EN DEMOKRATİK PARTİ

İsmail Hakkı CENGİZ - 19.03.2011

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.


Cumhuriyetimiz 90’ına doğru giderken, demokrasimiz de 70’ine merdiven dayamış vaziyette…

1946’dan beri, ortalama 4 senede bir milletvekili seçimleri yapıyoruz. Yerel seçimleri de hesaba katarsak; ortalama 2 yılda bir ülke çapında seçim olduğunu söyleyebiliriz.

Yani artık demokratik tecrübemiz az değil…

“Demokratik bir rejimde yaşamamız dolayısıyla” üç ay sonra yine bir genel seçime gidiyoruz…

Peki, bu kadar engin tecrübeden sonra demokraside ne kadar yol aldık?

Yüksek Seçim Kurulu (YSK), seçime 27 siyasî partinin katılacağını açıkladı. Görüldüğü gibi; demokrasimiz, siyasî parti üretebilme bakımından ziyade bereketli…

Bununla beraber sorun şu: Bu kadar siyasî parti içinde ne kadarı hakikaten demokrasiyi benimsemiş? Ne kadarı parti içi demokrasiyi işletiyor? Hatta demokrasiyi tam manasıyla benimseyen, parti içi demokrasiyi işleten parti(leri)miz mevcut mudur?

“Lider sultası”nın hâkim olmadığı bir partimiz var mı?

Hemen yok demeyelim de şöyle bir bakalım!

Bu kadar çok partimiz olunca hepsindeki “demokratik” işleyişi bilmemize imkân yok. Tabiatıyla bizim değerlendirmemiz TBMM’de gurubu bulunan partileri kapsayacak. Başka parti mensuplarından, kendilerinin demokrasiyi tam olarak benimsediğini, partilerinin demokratik kurallarla yönetildiğini ileten olursa, onlara da elbette sütunumuzda yer veririz.

x   x   x

Hangi partinin “demokratik” olduğunu anlamak için, bilhassa iki ölçüte bakmak lâzım:

1. Liderin anlayışı ve parti içi icraatları…

2. Partinin, anti demokratik seçim barajına bakışı…

Birinci ölçütü ele aldığımızda;

Partinin genel başkanı demokratik usullerle değişiyor mu yoksa göstermelik kongrelerle, başkan ölene kadar liderliği sürdürüyor mu?

Parti yönetiminde, parti organları söz sahibi mi yoksa her şeye lider mi karar veriyor? Parti üyelerinin yönetime katılma imkân ve fırsatı var mı?

Çok ilginçtir; bu ölçüte baktığımız vakit; lider sultasının en az belki hiç olmadığı partinin Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) olduğunu görüyoruz. Bildiğiniz gibi, bu partide tek başkan bile yok… Ne var? “Eşbaşkan”lar var… Onlar da sık sık değişiyor. Tabii bu partinin İmralı’dan veya Kandil’den yönlendirildiği iddialarını hesaba katmazsak!

İkinci ölçütü ele aldığımızda; tabii bu “baraj” sorunu olmayan partiler arasında değerlendirilebilir. Çünkü baraj sorunu olan partilerin, “baraj kalksın” demeleri demokratik değil partiye yönelik bir talep olarak algılanır.

Baraj sorunu olmayan üç partimiz var; AKP, CHP ve MHP’dir. Bunlar içinde bir tek CHP, o da Kılıçdaroğlu’nun başkanlığından sonra “baraj”ın düşürülebileceğini programa aldı. Dikkat edin, %10 seçim barajını anti demokratik bulan CHP bile barajı kaldırmaktan değil düşürmekten bahsedebiliyor. Tabii biz buna bile razıyız… Önce baraj %7’lere, 5’lere çekilir, sonra kaldırılır. Mühim olan ilk adımdır.

x   x   x

UNUTULAN ÖNSEÇİM

Yukarıda uzun uzun yaptığımız “demokartik sorgulama”yı bana ilham eden, bu sabah (Cumartesi) dinlediğim bir haber oldu: Habere göre, CHP 29 ilde önseçim yapacakmış. Aslında, oturmuş bir demokraside önseçimler mecburi olur. Bizde bırakın önseçim mecburiyetini, hemen hemen önseçimi hiç hatırlamamak mecburi!

Önseçimlerin olmaması, milletvekili ve yerel seçimlerde başkan adaylarının genel merkez (aslında genel başkan) tarafından belirlenmesi, “lider sultası”nın en açık göstergesi…

Demokrasiyi “benimsememiş” olmanın, bir bakıma demokrasiden “korku”nun en açık kanıtı…

Tabii parti mensuplarının bunlara rıza göstermesi; 67 yıllık demokrasi safahatımızın dramı. Bu hal, ülkedeki demokratik seviyenin, halkın demokrasi anlayışının içler acısı olduğunu gözler önüne seriyor.

Demokrasisin düştüğü bu seviyede, hiçbir zorunluluk olmamasına rağmen CHP’nin 29 ilde ÖNSEÇİM yapmaya karar vermesi gerçekten umut verici…

Bu haber hakikaten rejimin istikbali açısından moral aşılayıcı…

Teşekkürler yeni CHP!

 

Önceki yazılar

Tarih: 19.03.2011 Okunma: 634

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?