Referandum Denklemi; Buna Göre, Şakır Şakır Oynamamız Lâzım!

İsmail Hakkı CENGİZ - 23.09.2017

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür


“Türkiye Kürdistan’a saygı göstermeli” diyerek “Kürdistan” savunuculuğu yapan AKP Diyarbakır milletvekili Galip Ensarioğlu’nun ilginç tezleri var! 19.09.2017 tarihli Aydınlık’ın Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya’dan alıntıladığı habere göre; tezler, kendi içinde de çok ilgi çekici “denklemler” barındırıyor.

İlki, “ABD’den korkmayan Barzani bizden mi korkacak?” tezi! Ki Ensarioğlu, sanki Barzani’ye cesaret vermek için, “korkmana gerek yok, bir iktidar milletvekili olarak sana güvence veriyorum” der gibi sual soruyor! Nitekim referandum meselesinde, “Ak Parti’de hükümetin aksi görüşünde olanların sayısı az değil”miş!

İkincisi, “Sorun bizim tepkimizde; ben bu tepkileri abartılı buluyorum. Diyelim ki Kerkük hassasiyetimiz var. Peki, Kerkük’teki Araplar bize Kürtlerden çok daha iyi dost mu? Kerkük’ün Arap bölgesinde kalması sorun olmuyor da Kürt bölgesinde kalması mı sorun? Kerkük’ün Kürt bölgesinde kalması bizim açımızdan çok daha iyidir.” tezi!

Üçüncüsü, referanduma karşı çıkan açıklamaların gittikçe “aşırı milliyetçi söyleme dönüştüğünü” bunun “zarar verici bir noktaya gittiğini” ileri sürmesi.

Haber2000'den...

Dördüncüsü, bilhassa, denklemin en önemli kısmı, “İran, Goran hareketi, PKK ve Türkiye’deki Bölgelerin Demokratik Partisi referanduma karşı çıkıyor. Bunlar karşı çıkıyorsa, o zaman, Türkiye lehine tersi bir durum var.” tezi!

Sayın vekile göre, “İran’ın Akdeniz’e ulaşma projesini, Şii blokunu oluşturma çabasını kesecek tek yapı Sünnî Kürdistan’ın bağımsızlığı”ymış. Mezhepçiliğe ince dikkat!

Ayrıca, referanduma karşı çıkışın, “devlet politikasına dönüşmesi, bölgede duygusal kopuşların yaşanmasına yol açacak”mış; bundan kastı “Doğu ve Güneydoğu halkı”ymış!

Önce, Kerkük meselesine cevap verelim: AKP’li vekil, “Araplarda kalacağına Kürtlerde kalmasının daha iyi olacağını” savunuyor. Bunun mantıklı, tutarlı herhangi bir tarafı var mı?

Kerkük için normal veya ideal olanı, demokratik bir Irak devleti içinde, mezhep ve etnik düşüncelerden uzak, herkesin eşit olduğu, devlet imkânlarında hakkaniyetle yararlandığı bir konumda olmaktır. Eğer bu sağlanamazsa, Irak etnik ve mezhepsel olarak bölünecekse, Kerkük neden şu veya bunun bölgesinde ve gölgesinde kalsın? O vakit Türkmenler de Kerkük merkezli, “bağımsız bir Türkmeneli”ne sahip olsunlar.

Gelelim, referandum denklemine… AKP’li vekile göre, Türkiye’nin aleyhinde ve karşısında olan, “İran, Goran hareketi, PKK ve Bölgelerin demokratik partisi karşı çıktığından bu referandum Türkiye’nin menfaatine”ymiş! İyi… Öyleyse, şakır şakır oynayalım!

Lâkin kafamıza takılıyor… Bir kere, PKK’nın karşı olduğu ne kadar doğru? Diğerlerinin karşı olması, Türkiye’nin neden menfaatine olsun?

Benzer şeyler, Türkiye’deki 16 Nisan referandumu öncesinde de söylendi. Maddelerin içeriğini konuşmak yerine, kim karşı, kim taraftar denklemi kuruldu. Ona göre oy istendi. Ülke dışındaki bir referandumda kurulan benzer denklemi daha iyi değerlendirebiliriz. Sorarım size; PKK karşı olduğuna göre, Barzani referandumu Türkiye’nin menfaatine midir?

Galip Ensarioğlu, denklemin öbür tarafından hiç bahsetmemiş! Öyle ya, bir girişime karşı çıkanlar olduğu gibi bir de taraf olanlar, destekleyenler vardır.

Barzani referandumunu kim destekliyor? Mitingler hangi devletin bayraklarıyla yapılıyor?

Büyük bir aşk ve şevkle referandumu desteklediğini, açık ve net ilân eden İsrail’in.

Sayın Vekil, İsrail’in desteğinden niçin hiç söz etmiyorsun? Sizin mantığınızla soralım:  İsrail’in bu kadar açıktan desteklediği bir referandumdan Türkiye’nin nasıl ve ne gibi bir menfaati olabilir?

 

x   x   x

    GÜNÜN SÖZÜ, TWITTER’DAN…

  
Tarih: 23.09.2017 Okunma: 897

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?