Yerel Seçim Mi, Yerel Atama Mı?

İsmail Hakkı CENGİZ - 18.10.2008

 

 

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.

 

Bilindiği gibi, 5 ay sonra sandık başına gideceğiz.

İl, ilçe ve beldelerimizi, tam 5 sene boyunca yönetecek belediye başkanlarını ve yerel meclis üyelerini belirlemek üzere!

Ankara’daki pazarlıkları, hesapları takip ediyorsunuzdur.

“Ankara’daki” diyorum ama aslında ülkenin her yerindeki yerel yöneticilerin tayini Ankara’dan yapılıyor.

Kim tayin ediyor?

Parti genel başkanları!

Her birisi; öncelikle, bizzat kendisine tam itaat ve biat edecek olanı bulmaya çalışıyor.

Demokrasiden ne anladıklarını da bütün millete ve dünyaya gösteriyorlar!

*                   *                 *

Herhangi bir partide; “Bizim adaylarımızı parti üyeleri belirler, bizde önseçimler yapılır, karar üyelerindir” fikrinin öne çıkarıldığına şahit oldunuz mu?

Hele herhangi bir genel başkanın; “Adayları belirlemek her yörenin kendi işidir. Adaylar üyelerin oylarıyla belirlenir. Bizim partide, parti içi demokrasi vardır.” gibi mucizevî sözler söylediğini duyan var mı?

*                   *                 *

Her aşama, her adım gösteriyor ki; en başta ve en önce, demokrasinin olmazsa olmaz unsurları olan siyasî partilerde demokratik işleyiş yok. Liderlerde demokratik anlayış hiç yok. Demokrasiyi benimsemiyorlar. Demokrasi umurlarında bile değil. Onları ilgilendiren en önemli husus kendi kişisel güçlerini gerek partide ve gerekse ülkede tartışmasız bir hale getirmek… Güçlerini sürekli artırmak ve “başkanlık koltuğunu” ömür boyu kimseye kaptırmamak…

İşte, yerel seçimler(!) bile onların bu ihtiraslarına hizmet etmek için kullanılır!

Halihazırda, kudretleri tartışılmaz olduğundan, partilerinde, en yetkili gözükenler bile, onların bu yaptığına itiraz edebilecek gücü bulamaz. Kaldı ki, bütün çevre zaten liderin lütfuyla onun “çevresindedir.” İtiraz etmek kimin, ne haddine!

*                   *                 *

Neticede…

Parti genel başkanlarının bizim için uygun görüp, “Alın bunu beldenize başkan, bunları da yerel meclis üyesi yapın” dediklerinden birine ve birilerine onay veriyoruz.

Yani, sayın parti genel başkanları, yerel yöneticileri tayin ediyor, biz de siyasî görüşümüze uygun olana oyumuzu verip, yasal süreci tamamlıyoruz.

Böylece, “demokrasi adlı oyunun” bir perdesi daha açılıp kapanmış oluyor.

*                   *                 *

Oyun sonunda, halkın önüne koyduklarından çoğuna onay almışsa, lider partide ve ülkede gücüne biraz daha güç katıyor. Başkanlığını biraz daha perçinlemiş oluyor.

Halk yeterli desteği vermemişse, lider açısından yine fazla bir şey değişmiyor. Çünkü parti içinde başarısızlığı sorgulayabilecek bir mekanizma yok. Lider, kendi kurallarını kendisi koyuyor ve partisinde –ki babasının değil, bizzat kendi çiftliğidir- ömür boyu başkan olarak varlığını sürdürüyor.

*                   *                 *

 

Üstatlardan

 

Geniş halk tabakalarıyla şehir aydınları kopmuştur. Yarı mistik, yarı okumuş kuvvetli bir liderin, modern bir Said-i Nursî’nin çıkması kâfidir. Tehlikeli.

Cemil Meriç, “İslamiyet ve Sosyalizm”, 7 Mart 1968

*                            *                 *

 

UYAN

 

Gör ne haldedir cihan,

Uyan derin uykudan.

Her tarafta bin figan,

Ufuklara kanatlan,

Bir hayat göster, canlan…

Derin uykudan uyan.

 

Muhammed İkbal

 

 

Önceki Yazılar

Tarih: 18.10.2008 Okunma: 656

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?

TOLGA UNUTMAZ

14.09.2008 - 12:56

Çok isabetli yorumlar var. Ülkemiz bu duruma alıştırılıyor ve kimse sorgulamıyor. Mecliste sözde muhalefet partileri var tek yaptıkları karşılıklı laf atışmalar. Üzerinde durduğunuz konu çok hassas ve isabetli. Fakat bunu muhalefetin daha çok dillendirmesi gerekirken sadece lafta kalıyor. Tebrik ederim tekrar umarım yerine ulaşır. Saygılar

ELEBK

15.09.2008 - 03:26

Başbaka^n'nın krallığı var partisi değil dolayısıyla bir de tacı var. Din hep siyasallaşmaya yatkın bir olgu olduğundan çin yasak etmiş olabilir. Elbette doğru değil. Elinize sağlık

tebrikler TEK KELİME MÜTHİŞ BİR YAZI

17.09.2008 - 00:21

rte nın 70 milyonun başbakanı olduğuna inanmıyorum ve bu konudada ısrarlıyım RTE 69.999.999 kişini başbakanı olabilir ama benim başbakanım değil tabi benim gibi düşünen varsa bu rakamdan sayılarını düşe bilirler o yüzden o kongrelerde çıkıpta ben 70 milyonun başbakanıyım demesin

TOLGA UNUTMAZ

14.09.2008 - 12:56

Çok isabetli yorumlar var. Ülkemiz bu duruma alıştırılıyor ve kimse sorgulamıyor. Mecliste sözde muhalefet partileri var tek yaptıkları karşılıklı laf atışmalar. Üzerinde durduğunuz konu çok hassas ve isabetli. Fakat bunu muhalefetin daha çok dillendirmesi gerekirken sadece lafta kalıyor. Tebrik ederim tekrar umarım yerine ulaşır. Saygılar

ELEBK

15.09.2008 - 03:26

Başbaka^n'nın krallığı var partisi değil dolayısıyla bir de tacı var. Din hep siyasallaşmaya yatkın bir olgu olduğundan çin yasak etmiş olabilir. Elbette doğru değil. Elinize sağlık

tebrikler TEK KELİME MÜTHİŞ BİR YAZI

17.09.2008 - 00:21

rte nın 70 milyonun başbakanı olduğuna inanmıyorum ve bu konudada ısrarlıyım RTE 69.999.999 kişini başbakanı olabilir ama benim başbakanım değil tabi benim gibi düşünen varsa bu rakamdan sayılarını düşe bilirler o yüzden o kongrelerde çıkıpta ben 70 milyonun başbakanıyım demesin