Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Bu milletin rotası, Ortaasya’da baş gösteren kuraklıktan dolayı, neredeyse 2 bin sene evvel “göç göç” diye çizilmiş!
Batı’ya doğru…
Attila’nın rotası nereye doğruydu?
Batı’ya?
Macaristan içlerine, hatta Roma’ya doğru…
Ondan neredeyse bin sene sonra gelen Osman Gazi’nin rotası nereye doğru?
Batı’ya!
Yoldaşları, Osman Gazi’ye Doğu’ya doğru gitmeyi teklif ederler…
Osman Gazi’nin cevabı:
“Atalarım hep Batı’ya doğru gittiler… Biz de Batı’ya doğru gideceğiz.”
Bu rotayı değiştirmek isteyenler çıkabilir… Kafalarındaki karanlık yerlere memleketi sürüklemek isteyebilirler.
Başarmaları mümkün mü?
Çık!
x x x
‘ENSEYİ KARARTMAYIN’
Biliyorsunuz, bu, Çetin Altan’ın meşhur ettiği, sık sık kullandığı bir söz…
Ne demek?
Usta, “Geçip Giderken” adlı eserindeki bir makalesinde açıklıyor:
“Rumelilier, efkârlı gördüklerine:
‘Enseyi karartma’ derlerdi.
Yüz zaten kararabildiği kadar kararıyordu, karanlık, enseye de geçti mi iflâh olmak artık kolay değildi.” (S.31)
Adı geçen kitabın baskı tarihi 1968 (Bilgi Yayınları)…
Çetin Altan, bu kitapta, ortalama yarım asır önceki makalelerini toplamış.
Lâkin yazılar o kadar taze ki, Usta, bugünün tarihiyle yayınlasa, çoğu gündeme cuk diye oturur.
Bugünkü sıkıntıları yarım asır evvel de yaşamışız… Siyasetçiler, o günkü iktidar sahipleri yaşatmış…
Bugünküler de yaşatıyor…
Siyasetteki anlayış,
Halkın vaziyeti hiç değişmemiş mi?
Kitaptan bir-iki örnek getireyim, değişiklik olup olmadığına siz karar verin:
“Ya yüzsüzlük, ya iki yüzlülük… Aslında bunlardan birini tercih etmek, hiç de önemli değildir; her ikisi de siyaset piyasasında çok rahat parsa toplar.” (S.24)
“(Bir kasketliye anlatıyor) Pamuklar, tütünler, zeytinler, gemiler ve trenler hep sizin gücünüzle… Neden farkında değilsiniz bu gücün?
Kasketli yüz zorlayacak kendini anlamaya… Belki sezecek de bir şeyler… Ama sonra başkaları gelecek, yalanlar yalanlar söyleyecek ona… Belki bir de elli kâğıt verecek. Ve sonra bir şey fısıldayacak kulağına…” (S.109)
x x x
Yarım asır evvel ve ondan da yıllar önce “rotayı değiştirmek” isteyenler hep çıkmış…
Usta’nın böyle macera heveslilerine, o günlerdeki cevabı, çok net, bilgece ve tarihî:
“Bağır, çağır, kız, söv, tepin… Hepsi boşuna… Gemi rotasında yürüyecektir.”
x x x
GÜNÜN ÇİZGİSİ, GIRGIR’dan, 09 Nisan