Sokrat’ın AKP Savunması

İsmail Hakkı CENGİZ - 15.04.2008

  Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.

      

 

            Gazetelerden:

            AKP’nin parti kapatmaya karşı savunması şekillendi. Yalnız partilerini değil, ‘demokrasiyi’ de savunacak AKP’li kurmaylar, dört koldan çalışma yapıyor. AKP’nin ‘ağır topları’ savunmalarının ‘Türk demokrasisinin de savunması’ olacağı için tarihe geçeceğine, ‘Sokrates’in Savunması’ gibi bir manifesto niteliğinde olacağına inanıyor.”

            Siyaset cephesinde, son yıllarda aldığım en güzel haber.

            Bu müthiş bir gelişme…

            AKP’liler, gerçekten Sokrates’i anlayıp, onun savunması gibi bir savunma yaparlarsa, bu, Türk siyasi tarihinin bir dönüm noktası olabilir.

            Sokrates’in savunması gibi bir savunma yapabilmek için, onun savunması didik didik edilecek demektir.

            Eflatun’un eseri olan, söz konusu savunma, serçe parmak kalınlığında 220 sayfalık ince bir kitaptan ibarettir. Ama didiklediğiniz vakit neler çıkacaktır, neler!

            Çok konuşulacak, çok tartışılacak yepyeni bir konuyla karşı karşıyayız. Bu yeni konu ve tartışmanın “türban”dan daha ateşli olmayacağını fakat daha “verimli” ve “ufuk açıcı” olacağını rahatlıkla söyleyebiliriz.

           

            TBMM üyelerinden 300 kadarının bu savunmayı sindirerek okumalarının bile fikir hayatımıza, Meclis’teki tartışmaların seviyesine önemli bir irtifa getireceğine eminim.

            Göreceksiniz, şimdiye kadar hiç gündeme gelmeyen pek çok yeni fikir ve görüş dile getirilmeye başlanacaktır.

            Haberi okuduğumda öyle sevindim ki, coştum.

            Şu güzel haberin sevincini coşkusunu yaşayalım, bugün.

            AKP, bu savunmadan yola çıkarak, kendisine, demokrasiye, ülkeye hiç aklımızdan geçmeyen hizmetlerde bulunabilir. Konuyu o kadar önemsiyorum ki, abartırsam coşkunluğuma verin.

            AKP’nin yapacağı böyle bir çalışmayla demokrasi konusunda öyle ileri bir noktaya gelebiliriz ki, Avrupa bizden ders almak zorunda kalabilir. Bunu bütün samimiyetimle söylüyorum ve temenni ediyorum.

 

            Neden bu kadar iyimserim?

            Şimdi, size “Sokrates’in Savunması”ndan birkaç cümle vereceğim.

            “…Hiçbir şeye değmeyen bir adam bile, hayatını ölüm ve yaşam ihtimallerini hesaplayarak geçirmemelidir; düşünmesi gereken tek şey, yaptığı işin iyi mi yoksa kötü mü olduğudur, yani iyi bir insan mı yoksa kötü insan mı olarak yaşadığıdır.”*

            “En kolay ve asil yol başkalarını susturmak değil, kendinizi mümkün olduğunca iyileştirmektir.”**

            “Koyduğu kanunların hiçbir gücü olmayan; şahıslar tarafından çiğnenen bir devletin yaşamaya devam edebileceğini ve yıkılmadan ayakta kalabileceğini düşünebiliyor musun?”***

            Ne dersiniz? Yirmi dört asır önce söylenen şu sözler, bugün şiddetle ihtiyaç duyduğumuz düşünceler değil mi?

            Düşünün, yöneticilerimiz filozof olmuş!

            Sokrat’ın, Eflatun’un asırlar önce hayal ettikleri ideal devlet Türkiye’de mi gerçekleşiyor, acaba!

            Haydi, İnşallah!

            *: Sokrates’in Savunması, Eflatun, Şûle Yayınları, sayfa 73.  **: AGE, sayfa 88-89,  ***: AGE, sayfa 113

 

 

        Ustalardan

            İyi Niyet

            İyi niyet iyilikten,
            Kötülüğü dışlayalım.
            Her işe ve davranışa,
            Arkadaşça başlayalım.

            Kötülüğü bırak kalsın.
            Gelir ise taşa çalsın,
            Büyüklükten nasip alsın,
            İnsanlığı aşlayalım.

            Emek ver sen gitmez boşa,
            Gelir destek koşa koşa,
            Uzak olsun kötü işe,
            Âdemiyet işleyelim.

            Eğitimin ilgisiyle,
            İnsanlığın görgüsüyle,
            Aklımızın bilgisiyle,
            Kötülüğü tuşlayalım.

            Necmi Uçar  09.04.2008 / Çarşamba

 

            Önceki yazıları görmek için aşağıdaki kutuya tıklayın

Tarih: 15.04.2008 Okunma: 673

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?

İsmail Hakkı Cengiz

19.03.2008 - 09:56

Gayet sağduyulu bir analiz olmuş. Yazdığınız gibi iddialar mesnetsizse, haklarında dava açılanların endişe edeceği bir durum da yok demektir. Selâmlarımla...

uluHakan

19.03.2008 - 21:10

Evet aynen öyle.Hukuk herkes için olmalı.Paçalar tutuşunca özel hukuk garabetleri yaratmaya çalışılmamalıdır.Oy oranın %1000 de olsa demokrasinin çizmiş olduğu sınırlar içinde kalarak siyaset yapacaksın.Unutulmamalıdır ki hukuk ta demokrasi içinde düzenlenir, fakat aynı hukuk öncelikle yine demokrasiyi korur.Keyfi hukuk oynamaları demokrasiyi iğfal etmek demek olur.Kişiye göre hukuk olamayacağı gibi kişiye göre demokrasi de olmaz.

İsmail Hakkı Cengiz

19.03.2008 - 09:56

Gayet sağduyulu bir analiz olmuş. Yazdığınız gibi iddialar mesnetsizse, haklarında dava açılanların endişe edeceği bir durum da yok demektir. Selâmlarımla...

uluHakan

19.03.2008 - 21:10

Evet aynen öyle.Hukuk herkes için olmalı.Paçalar tutuşunca özel hukuk garabetleri yaratmaya çalışılmamalıdır.Oy oranın %1000 de olsa demokrasinin çizmiş olduğu sınırlar içinde kalarak siyaset yapacaksın.Unutulmamalıdır ki hukuk ta demokrasi içinde düzenlenir, fakat aynı hukuk öncelikle yine demokrasiyi korur.Keyfi hukuk oynamaları demokrasiyi iğfal etmek demek olur.Kişiye göre hukuk olamayacağı gibi kişiye göre demokrasi de olmaz.