Kalem fery�d eder, a�lar m�rekkep,
“Beni cahil eline verme Ya Rab!
L�tfunla �lime �evir yolumu,
K�rma n’olur kanad�m�, kolumu.”
L�edri
“GDO’ya Hay�r Platformu” ad�na a��klama yapan organik �r�n �reticisi
Levent G�rsel Alev, “Neden GDO’ya hay�r?” sorusunun cevab�n� yan�tlad�:
1. �nsanl�k tarihinde ilk kez canl�lar �zerinde m�lkiyet hakk� elde
edilmektedir. Bir biyoteknoloji �irketi herhangi bir canl�ya ait bir genin
fonksiyonunu a���a ��kard��� zaman o gen �zerinde m�lkiyet elde etmektedir.
Oysa patent hakk�, yenilik getiren s�nai bulu�lara verilmektedir. Biz diyoruz ki,
patent sadece o genin fonksiyonunu a���a ��karmakta kullan�lan tekni�e
verilebilir. Hi�bir ki�i ya da kurulu� kendini yeniden �retebilen ve
milyarlarca y�l ya�ayabilen bir canl� organizma �zerinde m�lkiyet sahibi
olamaz. Bunun ad� biyolojik korsanl�kt�r.
2. Yery�z�nde gen kaynaklar� bak�m�ndan zengin �lkeler genellikle g�ney
yar�mk�rede bulunan ���nc� d�nya �lkeleridir. Kuzeyde bulunan geli�mi� �lkeler
ise gen kaynaklar� bak�m�ndan fakirdir. �rne�in �lkemizde varolan bitki t�r�
yakla��k 11 bin civar�ndad�r. Avrupa k�tas�nda toplam 11 bin 500 bitki t�r�
vard�r. Biz gen kaynaklar�m�z bak�m�ndan t�m Avrupa k�tas�yla e�de�er
zenginli�e sahibiz.
S�z�n� etti�imiz biyolojik korsanl���n amac�; �ok uluslu �irketlerin
y�zy�l�m�z�n ye�il alt�n� olarak g�rd�kleri gen kaynaklar�n� s�m�rmesi, ���nc�
d�nya �lkelerinin biyolojik zenginli�inin geli�mi� �lkelere transfer
edilmesidir.
3. GDO’lu �retim insan sa�l��� i�in ciddi riskler ta��maktad�r. Kolera
bakterisi ta��yan yonca, akrep geni ta��yan pamuk, tavuk geni ta��yan patates,
bal�k geni domates gibi franke�taynlar g�da olarak sofram�za getirilmeye
�al���l�yor. Uzmanlar, hastal�klar ve b�ceklere diren� g�steren transgenik
bitkilerin di�er bitkilerden daha y�ksek bir alerjik potansiyele sahip oldu�unu
s�yl�yorlar. Yap�lan deneyler, genetik yap�s� de�i�tirilen patateslerin fareler
i�in toksik oldu�unu, ba����kl�k sisteminde bozukluklar ve viral enfeksiyonlar
gibi bir�ok etkileri oldu�unu ortaya ��karm��t�r.
GDO’lu g�dalar, durgun vir�slerin yeniden harekete ge�mesi ve yeni
bula��c� diziler olu�turabilecek kombinasyonlar �retmesi tehlikesini
art�rmaktad�rlar. �rne�in, hamile farelere yedirilen vir�s DNA’s�n�n
barsaklarda sindirilmedi�i, fare genomuna yerle�ti�i ve yeni do�mu� yavrular�n
h�crelerine ge�ti�i kan�tland�. Sonu�ta, GDO’lu g�dalar antibiyotiklere kar��
dayan�kl�l�k olu�turmas�, toksik ya da alerjik etki yapmas�, do�rudan al�m
durumunda da insan ve hayvan b�nyesindeki mikroorganizmalarla birle�me
tehlikesini do�urmaktad�r.
4. GDO’lu tar�m, kendi d���ndaki tar�m �ekillerini, �zellikle ekolojik
tar�m� ve son tahlilde de biyo�e�itlili�i tehdit eden totaliter bir tekniktir.
