Kalem fery�d eder, a�lar m�rekkep,
“Beni cahil eline verme Ya Rab!
L�tfunla �lime �evir yolumu,
K�rma n’olur kanad�m�, kolumu.”
L�edri
Nazl� ILICAK, Sabah, 08.04.2010
�stanbul
Ba�savc�s� Aykut Cengiz Engin'in, 27 �ubat 2010 tarihli genelgesi, yeniden
tart��maya a��ld�. ��nk� Balyoz soru�turmas�n� y�r�ten ve Merkez Komutanl���
ile Emniyet'e 86 muvazzaf ya da emekli askerin yakalanmas� m�zekkeresini yazan
savc�lardan ikisi ba�ka g�reve verildi. Ba�savc� veyahut vekilinin buna yetkisi
var m�, yok mu? 27 �ubat genelgesi, Anayasa'n�n 138. maddesinin teminat�
alt�nda bulunan h�kim ba��ms�zl���na ayk�r� m�, de�il mi? Bunlar�
inceleyece�iz.
Aykut Cengiz Engin, 27 �ubat 2010'da bir genelge yay�nlayarak, "Arama,
yakalama, g�zalt� talimat�n�n yerine getirilmesinde, ba�savc� vekillerinden
birinin 'uygun g�r�ld�' �erhinin bulunup bulunmad���na bak�lmas�n�"
Merkez Komutanl��� ve Emniyet'ten talep etti. Bu hukuka ayk�r� bir talepti.
��nk� arama ve yakalaman�n ancak mahkeme karar�yla ger�ekle�mesi m�mk�nd�. S�z
konusu genelgeyle, Ba�savc�l�k, kendisini, mahkemenin �zerinde bir konuma
oturtmu�tu. Ama sonradan, Aykut Cengiz Engin, genelgeyi d�zeltti ve "Ba�savc�
ile vekiline bilgi verilsin" �ekline d�n��t�rd�; yanl��tan geri ad�m
att�.
Fakat son geli�meler, gene zihinlerde bir ��phe uyand�rd�. Acaba, Balyoz
dosyas�ndan al�nan savc�lar, 86 muvazzaf ya da emekli askerin yakalanmas� i�in
bir mahkeme karar�na m� dayan�yorlard�? Ve bu mahkeme karar� hi�e say�larak
operasyon durdurulmu� muydu? Konuyu, �stanbul Ba�savc� vekili Turan �olakkad�
ile konu�tum; baz� teknik bilgiler ald�m.
"Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) 98'e g�re, yakalama emrini ancak h�kim
verebilir. Ama CMK 90'da, su��st� halinde ya da gecikmesinde sak�nca bulunursa,
herkes yakalayabilir. Mahkeme karar� arkadan gelir. CMK 251'e g�re ise, a��r
su�larda, mahkeme ya da savc�, sadece ��pheliyi de�il, �ahidi, hatta m��tekiyi,
'isharen', yani zorla mahkemeye �a��rabilir. Bu bir yakalama emri
de�ildir; g�n, saat, yer belirtilerek, 'S�z konusu ki�iyi haz�r bulundurun'
anlam�ndad�r. G�revden al�nan savc�lar, yer ve saat belirtmeden ya da CMK
251'e at�f yapmadan, m�zekkere yaz�p, 'Bu ki�ileri haz�r bulundurun;
getirin' demi�ler. Bu bir usul hatas� ama yayg�n bir uygulama. Davetiye
��kartmak yerine, kolay�na geldi�i i�in bir m�zekkereyle �ah�slar�n getirilmesi
Kolluk'tan talep ediliyor. Burada yakalama emri ya da g�zalt� emri s�z konusu
de�il. Yani biz Ba�savc�l�k olarak, mahkeme karar�na m�dahale etmedik;
soru�turmaya da sekte vurmad�k. Yeri de�i�tirilen savc�lar�n yazd��� m�zekkere
de durdurulmad�; durdurulamaz. Sadece Emniyet'e ve Merkez Komutanl���'na, 'Savc�lar
de�i�ti; bu soru�turmayla ilgili iki yeni savc� var. Onlardan talimat
alacaks�n�z' diye bildirdik. M�zekkerede, zaten g�n ve saat belli de�ildi.
Yeni g�revlendirilen savc�lar, ifadelerine ba�vurmak istedikleri ki�ilerin
getirilmesini, dosyay� tetkik ettikten sonra gerekli mercilerden talep
edecekler. Belki 86 ki�i birden �a�r�lmayacak; ifadelerin al�nmas�n�
kolayla�t�rmak i�in 5'er 10'ar ki�ilik gruplar gelebilir."
***
Demek �n�m�zdeki g�nlerde 86 asker, daha k���k gruplar halinde, ifadeleri
al�nmak �zere �stanbul'a getirilecek. B�yle olmas� daha do�ru. Aksi takdirde, 4
g�nl�k g�zalt� s�resinin bir k�sm�, beklemede, Emniyet'te ge�iyor. Kamuoyunda
rahats�zl�k do�uyor ve tart��ma ��k�yor. Muvazzaf askerleri de i�ine alan
kapsaml� bir soru�turma, �ok daha �zenle y�r�t�lmeli. Ba�savc�l��a hi� haber
vermeden, aralar�nda kolordu komutanlar�n�n da bulundu�u ki�iler, topluca
getirilip, Emniyet'te bekletilemez. Yanl�� anla��lmas�n, sadece kolordu
komutan� de�il, hi� kimseye, ifadesi al�ns�n diye b�yle bir eziyet ve k���k
d���r�c� muamele yap�lamaz. Bu tarz uygulamalar sansasyon yarat�r ama, adil
yarg�lamay� da zedeler.
Yaz�n�n tamam� i�in:
http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/ilicak/2010/04/08/catlak_ve_tartisma
Ar�iv