Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Çok garip bir durumla karşı karşıyayız.
İktidara yakın medya’nın yorumcuları, Genelkurmay Başkanı ve üç kuvvet komutanının istifalarını yorumlarken, Türk ordusu üzerindeki Amerikan ve NATO etkisinin azaldığını yazıp söylüyorlar…
Daha ileri gidenler bile var: 01 Ağustos Pazartesi günü Kanal”a”nın akşam haber saatindeyiz. Haber, yorumla karışık veriliyor. Deniliyor ki; komutanların istifalarına İsrail çok üzülmüş… Hatta İsrailli yetkililer diyesilermiş ki, “Son kale de düştü!” Haber bültenini okuyan tekrar ediyor: Demek ki, Türkiye’deki son kaleleri de düştü!
Tabii bu yorumu yapanların bir de dayanakları var: TSK’nin başına getirilen Orgeneral Özel’in, seleflerinden farklı olarak, NATO karargâhlarında hiç çalışmamış olması… Şunu demeye getiriyorlar: Önceki Genelkurmay Başkanları Amerikan yanlısıydı, Orgeneral Necdet Özel Amerikan yanlısı değil. Dolayısıyla, istifalarla veya hükümet yaptığı tercihle, Amerikan yanlıları “tasfiye” edilmiş oluyor…
x x x
Millî hassasiyeti öne çıkan gazetelerin yorumcuları da istifalarda bir Amerikan parmağı olduğuna kesin gözüyle bakıyorlar. Onlar, yandaş yorumcuların tersine, istifaların sebebinin, komutanların Amerikan taleplerine direnmeleri olduğunu ileri sürüyorlar.
Amerkan talepleri neler mi?
Yazarların yorumlarından aldıklarımızı madde madde verelim:
1. Amerika, 2012’de Irak’tan çekilecek… Irak’ın kuzeyinde kendi ve İsrail menfaatleri paralelelinde kurdurduğu Kürt devletini himaye edecek bir silahlı kuvvetlere ihtiyacı var. Bu kuvvet, TSK’nden başkası olamaz. Ordunun üst düzeyi bu taleplere direndiği için, “başka gerekçelerle” istifaya zorlanmıştır. (Yavuz Selim Demirağ, Yeniçağ, 02 Ağustos, Cüneyt Şaşmaz ve Banu Avar’dan alıntı şeklinde)
2. 1950’lerde Kore’de kendi yanıbaşında savaşacak güçlü bir Türk ordusuna ihtiyacı olan ABD, Türkiye’deki muhtemel bir iç savaşta, o savaşı durduracak güçlü bir ordu istemiyor… Aslında tasfiye, sadece komutanların değil, doğrudan doğruya ordunun tasfiyesidir. (Necati Doğru, Sözcü, 01 Ağustos)
3.
ABD, Türkiye’nin Suriye’ye müdahale etmesini istemektedir.
Zaten, Suriye’deki isyanın arkasında Türkiye’nin de desteği bulunduğu, Amerikan
basınında yazılmaktadır.
Bir NATO ordusu olan TSK, Sovyetler dağıldıktan sonra Avrasya seçeneklerinden
bahsetmeye başlamıştı.
ABD, bu Avrasyacı direniş sebebiyle TSK’ne karşı, 5 Kasım 2007’den itibaren siyasi iktidarı, yargıyı ve medyayı yönlendirerek, psikolojik bir çökertme operasyonu başlattı. TSK bünye olarak buna direndi fakat hukuk dışı uygulamalara ses çıkaramadılar, istifadan başka yol bulamadılar. (Arslan Bulut, Yeniçağ, 02 Ağustos)
x x x
Ne dersiniz?
Vaziyet çok garip değil mi?
Aynı hadise karşısında, birbiriyle 180 derece zıt görüşlerin ikisi birden isabetli olamayacağına göre, hakikat nedir?
Yoksa her iki taraf da, olaydaki Amerikan etki ve gücünü abartıyor mu?
Düşünelim bakalım!
Önceki yazılar