Ar�lar ve r�zgarlar yoluyla ta��nan GDO’lu polenler 5-10 km’lik bir alana
yay�lmakta, kom�u tarla ya da k�ylerdeki geleneksel ekinin ya da orman bitkileri
gibi yabani t�rlerin geneti�ini de�i�tirme tehlikesi do�urmaktad�r.
B�ylece; de�i�tirilmi� genler, bulunduklar� �evredeki do�al �r�nlerde
de genetik �e�itlili�in kayb�na neden olmakta ve yabani t�rlerin do�al
yap�lar�nda sapmalar meydana getirmektedir.
Yani milyonlarca y�lda olu�an t�rler be� on y�ll�k bir s�rede yok
olmakta ve yeni olu�an deli bitki t�rleri ortaya ��kabilmektedir. GDO,
yery�z�ndeki milyonlarca canl� t�r�n varl���n� tehdit etmekte, ekosistemi
tahrip etmektedir.
5. �nsanl�k tarihinde, tar�m toplumlar�n�n varolu�undan bu yana, �retim
yapan �ift�i ekti�i �r�nden bir sonraki ekimde kullanmak �zere tohumluk ay�r�r.
B�ylece ku�aktan ku�a�a ge�en bu sa�l�kl� tohumlar binlerce y�ll�k genetik
yap�y� korur, geli�tirir.
GDO’lu tohum ise �ift�iyi her ekimde yeniden tohum sat�n almak zorunda
b�rakmaktad�r. Temel girdileri, enerji, g�bre, ila� ve tohum olan �lkemiz
�ift�isi s�rekli tohum sat�n almak zorunda b�rak�larak �ok uluslu tohum
�irketlerine ba��ml� hale getirilmek istenmektedir.
Ayr�ca belli bir zararl�ya kar�� genleriyle oynanm�� tohum, potansiyel
ba�ka bir zararl�y� �nleyemez. �ddia edilenin aksine GDO’lu tohum kullanan
�ift�i daha fazla tar�m ilac� kullanmak zorunda kalmaktad�r. ABD’li k�yl�ler
bug�n d���k verim nedeniyle GDO t�ccarlar�na davalar a�maktad�r.
�ift�iyi s�rekli yeniden tohum sat�n almak, daha fazla tar�m ilac�
sat�n almak zorunda b�rakan GDO’lu tar�m� reddediyoruz.
GDO’ya Hay�r Platformu'nun talepleri
1. Gelecekte ekoloji ve insanl�k ad�na ne kadar bedel �detece�i belli
olmayan, sistemi t�m�yle de�i�tirebilecek, ��karaca�� sa�l�k problemleriyle
d�nyan�n d�zenini bozacak GDO’lu �r�nleri kesinlikle reddediyoruz. GDO’lu tar�m
kendi d���ndaki t�m tar�m �ekillerini ve �zellikle ekolojik tar�m� yok eden
totaliter bir tekniktir. Bunlar�n T�rkiye’ye sokulmas�n�n �nlenmesini
istiyoruz.
2. GDO’lu besinler geleneksel ve yerel beslenme k�lt�r� ve hakk�na a��k
bir sald�r�d�r. GDO’lu �r�nlerin �lkeye giri�inin m�mk�n olmas� durumunda ve
her hal�karda bu �r�nlerin �zerinde “ne olduklar�n�” belirten “etiketlerin”
olmas�n� istiyoruz. T�keticinin alaca�� �r�nde GDO olup olmad���n� bilmesi,
se�imini kendi insiyatifine g�re yapabilmesi t�keticinin en temel hakk�d�r.
3. GDO’lu �r�nlerin kullan�lm�� olmas� ihtimaline kar�� GDO’lu �r�n
kulland��� bilinen Nestle �r�nleri gibi ithal baz� �r�nlerin mercek alt�na
al�nmas�n�, Cargill, Novartis, Zeneca, Du-Pont, Syngenta, Monsanto ve Dow
Chemical gibi GDO �reticisi �irketlerin T�rkiye’ye getirdi�i �r�nlerin mercek
alt�na al�nmas�n� istiyoruz.
