Kalem feryâd eder, ağlar
mürekkep,
“Beni cahil eline verme Ya Rab!
Lütfunla âlime çevir yolumu,
Kırma n’olur kanadımı, kolumu.”
Lâedri
(Dünden devam)
Gene bir grup bilim insanı tarafından Nisan 2009'da
yapılan bir araştırmada GDO'lu çeşitlerin bir verim üstünlüğü olmadığı, çevreye
ve sağlığa zararlarının göze alınamayacağı belirtilmektedir. (http://www.ucsusa.org,
Failure to Yield- Evaluating the Performance of Genetically Engineered Crops,
Union of Concerned Scientists) Araştırmacılar organik tarım ve düşük girdili
tarım gibi seçeneklerin tamamen bilgiye dayanarak çok daha yüksek verim
artışları ortaya koyabildiğini vurgulamaktadırlar.
Verimi arttıracak ve
tarımsal mücadele ilaçlarının kullanımını azaltacak, hatta sıfırlayacak başka
teknolojiler bulunmaktadır. Bunlardan biri de "Entegre Zararlı
Yönetimidir". Buna ingilizce kısaca IPM deniyor. Pamuk dünyada da en fazla
tarım ilacı kullanılan bir üründür. Bu yöntemde birçok yollar denenmektedir.
Böceğin böceğe yedirilmesi bunlardan biridir. Mali'de 1140 çiftçinin katıldığı
bir çalışmada bu yöntemleri kullanan çiftçilerin hiç ilaç kullanmadan, ilaç
kullanarak pamuk yetiştiren çiftçilerden %21 daha fazla verim aldıkları
saptanılmıştır. (Seeding, aynı makale) IPM denilen bu yaklaşımlar dev tarım
şirketleri tarafından pek sevilmez. Çünkü bu yaklaşımlarla çiftçiye tohum, ilaç
gibi satılacak bir şey yoktur. Çiftçiler bu yaklaşımla güç kazanırlar,
kendilerine güvenleri artar.
Ülkemizde de bu yaklaşımın
hala emeklemekte olduğunu kaydedelim. Ne yazık ki bazı büyük çiftçi kuruluşları
bu tür çevreci ve çiftçiden yana yaklaşımlara rağbet göstermemekte, GDO'ya
heves etmektedirler.
Dev tohum şirketlerinde
sadece bir avuç hisse sahibinin çok kâr elde etmesi için, yeni bitkiler
yarattığını düşünen teknokrat doğaya ve bütün bir insanlığa zulüm yapmaktadır.
Bu yapılan işi bilim diye kutsamaya çalışmak, atom bombasının bol bol üretilip
kullanılmasını savunmaktan pek farklı değildir. Yansız bilim insanları da var.
İskoçya Rowett Enstitüsünde Dr. Arpad Pusztai'nin genetiği değiştirilmiş
patates ile beslediği farelerin tümünün iç organlarında küçülme, sindirim
sistemlerinde bozukluk, bağışık sistemlerinde çökme görüldü. Pusztai sonucun
açık olarak yıkıcı olduğunu gördüğünde gerçeği söylemekten kaçınmamıştı.
Güçlüler Pusztai'yi işinden attırdılar.
Rusya Bilimler
Akademisi'nden Dr. İrina Ermakova'nın fareler üzerinde yaptığı denemede,
genetiği değiştirilmiş soya ile beslenen farelerin yavrularının yüzde 55,6'sı,
doğumdan 3 hafta sonra öldü.
Modern teknolojiden şüphesiz
yanayız. Biyoteknoloji yararlı şekillerde kullanılacaktır. Buna şüphe yok.
Ancak GDO'lu tohumlar şirketlerin elinde kâr makinesine dönüşmüştür. İlaç
kullanımını azalttığı, verimi arttırdığı masaldır.
Arşiv