Bir İnsani Nitelik

Neslihan KORUTÜRK - 06.03.2008

 Yeni doğan bir bebeği düşünün... anne-babası, hastane personeli, çevresindekiler, hattâ bütün dünya üzerine titrer. Bir “eşref-i mahlûkat” dünyaya gelmiştir. Çok değerlidir. Herkes bebeğin çok değerli olduğunu kabul eder ve bunu ona hissettirir.

Fakat ne hikmetse, bebeğin bu değeri büyüdükçe azalır. Çok genç yaşlarda ya “çevre” onu suçlu yapar veya suçlu değilse bile “suçlu muamelesi” yapılır. Tabiî ki böyle bir durumda insanın da kendi gözündeki değeri düşmeye başlar.

Kendi gözünde, kendi değerini kaybeden insandan ne beklenebilir?

Yozlaşma.

İnsanın kendi gözündeki değeri düştükçe yozlaşması da artar. Aslında o kendinden bekleneni(!) vermektedir.

Elbette hem bireyin yozlaşmasının artması hem de yozlaşanların sayısının çoğalması toplumdaki yozlaşmayı getirir. Böylece, yaradılışımızda var olan üstün niteliklerden sürekli olarak uzaklaşırız.

Hedefimiz, daha huzurlu bir toplum ise, sürekli iyileşmek ve gelişmekse bu yozlaşmanın durdurulması, bir gerçeğimiz olan “değerli olduğumuz bilinci”ni yeniden kazanmak zorunludur.


Peki, “değer bilinci”ni nasıl yeniden kazanabileceğiz?


Çocuklarımızın, çalışanlarımızın her birine Doğan Cüceloğlu’nun ısrarla üzerinde durduğu “var oluşunu, doğal olduğunu, sevilmeye lâyık olduğunu, değerli ve güvenilir olduğunu” öğretebilmeliyiz. Kişi bunları öğrenmeli, benimsemelidir ki, kendisi de diğer insanların varlığını kabul edebilsin, onları sevebilsin, onlara değer versin ve güvenebilsin.

Her çalışana özel ve kişisel bir görev vermek, onlardaki değer bilincinin artmasına katkıda bulunacaktır. Tabiî, çalışmayanları da iş sahibi yapmanın bir yolu muhakkak bulunmalıdır.


Bu arada, kendini değerli görmekle, “kendini beğenme”yi karıştırmamalıyız. İkisi bambaşka şeyler. Kendini beğenmek, başkalarını küçük görme sonucunu getirir. Oysa ki, “değer bilinci”; ben değerliyim, benimle birlikte bütün insanlar değerlidir, düşüncesinden kaynaklanır.

Bu konuda yapılabilecek, belki de en iyi şey, kendimizin ve ilişkide bulunduğumuz kişilerin birer “insan” olduğumuzu hep aklımızda tutmaktır. Çünkü bazen insan olduğumuzu unutuyor. Hatta bazen insanlığımızdan çıkıyoruz. Bize ve her insana yakışanı yapabilmeli, insana yakıştığı gibi davranabilmelidir.


Bütün insanların, aslında doğalarında olan bu bilinci, değerli olduğu bilincini kazanmış, benimsemiş olduğunu hayal edin... Dünya ne muhteşem bir dünya olurdu!

Ama hedefimiz böyle bir dünya olmalı değil mi?




KİM OLDUĞUMUZU UNUTMAYALIM...

Yaşlı bir bey, sabah erken evinden çıkmış yolda ilerlerken, bir
bisikletlinin kendisine çarpması ile yere yuvarlanmış ve hafif 
yaralanmış. Sokaktan geçenler, yaşlı adamı hemen en yakın sağlık birimine ulaştırmışlar. 
 
Hemşireler, adamcağızın yarasına pansuman yapmışlar, ama 'biraz 
beklemesini ve röntgen çekerek her hangi bir kırık veya çatlak olup
olmadığını inceleyeceklerini söylemişler. Yaşlı adam huzursuzlanmış ve 
acelesi olduğunu, tetkik istemediğini söylemiş.

Hemşireler merakla acelesinin sebebini sormuşlar. Adamcağız da: 'Karım 
huzur evinde kalıyor, her sabah onunla kahvaltı etmeye giderim, geç 
kalmak istemiyorum.' demiş.
 
'Karınızın, siz gecikince merak edeceğini düşünüyorsunuz herhalde.' 
Demiş bir hemşire. Adam üzgün bir ifade ile 'Ne yazık ki karım alzheimer 
hastası ve benim kim olduğumu bilmiyor.' demiş.
 