4. GDO’lu �r�nlerin y�zde 98’i b�cek ilac� i�erdi�i i�in Sa�l�k
Bakanl���’n�n ilgili kurulu�lar�nca denetlenmelidir.
5. �ift�i �rg�tleri, ziraat odalar� gibi kurumlar GDO’lu �r�nlerle
m�cadele kapsam�nda kendi aralar�nda uzla�maya gitmelidirler. Gelecekte olas�
bir GDO tehlikesinde, gen tekniklerinden ve genetik olarak de�i�tirilmi�
�r�nlerden ar�nd�r�lm�� olan kurtar�lm�� b�lgeler, ancak bu �ekilde
olu�turulabilir.
6. Ulusal Biyog�venlik Komitesi’ne ba�ta ekoloji-�evre �rg�tleri olmak
�zere, ziraat odalar�, tar�mla ilgili t�m sivil toplum kurulu�lar� ve t�ketici
�rg�tleri kat�lmal�d�r.
7. GDO’lu tohumlar�n ekimleriyle ilgili kar�� ��k��lar ve olu�turulan
muht�ra sadece ekolojik olarak hassas b�lgelerle s�n�rl� olmamal�d�r.
8. Geneti�i de�istirilmi� tar�m ve yem �r�nleri T�rkiye’deki fiyatlar�n
�ok �ok alt�ndad�r. Bu fiyatlar T�rk �ift�isi ve hayvanc�l�k ile u�ra�anlar
i�in ekonomik a��dan �ok cazip g�r�nmektedir. Bu aldatmacan�n kar��s�nda
gerekli bilgilendirmenin ba�ta il ve il�e tar�m �rg�tleri olmak �zere ilgili kurumlarca
kesinlikle yap�lmas�, devletin ve sivil toplum �rg�tlerinin g�revidir.
9. Cartagena Protokol� olarak tan�mlanan Uluslararas� Biyog�venlik
�er�eve S�zle�mesi 24 Ocak tarihinden itibaren y�r�rl��e girmi�tir. Ancak,
Cartagena Protokol�, ulusal acil eylem plan� ve gerekli yasal d�zenlemelerin
yap�lmas� ile ger�ek anlamda y�r�rl��e girebilecektir.
GDO’lu �r�nler hakk�nda her �lkenin kendi �nlemlerini alaca�� y�n�ndeki
uyar� gere�i Tar�m ve K�yi�leri Bakanl��� Genelgesi’nin 11. ve 12. Maddelerinde
belirtilen yasaklamalar ge�erlili�ini korumal�, bu h�k�mlerin aksine
d�zenlemelere gidilmemelidir.
10. T�rk G�da Kodeksi mevzuat�nda GDO’lu �r�nler tan�mlanmal� ve insan
sa�l���na zararl� oldu�u i�in yasaklanmal�d�r.
11. �nsan sa�l���n� tehdit edecek, kamu d�zenini bozacak, �evre
sa�l���na, ekolojik sisteme ve biyolojik �e�itlili�e zarar verece�i d���n�len
bulu�lara patent verilmemesi, varolan patentlerin de iptal edilmesi g�ndeme
getirilmelidir.
12. Geneti�i de�i�tirilmi� tar�m ve yem �r�nleri i�in mevcut yasa,
y�netmelik ve mevzuatlar�m�z, g�mr�klerimiz, analiz i�in laboratuvarlar�m�z
haz�r de�ildir. Bu haz�rl�klar�n bir an �nce yap�lmas� gerekmektedir.
13. �lkemizin sahip oldu�u gen kaynaklar� en �nemli zenginliklerimizden
biridir. Bu �er�evede devlet ve sivil toplum kurulu�lar� yerli gen
kaynaklar�n�n korunmas� ve �slah� i�in kurumsalla�mal�, gen kaynaklar�m�z,
yasalarla �ok uluslu �irketlerin tehditlerine kar�� korunmal�d�r.
Ayr�nt�l� bilgi i�in:
Levent G�rsel Alev
Ar�iv