Kalem
feryâd eder, ağlar mürekkep,
“Beni cahil eline verme Ya Rab!
Lütfunla âlime çevir yolumu,
Kırma n’olur kanadımı, kolumu.”
Lâedri
Aydın AYAYDIN, Vatan,
21.04.2010

Türkiye’nin
en büyük sorunu işsizlik. Zaten var olan işsizlik, küresel kriz ile birlikte
doruğa çıktı. Resmi verilere bakılırsa, çalışabilir nüfusun yüzde 14’ü işsiz.
Aynı veriler, her dört gençten birinin işsiz olduğunu ortaya koyuyor. Bunun da
en büyük nedeni gerek kamu ve gerekse özel sektör yatırımlarında frene
basılması ve mevcut işletmelerin de krizden etkilenerek kapanma noktasına
gelmesi. Durum böyle olunca da batan işletmeler zaten işsizler ordusunu
artırıyor, ayakta kalan işletmeler ise, batmamak için işçi çıkarmak zorunda
kalıyor.
İşsizlerin gözü bankalarda
Bankalar Birliği’nin dün açıkladığı verilere göre; bankalardaki personel
sayısı tarihsel olarak en yüksek düzeye ulaşmış durumda.
Mevduat bankaları ile kalkınma ve yatırım bankalarında çalışan sayısı son bir
yılda 3 bin 445 kişi (yüzde 2 oranında), Ekim-Aralık 2009 dönemine göre ise 2
bin 091 kişi (yüzde 1,2 oranında) artarak 174 bin 493 olmuş. Böylece, 1999 yılı
sonunda 173 bin 988 kişi olan düzey aşılarak rekor kırılmış. 2009 yıl sonu
verilerine göre çalışan sayısı kamusal sermayeli mevduat bankalarında 850 kişi,
özel sermayeli mevduat bankalarında 826 kişi, yabancı sermayeli mevduat
bankalarında 382 kişi, kalkınma ve yatırım bankalarında ise 38 kişi artarken,
Fon bankasında ise 5 kişi azalmış.
Bankalardan yapılan açıklamalara bakılırsa 2010’da açılacak şubelerle birlikte
yaklaşık 10 bin dolayında kişinin daha istihdam edileceği anlaşılıyor.
Kamu işsizlere göz kırpıyor
Seçim dönemine girilmesi ile birlikte kamunun da 2010’da işsizlere göz kırpmaya
başladığını görüyoruz. Kamunun 2010’da geçicilerle birlikte 100 bin dolayında
eleman alacağı yetkililerce dile getiriliyor.
Eskiden her gencin gönlünde kamuda bir görev kapmak yatardı. Ancak artık kamuda
görev kapmak aslanın ağzında. Bir taraftan KPSS’ye tabi; diğer yandan da
KPSS’den geçseniz bile siyasi otoritenin desteği olmadan kamuda görev almak
neredeyse hayal. Her ne kadar KPSS sınavı olmadan kamuya girmek mümkün değil
dense de, kamuda istihdam edilenlerin büyük bölümünün iktidar partisine
yakınlık avantajına sahip olduğu dikkat çekiyor. KPSS bir kenara bırakılarak,
değişik adlar altında başka istihdam imkânlarıyla kamuda sınava girmeden iş
edinenler olduğu da bilinen bir gerçek. Belediyelerin ve bağlı kuruluşlarının
da siyasi otoritenin istihdam alanı olarak kullanıldığı dikkatlerden kaçmıyor.
TOBB’dan istihdam beklentisi
Başbakan Erdoğan açık açık TOBB üyesi iş yerlerinin ek olarak birer kişi
istihdam etmesi ile işsizliğin çözülebileceğini seslendirdi. İlk bakışta
Başbakan Erdoğan’ın bu açıklaması işsizler ordusunu sevindirdiyse de TOBB
yönetiminden Başbakan’ın bu açıklamasına destek gelmedi. Gerekçe de, TOBB üyesi
iş yerlerinin ayakta kalma mücadelesi verdiği.
Bırakınız her bir iş yerinin ek bir işçi almasını, mevcut işçilerini çıkarmak
üzere oldukları açıklandı.
Kalifiye işçiye iş çok
Madalyonun diğer yüzü de şöyle. Ülkede bu kadar çok işsiz varken, birçok
işveren de arzu ettiği özellikleri taşıyan eleman bulamamaktan yakınıyor, yani
eleman bulamıyor.
Demek ki, bizim işsizlerimiz, her işi yaparız diyenlerden.
İşverenin ise her işi yapana değil, kendi işinin gerektirdiği vasıfları taşıyan
elemana ihtiyacı var. Onun için devletin işsizlere iş bulmak yerine, işsizlere
beceri, meslek ve iş ahlakı eğitimi vermesinde büyük yarar var. Böylece meslek
edinmiş ve iş ahlakı olan kişi kolayca iş bulabilir.
Arşiv