Hemşireler hayretle: 'Madem sizin kim olduğunuzu bilmiyor, neden her 
gün onunla kahvaltı yapmak için koşturuyorsunuz?' demişler. 
 
Adam buruk bir sesle 'Ama ben onun kim olduğunu biliyorum.' demiş.


SEVDİKLERİNİZİN KİM OLDUĞUNU ASLA UNUTMAMANIZ DİLEĞİYLE !

Tarih: 06.03.2008 Okunma: 762

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?

cebar korkmaz

20.02.2008 - 12:07

Hocam şiirimi yayınlamanıza çok memnun oldum teşekkürler eder saygılarımı sunarım

cebar korkmaz

20.02.2008 - 12:22

Akp hükümetinin icraatlarının hiç bitini olumlu bulmuyorum asıl amaç cumhuriyeti tahrip etmektır yapılanlar götermelik şeylerdir ülkemızde hiç bir iktidar bu denli toplumsal dokuyu bozacak icraatlarda bulunmamıştır kadrolaşma hadsafhada ilerlemekte gerici yobaz unsurlar cumhuriyet kazanımlarına meydan okumaktadırlar unutulmaludırki bu ülke emperyalistlele birlikte yerli gerici yobazlara karşıda şavaşvermiş cehaleti tarıhın karanlığına gömmüştür geri donuş söz konusu değildir buna rağmen ülke üzerinde emperyalistlerinde cumhuriyet düşmanlığını arkasına alan gericiler rejime saldırmaktadırlar asıl amaç rejimi deforme etmektır bunun başarılması mümkün deyildir sadece denemek ve toplumun tansiyonunu ölçmeye yönelik hain planlardır saygılarımla

elebik

21.02.2008 - 01:49

Aysel Gürel, - Gidişi, canımı yakan sanatçılardan bir tanesidir.İnsan biraz daha yaşasa iyi bir iş daha yapardı diye hayıflanıyor en basit düşündüğünde...Işıkla Dolsun. İstifa hadidesine gelince, Eğer şu Atatürkçü geçinen tiplerdense, CHP li oluyorlar onlar genelde, piyasayı kaptırmanın hırsından istifa etmiştir etse etse...Yetiştiğim familyada bol miktarda mevcuttur CHPliler,AKPyi al vur ötekine...Çocukluğum delege seçimleri, düzmece politika çarkının, içinde geçtiğinden iyi bilirim o sümsükleri. Teşekkürler, elinize sağlık.

cebar korkmaz

20.02.2008 - 12:07

Hocam şiirimi yayınlamanıza çok memnun oldum teşekkürler eder saygılarımı sunarım

cebar korkmaz

20.02.2008 - 12:22

Akp hükümetinin icraatlarının hiç bitini olumlu bulmuyorum asıl amaç cumhuriyeti tahrip etmektır yapılanlar götermelik şeylerdir ülkemızde hiç bir iktidar bu denli toplumsal dokuyu bozacak icraatlarda bulunmamıştır kadrolaşma hadsafhada ilerlemekte gerici yobaz unsurlar cumhuriyet kazanımlarına meydan okumaktadırlar unutulmaludırki bu ülke emperyalistlele birlikte yerli gerici yobazlara karşıda şavaşvermiş cehaleti tarıhın karanlığına gömmüştür geri donuş söz konusu değildir buna rağmen ülke üzerinde emperyalistlerinde cumhuriyet düşmanlığını arkasına alan gericiler rejime saldırmaktadırlar asıl amaç rejimi deforme etmektır bunun başarılması mümkün deyildir sadece denemek ve toplumun tansiyonunu ölçmeye yönelik hain planlardır saygılarımla

elebik

21.02.2008 - 01:49

Aysel Gürel, - Gidişi, canımı yakan sanatçılardan bir tanesidir.İnsan biraz daha yaşasa iyi bir iş daha yapardı diye hayıflanıyor en basit düşündüğünde...Işıkla Dolsun. İstifa hadidesine gelince, Eğer şu Atatürkçü geçinen tiplerdense, CHP li oluyorlar onlar genelde, piyasayı kaptırmanın hırsından istifa etmiştir etse etse...Yetiştiğim familyada bol miktarda mevcuttur CHPliler,AKPyi al vur ötekine...Çocukluğum delege seçimleri, düzmece politika çarkının, içinde geçtiğinden iyi bilirim o sümsükleri. Teşekkürler, elinize sağlık.