Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Üç aydır süren “hukuk krizi” hepimizi endişelendiriyor…
Adaletin askıya alındığı, yargının iktidara bağlandığı gibi bir intiba oluştu…
Suçüstü yakalanan, mobese kameralarında kaydı olan adî hırsızların bile “bana komlo kurdular” demeye başladığı bir dönemden geçiyoruz.
Bu arada, gazete ve televizyon ekranlarına yansımayan bir haberi Leman dergisinde okudum. 26 Şubat tarihli Leman’ın bildirdiğine göre; “Kartal, Metris ve Silivri cezaevi müdürlerinin de şüpheli sıfatıyla soruşturulduğu davada, bir mahkûmun gardiyanları Kumkapı’da rakılı âleme götürdüğü ortaya çıktı.”
Yani memleketin çivisi çıktı!
x x x
bunun gibi daha akıl almaz pek çok hukuk-emniyet-asayiş rezaleti…
Ülke istikbalinin her bakımdan karardığı gibi bir izlenim var.
Hal böyle olunca, ekonominin altüst olmasından korkuyoruz…
Yabancı yatırımcıların gelmemesinden, yerli işadamlarının yatırım yapmamalarından,
Mevcut işyerlerinin kapanmasından,
Çalışanların işlerini kaybetmelerinden,
İşsizliğin çığ gibi büyümesinden,
Allah korusun, ocakların sönmesinden endişe ediyoruz.
Vakıa, memleketin her yanından gelen şiddet,
Cinnet,
Gasp,
İntihar haberleri kaygılarımızın yersiz olmadığını gösteriyor…
Biz böyle bir karanlık içinde cebelleşirken ve karamsarlığımız gittikçe artarken yüreklere su serpen açıklama, uluslar arası not kuruluşu “Standart&Poor’s (S&P)”dan geldi…
Standard&Poor’s’un ana şirketinin Yönetim Kurulu Başkanı McGraw, “Türkiye’de yaşanan çalkantının geçici ve kısa vadeli olduğunu ve ülkenin büyümeye devam edeceği”ni söyledi. (Milliyet, 07/03)
McGraw’ın sözlerinin bizim göremediğimiz hakikati gösterdiğine inanıyorum.
İçinde yaşadığımız için pek fark etmiyoruz belki ama Türkiye çok büyük bir ülke… Büyük bir ekonomi… Büyük bir potansiyel…
Bu büyüklükteki bir ülkeyi, siyaseten ne kadar etkin olursa olsun, bir kişinin, bir grubun, bir partinin çılgınlıkları sarsamaz… Buna iç ve dış dinamikler izin vermez, veremez!
Öte yandan, Türkiye gayet köklü bir devlet… Temelleri binlerce yıllık derinliğe uzanıyor… Kendini koruma kuvveti genlerinden geldiği gibi, devleti muhafaza etme gelenek ve görenekleri de oluşmuş, kökleşmiş ve kurumsallaşmıştır.
Ülkenin kendini koruma güdüsü maceralara geçit vermez, veremez!
Akif’in İstiklal Marşı’nda isabetle kaydettiği gibi; bize zincir vurmaya hiçbir “çılgın”ın gücü yetmez!
x x x
GÜNÜN ÇİZGİSİ, TWITTER'dan