DEMOKRASİ NEŞESİ VE KEYFİ

İsmail Hakkı CENGİZ - 18.03.2009

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.

 


 

Bizi devamlı takip eden okurlarımızın hatırlayacağı gibi, rejimdeki en büyük aksaklığın “lider sultası” olduğunu ısrarla vurguluyoruz. Lider sultası, seçim kanunlarındaki antidemokratik maddeler gibi bir sürü aksaklıkla seçime gidiyoruz. Demokrasimizin pek çok eksiği var. Önünde engeller var.

 

Fakat bu eksiklik ve aksaklıklar seçimin önemini ve değerini azaltmaz. Demokrasinin önündeki engelleri kaldıracak olan da yine halktır. Halkın elindeki en büyük imkân ve koz ise hiç kuşkusuz seçim sandığıdır. Önümüze 2-3 yılda 1 konan seçim sandığı!

 

Tercih mührümüzü basmak için kabine girdiğimizde vicdanımızla baş başayız. Elimize verilen ve adına “oy pusulası” denilen kâğıtta milletin kaderi, ülkenin geleceği yazıyor! Onun ne kadar kıymetli bir nesne olduğunu idrak ederek kullanırsak, hakikaten kaderimize ve geleceğimize sahip çıkabiliriz. Basacağımız 1 mühürle pek çok mesajı birden verebiliriz. Daha demokratik bir Türkiye’ye 1 adım daha yaklaşabiliriz.

 

Elimizdeki “kâğıt” o kadar değerli ki… Şaibeli 1946’yı saymazsak, serbest seçimlerin ilk yapıldığı 1950’de; “o tek kâğıt” yıkılmaz zannedilen KOCA TEK PARTİ iktidarına son vermiş, memlekette demokrasinin yolunu açmıştır.

 

Oy pusulası dediğimiz tek kâğıdın, nasıl kıymetli bir nesne olduğunu aşağıdaki sözler ne kadar net ve açık ortaya koyuyor:

 

“Türk halkı ilk kez 1950’de seçimin nelere kadir olduğunu anladı. Onun için devlet adil olsun zalim olsun, dokunulmaz bir niteliğe sahiptir. Halkoyu ile tek parti diktatörlüğüne dönmüş CHP, iktidardan düşünce köylü şaşırmış ve ‘Bir kâğıt parçasıyla hükümet devriliyorsa biz daha çok hükümetler deviririz.’ demişti.”

(Cahit Tanyol, 25.02.2009, TEKSATIR, www.teksatir.com)

 

*                           *                      *

 

29 MART DEMOKRASİ BAYRAMI

 

Sokaklarımız, caddelerimiz parti bayraklarıyla süslü… Seçim araçları yüksek sesle müzik çalarak ve halka seslenerek geziyorlar. Bunları bayrak kirliliği, gürültü kirliliği gibi algılamamak lâzım! Şu seçim döneminde herkese söz hakkı verilmiş olduğunu görerek sevinmek lâzım.

 

Demokrasilerde her seçim bir şenliktir. Bir şölendir. Düşüncelerin en uçtaki dallara dokunduğu, oralardan rengârenk çiçeklerin toplandığı ve halka sunulduğu bir şölen…  

 

Böyle bir hakkımız olduğu, yöneticilerimizi, pek çok aday içinden seçebilme imkânımız olduğu için sevinmeli, hatta şükretmeliyiz.

 

29 Mart günü, “1 kâğıt parçası”nın nelere kadir olduğunun idrakiyle sandığa koşmalıyız.

 

Elbette çıkan sonuçlara da bütün kalbimizle saygılı olmalıyız.

 

*                           *                      *

 

ATA’DAN

 

Milleti, içinde bulunduğu durumdan, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.

 

Mustafa Kemal, Amasya Tamimi’nden

 

 

 

Önceki yazılar

Tarih: 18.03.2009 Okunma: 684

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?

özgür deniz

21.02.2009 - 13:38

Başka milletlerin kültürlerini bize medeniyet unsuru olarak yutturmaya çalışan kişilere, kurumlara kanmayalım. Bu ülkede yaşayan insanlarımızın Türk Kültürü’nün Milliyetçisi olmaya hakkı vardır. Her topluluk kendini, kendi kültürü içinde mutlu hisseder. Globalleşmenin çok yaygınlaştığı şu dönemde her millet kendi kültürünün milliyetçisi olmalıdır...................EVET EVET EVET....SONSUZ TEŞEKÜRLER EFENDİM. DERİN SAYGIYLA.......... YERLİ KÜLTÜR DÜŞMANLARI YOK OLACAK ZAMANLA İNŞAALLAH......

özgür deniz

21.02.2009 - 13:38

Başka milletlerin kültürlerini bize medeniyet unsuru olarak yutturmaya çalışan kişilere, kurumlara kanmayalım. Bu ülkede yaşayan insanlarımızın Türk Kültürü’nün Milliyetçisi olmaya hakkı vardır. Her topluluk kendini, kendi kültürü içinde mutlu hisseder. Globalleşmenin çok yaygınlaştığı şu dönemde her millet kendi kültürünün milliyetçisi olmalıdır...................EVET EVET EVET....SONSUZ TEŞEKÜRLER EFENDİM. DERİN SAYGIYLA.......... YERLİ KÜLTÜR DÜŞMANLARI YOK OLACAK ZAMANLA İNŞAALLAH......