura bakmasın. Fakat güzel ülkem, ona iyi bakıyor bir adada.  Çok izlenen bir program da, bunun mizahi olarak bile ele alınmasında büyük bir sakınca vardır.

 

Gelelim, aynı skeçte geçen başka bir cümleye, “benim oyum dağdaki çobanla bir mi?”… Ben bu konunun gündeme gelmesini artık geri kafalılığa işaret olduğuna inanıyorum. Söyleyen kişi için değil tabi. O cümleyi kullanan, Aysun Kayacı’ yı yürekten tebrik ediyorum. Keşke bunu malzeme olarak kullananlar da onun kadar, akıllı ve zeki olsa. Devam edelim, skeçte o cümle geçtiğinde, seyircilerden büyük bir alkış kopuyor. Belli ki, sözün yanlış olduğuna inanıyorlar, ya da kendilerini muhtemel çoban olarak mı görüyorlar acaba?  Ve ardından en can alıcı cümle geliyor, diğer oyuncu da, bu cümle karşılığında, “akıllı ol, köylü milletin efendisidir” diyor. Ah benim zavallı, kendilerini Atatürkçü sanan yurttaşlarım. Derken, seyircilerden daha büyük bir alkış kopuyor. Tebrikler seyirciler, siz de en az onlar kadar Atatürkçüsünüz…

 

Şimdi hepsini tekrar mercek altına alalım. Birinci cümle, özellikle Kürt asıllı olan programın hazırlıyacısı Yılmaz Erdoğan için büyük tehlike içeriyor. Malum PKK ile bağlantısı olduğu söyleniyor. Yanlış anlaşılmasın Kürt olduğu için söylemiyorum. Bu ayrıma hepimiz karşı olmalıyız, önemli olan insanlıktır. Kürt olması bölücü işlere karışmıyorsa kimse için bir tehlike değildir. Şu da var, bölücü işlere sadece Kürt olanlar karışmıyor elbette, Türk olup da bu vatanı parçalamak bölmek isteyen hainler de var, onları da biliyoruz. Nitekim Yılmaz Erdoğan’ ın şehitlerimizle, PKK’lıları aynı kefeye koyduğunu “güvercin kanadına mektup” isimli yazısından anlayabiliyoruz. Bu açıdan birinci cümlenin planlı olduğuna inanmak istemesem de inanıyorum…

 

Gelelim diğer mevzuya, Aysun Kayacı “benim oyum dağdaki çobanla bir mi? “ derken çobanları küçümsemedi, hor görmedi. Demek istediği, oy kullanabilmenin bir şartı olmalı. 18 yaşını geçince hadi git oy kullan değil. Okuma yazma bilmeyen insanlar da oy kullanıyor, parmak basarak. Ne kadar kötü bir tablo? Oy kullanmak, seni yönetecek olanı seçmek demektir, soruyorum, okuma yazma bilmeyen biri, hangi ideolojiye göre oy kullanıyor? Ne biliyor da, oy veriyor herhangi bir partiye?

 

Evet, çobanlar da, köylüdür, Atamızın “köylü milletin efendisidir” sözünü zihnimize kazıdık. Fakat Atam modern köylüler istiyordu. Dünyadan bihaber köylüler değil. Köy enstitüleri fikrinin ilk Atatürk’e ait olduğunu uygulamanın İsmet İnönü’ ye nasip olduğunu bilen kaç kişi var? Köy enstitüleri köydeki insanlarımızı aydınlatacaktı, hepsini modern kılacaktı. Hepsi oy kullanırken bilecekti, düşünecekti, uygulayacaktı.

 

Şu an hükümet eden partinin seçmenlerine bakınız, her şeyi daha net anlarsınız. Kömür, gıda yardımı, beyaz eşya ver “oy” al. Bu mudur zihniyet? Dağdaki çobandan kastı buydu o kızcağızın. Kaval çalan, koyun otlatan çoban değil… Kendini akıllı sanan geri kafalıların bir kez daha düşünmeleri gerecek sanırım…


Arşiv

Tarih: 17.03.2009 Okunma: 740

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?

Ömer Temel

17.02.2009 - 10:59

Saygıdeğer Seyfettin Hocam insanı ve hayatı ne de güzel tanımlamış muhteşem mısralarında...kendisine ve bu şiiri yayınlayan Genel Haberler platformuna sevgilerimle teşekkür ediyorum...

Ömer Temel

17.02.2009 - 10:59

Saygıdeğer Seyfettin Hocam insanı ve hayatı ne de güzel tanımlamış muhteşem mısralarında...kendisine ve bu şiiri yayınlayan Genel Haberler platformuna sevgilerimle teşekkür ediyorum...