Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Dün, Feriköy polis karakolunun önünden geçiyordum…
Bir vatandaş, bağıra çağıra karakola girmeye çalışıyor… Avazı çıktığı kadar “Her önüne gelen adam mı alıyor, yahu?”, “Bu nasıl iştir, yahu?” sözlerini sürekli tekrar ederek polislere kafa tutuyordu… Bu arada, içeriye doğru “alındığı”nı iddia ettiği kişinin ismini bağırarak “… gel” diye çağırıyordu. Memurlar engel olmaya çalışıyor fakat 40-45 yaşlarındaki adam söz dinlemiyordu…
İşimiz vardı, karakolu geçtik… Arkamızdan bağırtılar devam ediyordu… Merakla tekrar geriye döndük… Baktık ki, sinirli adam, tam karakolun önünde arabasına biniyor. Halbuki karakolun önüne değil, o sokağa bile araçla girmek neredeyse imkânsız… Fakat o beyefendi(!) girmiş!
Eskiden olsa, karakola böyle girmek değil, insan karakolun önünden geçmeye bile çekinirdi…
Yani, demem o ki, dünya değişiyor… Devir değişiyor…
Kabul etsek de etmesek de, artık dünya eski dünya değil…
x x x
ASKERLİK VE ASKERLİK ANLAYIŞI
Askerlik, askerliğe bakış, asker anlayışı da değişiyor… Değişmiş…
Artık, meseleyi yepyeni bir anlayışla, yepyeni bir bakış açısıyla ele almanın, çözmenin vaktidir.
Çözüme katkı sağlayacak en hayatî adım “bedelli uygulaması” olabilir(di)… Bedelli konusunu çok önemsiyorum. Çünkü askerlikte adalet sağlamanın en iyi yollarından birisi olarak görüyorum. Tabii bu adaletin sağlanmasını manevî olduğu kadar maddî yönünün de olduğunu düşünüyorum.
Manevî yönünden kastım olayın ahlâkî, sosyal ve kültürel boyutu… Mevcut uygulamada adaletsizlik olduğunu kabul etmeyen hemen hemen yok… En büyük şikayet de herkese eşit tatbik edildiği söylenen yasaların varlığına rağmen zengin olanların, bişekilde “askerliğin zorluklarından yırttığı” yakınmasıydı. Bedelli olduğu zaman yine yırtacaklar fakat “bişekilde” değil, bedelini meşru biçimde vererek…
x x x
Dolayısıyla, bir “bedelli” kanununun çıkması hiç olmamasından iyidir.
Önümüzdeki tasarının bir iyi tarafı da, “bedelli”lerin hiç askerlik yapmayacak olmasıdır. Uygulamanın böyle olması gayet faydalıdır.
Bir kere, kimseye bir katkısı olmayan 21 günlük eğitim tamamıyla bir kaynak ve zaman israfıdır. Bunun kaldırılması bu israfı önlemiş oluyor.
İkincisi; bendeniz, askerlik yapanlarla karşılaşınca, saatler boyu askerlik hatıralarını anlatıyorlar… Zannedersin ki, 40 yıl askerlik yapmışlar. Yeni çıkan bedelli sayesinde, hiç olmazsa, askerlikten bedelli olarak yırtanların anılarını dinlemekten “yırtmış” olacağız.
Gelgelelim, bu tasarının iki çok mahzurlu yanı var:
Birincisi; uygulama bir kereye mahsus olarak çıkarılıyor. Buna göre; meselenin bir bölümünü geçici olarak çözerken, “bedelli” şartlarını taşımayan bütün vatandaşlar için bir haksızlık yaratmış oluyor.
İkincisi; tasarıdaki yaş sınırı hem yaşı tutmayanlar için büyük bir adaletsizlik meydana getiriyor, hem de son derece olumsuz bir mesaj veriyor.
Ne gibi?
Bu tasarıyla diyorsun ki; “Ey, yaşı şimdilik bedelli şartlarına uymayan gençler askerden kaçın, 30 yaşınızı geçin, ileride nasıl olsa sizin için de bir kanun çıkar.”