Nüfusla Birlikte Darbeci Sayısı Da Artıyor

İsmail Hakkı CENGİZ - 01.09.2008

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.

 


Güneşli bir Mayıs günü, Doktor’un evi baskına uğradı. Resmî görevliler, köşe-bucak her yeri aradılar. Birkaç “şüpheli” evrakı alıp gittiler.

Bir hafta sonra da inzibat subayları gelip doktor yüzbaşıyı tutukladılar.

Niçin? Orası pek belli değildi. Fakat, Doktor, bir süredir milliyetçilere karşı takınılmış olan menfî tutumun sonuçlarını sezinlediği için şaşırmış görünmüyordu.

Bu hücrede beş ay kalacaktı.

Çünkü hakkında ileri sürülen korkunç iddia belli olmuştu: Hükûmeti devirmeye teşebbüs. Yalnız da değildi. “Darbeciler” 20’den fazlaydı: Profesörler, öğretmenler, hukukçular, subaylar, hekimler, öğrenciler…

Bir gün tuvalete gitmek için cezaevinin bahçesinden geçen Doktor, şişmanca bir adamın oturmuş, ip ördüğünü gördü. Onu tanımıyordu. Büyük bir ciddiyet içinde işine dalmış olan adama sordu:

“Ne yapıyorsun?”

İp ören şantajdan sanık bir voleybol meraklısıydı. Voleybol ağı örmeye çalışıyordu. Şakacıydı da. O zamanki devlet başkanının, doktor ve arkadaşları hakkında şiddetli suçlamalarda bulunduğu 19 Mayıs nutkunu okumuştu. Hepsinin ağır cezaya çarptırılacağını tahmin ediyordu. Doktor’u tanımıyor, soruyu soranın onlardan biri olduğunu bilmiyordu.

Başını bile kaldırmadan, gayet sakin cevap verdi:

“Turancılar için ip hazırlıyorum Nasıl olsa asılacaklar!”

*                     *                      *

Yukarıdaki satırlar, o günlerin canlı tanığı, yazar Altan Deliorman’a ait. Metinde söz konusu edilen Mayıs ayı; 1944 Mayıs’ıdır.

O günlerde ülke, Turancıların darbe yapacakları haberleriyle aylarca çalkalanmış.

Bugünkü darbecilerle o günkü darbecilerin paralellikleri var mı?

Ben, çok önemli 2 paralellik tespit ettim:

Birincisi; o yıllarda nüfusumuz 18 milyon civarında; darbeci sayımız da 20’den fazlaymış. Herhalde 30’u aşmıyordu. Çünkü o zaman, 30’dan fazla derdi, yazar. Şimdiki nüfusumuz ise 70 milyon civarında; darbeci sayımız ise 80’den fazla! Oranlarsanız, nüfus artışına paralel olarak darbeci sayısı da hemen aynı oranda artmış!

İkincisi; darbe yapılamadan hükümetler haber almış ve darbeler engellenmiş.

*                 *                 *

Bu arada…

Sene 1944, sene 2008…

Arada 64 yıl var.

Bu 64 yıl içinde 3 darbe yapılmış.

Hükümetler onları haber alamamış veya engelleyememiş.

Acaba, neden?

*                 *                 *

Üstatlardan

DÖRTLÜK

 

Kalbin daraldığı saatlerde kalmışız,

Bir ufuk ötesini duymaz yerde kalmışız…

Dünya küçüldü diyerek böyle her gün,

Kısa aklın uzun batağına dalmışız.

 

                            Yahya Akengin

 

*                 *                 *

Önceki Anketin Sonuçları:

 

Neden Türkiye'de İnsan Hayatının Kıymeti yoktur? 

 

1. Devlet, vatandaşına değer vermediği için:61
2. Aile, kendi bireylerine değer vermediği için:11
3.Kişi, kendi kendisine değer vermediği için:11
4. Yukarıdakilerin hepsi:31
5. Size katılmıyorum. Türkiye'de insan hayatı kıymetlidir:11

 

Ankete katıldığınız için teşekkür ederiz.

 

Yandaki, yeni anketimize katılır mısınız?

 

 

Önceki Yazılar

Tarih: 01.09.2008 Okunma: 670

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?

Adem Şahin

18.07.2008 - 17:33

Bizim toplumumuz böyle konularla pek ilgilenmezler,kendi başlarına gelirse, ya su ya da elektirik ödeme kuyruklarında şikayet ederler yeni bir Türkiye ya da yeni bir Hükümet kurarlar.İstisnalar hariç. Ancak şurası bir gerçek ki bura da siz bu başlığı koymasaydınız sizinde ifade ettiğiniz gibi kimse yüzüne bakmazdı. Ya da bu başlık yerine erotik bir başlık olsaydı bakın o zaman siz ragbete okurdan geçilmezdi. Ama biz yinede yazmaya okutmaya devam edelim belki birileri içinden bir kaç cümle istifade eder. saygılar

özgür deniz

19.07.2008 - 12:39

acı gerçekler ve bizler yumruğumuzu vurmadanda düzelmez....bu sorun her kesimin sorunu...ancak ortak akılda buluşarak ve ahlaksız kodamanlara direnerek çözeriz...selam muhabbet umut saygı

Adem Şahin

18.07.2008 - 17:33

Bizim toplumumuz böyle konularla pek ilgilenmezler,kendi başlarına gelirse, ya su ya da elektirik ödeme kuyruklarında şikayet ederler yeni bir Türkiye ya da yeni bir Hükümet kurarlar.İstisnalar hariç. Ancak şurası bir gerçek ki bura da siz bu başlığı koymasaydınız sizinde ifade ettiğiniz gibi kimse yüzüne bakmazdı. Ya da bu başlık yerine erotik bir başlık olsaydı bakın o zaman siz ragbete okurdan geçilmezdi. Ama biz yinede yazmaya okutmaya devam edelim belki birileri içinden bir kaç cümle istifade eder. saygılar

özgür deniz

19.07.2008 - 12:39

acı gerçekler ve bizler yumruğumuzu vurmadanda düzelmez....bu sorun her kesimin sorunu...ancak ortak akılda buluşarak ve ahlaksız kodamanlara direnerek çözeriz...selam muhabbet umut saygı