Ekonomik kriz ve Türkiye

Osman YILDIZ - 03.10.2008

Ekonomik kriz ve Türkiye

 

 

ABD de başlayan kriz dalga dalga dünyaya yayılıyor. Türkiye bu krizden hemen hemen hiç etkilenmeyecek diyerek konuya girmek istiyorum. Bu ifademi de “kapatma davası” ile oluşan belirsizlik kadar bile belirsizlik olmayacak diyerek desteklemek istiyorum.

            Neden Türkiye bu krizden hiç etkilenmez.

            Çünkü;

            Türkiye’de bu krizden etkilenebilecek toplam kişi sayısı 100.000 rakamlarını bile bulmuyor. Kalan vatandaşlarımızın tasarruflarının tamamı devlet garantisi altında. Hatta bir kısım küçük girişimcinin borsa oyunculuğu da bankaların garantisi altında.

2001 krizi ile Ülkemiz de yapılan keriz silkeleme operasyonu ile silkelenebilecek bütün kerizler silkelendi. Yeni oluşan 3-5 kerizi silkeleyeceğiz diye ana oyuncular bir birlerinden gol yemeye tahammül edemezler.

            Bizim krizden etkilenmeyecek olmamız iyi mi?

            Acaba kötü mü?

            Burası aslında detaylı olarak tartışılması gereken bir durum.

            Dünya da oluşan belirsizlikler sonucu yer değiştirecek sıcak para Ülkemize gelse iyi mi olur. Kötü mü olur.

 

Bu krizin ana çıkış noktasını doğru anlarsak aslında bu soruları daha rahat cevaplarız.

Kriz neden çıktı.

Basit ifade ile bu konuyu önce kısaca anlatayım.

ABD deki corç(george) x bir bankaya müracat ederek beğendiği evi uzun vadeli kredi ile satın aldı. Toplam borcu da 100.000 dolar olsun.

            Çorç 5 sene her ay düzenli olarak taksitlerini ödedi. Ama çorç uyandı. Ama çorç işten çıkarıldı. Çorç bu borcu ödemeden sıkıldı. Ve bankaya ben evi satmaya karar verdim diye gitti.

            İşte dananın kuyruğu burada koptu.

            Çorç yıllarca para ödediği halde ipotekli olarak aldığı evin satılınca borcunun kalanını karşılamadığını gördü. Bunun üzerine bu işten kurtulayım diye bankaya al ev senin olsun ben daha para ödemiyorum dedi. İşte bu noktada kriz patladı.

Çünkü çok net kazançlı olarak yapıldığı varsayılan hesaplamaların, aslında iktisadın temel kuralı olan arz-talep dengesini çokta fazla hesaplayamadığı görüldü.

Ve bu olayın yayılması ie 1 gün önceki hesaplarda karda olan kurumlar ertesi gün yapılan hesaplamalarla gerçekte çok büyük zararların içinde olduklarını anladılar.

            Tüm hesaplar karlılık üzerinden yapıldığı içinde ortaya çıkan zararların kapanmasını sağlayacak 2 ana unsur var.

1-     Marka değerlerinden yola çıkılarak kurumun el değiştirmesi.

2-     Zarara saplanmış olan kuruma devletin sahip çıkarak zararını finanse etmesi.

Bu temel unsurlar içerisinde yaşanacak sıcak para kaymaları Türkiye’ye yarayacaktır.

Çünkü Ülkemiz 2001 krizinde zaten emekle oluşan tüm değerleri % 40 lar civarında değersizleştirmişti. Bu değersizleştirme sayesinde Ülkemizde var olan kredilerde değer kaybından dolayı pek sorun yok. Aynı değersizleştirmeyi şu an ABD çok ama çok köklü yaşıyor.

Bunada basit bir örnek vereyim.

Söz konusu çorcun 2 dairesinin olduğunu düşünelim.

Bu dairelerin talep fiyatlarının da 250.000 dolar olduğunu varsayalım. Çorç mal varlığı hesabı yaparken 250.000 dolarlık adam olduğunu düşünüyordu.

Çocun bu 2 dairesinin bu krizle beraber varlığı 150.000 dolarlara düştü.

Bu düşüş toplamda ABD ekonomisinde ki büyüklük değerlerini de alt üst edecek. Yıl sonu rakamları açıklandığında ABD nin belkide küçüldüğü söylenecek. Aslında büyüyen veya küçülen her hangi bir şey yok.

Bizim GSMH rakamlarımızda da döviz bazlı değerlemeler sanal oldu. ABD deki geniş krizin küçülmeleri de sanal olacak. Fakat bu sanal balon bir çok kişinin işsiz kalmasına sebep olacak. Kapasiteli bu işsizler daha istikrarlı olacak Ülkelere yönelecekler.

Ülkemiz eğer son demde birileri çomak sokmazsa çekim merkezlerinden biri haline gelecektir.

Bunu da örnekleyip yazımı bitireceğim.

Batan veya el değiştiren x bir kurumun ar-ge bölümündeki veya yönetim kademesindeki İzmir’li bir vatandaşımız kriz sebebi ile memleketini gezmeye dönecektir.

Döndüğünde aslında aynı çalışmaya İzmir’inde müsait olduğunu görecektir.

Ve aynı çalışmaları dünya fonlarını kullanarak burada yapmak için iş başı yapabilecektir.

Bu durum Ülkemizin yara almayacağı bu krizden karlı çıkması demektir.

Bu karlılık şişirilmiş balonlar ortaya çıkarmaktadır. Bu balonlaşma sonucu çok yüksek harcamalar olmadan yatırımlar yapılırsa finansal verimlilik oluşur.

Bu verimlilik iş demektir. Aş demektir.

Saygılarımla

 

Tarih: 03.10.2008 Okunma: 766

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?