Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Meğer bir “Yazar Okulu” varmış!
İşte, o Yazar Okulu’nda ilk dersi Adalet Bakanı Sadullah Ergin vermiş.
Hangi dersi vermiş?
“Demokratikleşme süreci ve yargı reformu”
Bakan’ın verdiği ilk dersin özeti şöyle:
Sayın Bakan, her şeyden önce, “Türkiye'nin 1945 yılından sonra çok partili hayata geçmesiyle demokrasi ile tanıştığını” söyledi.
Sonra, “Tek partili dönemi 'polis devlet anlayışının ağır bastığı, otoriter bir dönem' olarak ifade eden Ergin, Demokrat Parti'nin 2 dönem iktidara gelmesinin ardından Demokrat Parti'yi iktidardan indirmek için kurguların ve toplum mühendisliği çalışmalarının” başladığını belirtti.
Ergin, “Biz, darbeler arasında demokrasiyi yaşıyoruz. Türkiye'de ayakta kalmaya, kendini geliştirmeye çalışan bir demokrasi var” dedi.
“Darbe süreçlerinde görev alanların uzantılarının Türkiye'de halen var olduğunu ifade eden Ergin, cunta heyetlerine bağlılıklarını bildiren yüksek yargı başkan ve üyelerinin de Türkiye'de bulunduğunu” kaydetti.
Ergin, şunları da söyledi:
“1980'de ve 28 Şubat dönemindeki hadiselerde Türk yargısı maalesef övünerek anlatamayacağımız bir sınav verdiler, bu sınavda kaldılar. Günümüzde Pakistan örneğinde yargıçların gösterdiği onurlu tavrı gösteriyorum diye ortaya çıkanlar, Pakistan'daki mantaliteyi anlamaktan çok uzak kaldılar. Pakistan'da askeri müdahale ile demokrasiye askıya alanlara karşı bir direnç vardı, ama bizde halkın seçtiği yönetimleri düşürmek için verilen brifinglere giden, ayakta alkışlayan grup oldular. Arada çok büyük fark var, temel bakış açısı farkı var.”
Demek ki Pakistan’da “demokratik” bir yargı ve “demokrat” yargıçlar ağırlıkta!
Türkiye’deki durum facia!
Ama neyse…
Her ne kadar bizim yargıda demokrasi hususunda sıkıntılar varsa da onları aşacak bir adalet bakanına da sahibiz çok şükür! İki yıl kadar önce Sadullah Ergin’le birlikte ve onun sayesinde “demokrat” bir adalet bakanına kavuşmuş durumdayız.
Artık onunla uyumlu çalışacak bir de Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK)’muz olduğuna göre; en kısa sürede bizim yargımız da “demokrat” hale gelecektir. Biz de Pakistan gibi “demokrat” yargı sahibi bir ülkeye öykünmekten kurtulacağız.
x x x
YAZAR OKULU
Bu vesileyle Yazar Okulu’nu internet sayfasından inceledik.
Söz konusu okul, Türkiye Yazarlar Birliği (TYB)’nin 2000 yılında açtığı bir kurum. Yılda 2 dönem halinde eğitim veriyor.
Merkezi Ankara’da.
Şimdiye kadar 16 dönem “yazar” yetiştirmiş. Adalet Bakanı’nın açılışını yaptığı dönem 17’nci dönem oluyor.
Tabiatıyla, insan merak ediyor…
Bu “Yazar Okulu” şimdiye kadar kimleri yetiştirmiş acaba?
Talebeleri ve dolayısıyla mezunları arasında bugünün meşhur yazarlarından kimse mevcut mudur?
Ve en mühimi…
Şu andaki “demokrat” ama iktidara “göbekten bağlı” medya ve yazar oluşumunda bir “katkısı” var mıdır?
x x x
ÜSTATLARDAN
Mazisinden kopan, âtiye bağlanamayan bir nesil. Ve yarını bekleyen trajedilerden habersiz kalabalığı oyalamak için sahte meseleler ibda eden bir sözüm yabana entelijansiya. …