24 Haziranda yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerine ilişkin seçim takvimi işlemeye devam ediyor. Partiler milletvekili aday listelerini 21 Mayıs 2018 günü teslim ettiler. Milletvekili oy pusulasında partilerin sıralamaları belli oldu. Cumhur İttifakını oluşturan partilerden Ak Parti listenin en solunda, Millet İttifakındaki İyi Parti en sağında yer aldı. Her iki partinin de oy pusulasında yerlerinden dolayı avantajlı oldukları söylenebilir.
Partiler milletvekili aday listelerini merkez yoklaması denilen ve genel merkezdeki üç beş kişiden oluşan seçiciler kurulu aracılığı ile belirledi. Bu durum, ister istemez gerek partilerin taraftarları arasında gerekse adaylık başvurusu yapanlar arasında çeşitli rahatsızlıklara neden oldu. Ama partilerin genel merkez yönetimleri bunları görmemezlikten geldi. Milletvekilliğine aday gösterilenler milletin değil daha çok parti genel başkanlarının adaylarıdır. Yani seçilenler de milletin vekili değil, genel başkanın temsilcileri olacaktır. Söz dinlemeyenler de ilk seçimde elenip dışarı atılacak, bunun adına da demokrasi denecektir.
Belki iktidar partisine adaylık için başvuranların diğerlerine göre biraz daha avantajlı oldukları açıktır. Çünkü çeşitli kurumlarda genel müdürlük, daire başkanlıkları, yönetim kurulu üyeliklerine getirilebilme gibi, ihale alma gibi durumlar ortaya çıkıyor. Ama muhalefet partilerine adaylık başvurusu yapanların hiç şansları yoktur.
Partilere adaylık başvurusu yapanları dinliyor, sonra da yaptıklarına bakıyor hayretler içinde kalıyorsunuz. Adamlar davadan, ideallerden, halka kul ve hizmetkâr olmaktan başlıyor, genel başkana methiyeler düzmeye kadar gidiyorlar. Hatta bazıları genel başkanı yücelttikçe yüceltiyor, peygamberliğe, mehdiliğe, hâşâ tanrılığa kadar işi götürenler oluyor. Ama çoğu genel başkan bunları adam hesabına bile almıyor.
TBMM’de 600 milletvekili bulunacak. Daha önce 550 olan milletvekili sayısı meclisin güçlenmesi adına 600’e çıkarıldı. Hatırlanacağı gibi 1982 anayasası kabul edildiğinde meclis 400 vekilden meydana geliyordu. Önce 450’ye çıkarıldı, daha sonra da 550’ye çıkarıldı. Hepsinde gerekçe milli iradenin sandığa yansıması, meclisin güçlenmesi idi. Bize göre meclisin 600’e çıkarılması değil, 300’e indirilmesi gerekirdi.
Neyse geçelim.
YSK’ ya göre 24 Haziran seçimlerinde, 59 milyon 391 bin 328 seçmen 180 bin 896 sandıkta oy kullanacaktır. Bunların 3 milyon 49 bin 65’i yurt dışında, 56 milyon 342 bin 263 seçmen yurtiçinde sandık başına gidecektir. 1 milyon 650 bin 171 seçmen ilk kez oy kullanacaktır. Mersin’in toplam seçmen sayısı 1 milyon 271 bin 176’dır. Tarsus 234 bin 830 seçmen ile en kalabalık seçmen kitlesine sahiptir. Onu 204 bin seçmen ile Toroslar ilçesi takip etmektedir. Anamur’un seçmen sayısı ise 50 bin 492’dir.
Milletvekili dağılımı şu şeklide yapılıyor. 600 vekilden önce 81 ile bir vekil olmak üzere ayrılıyor. Geriye kalan 519 rakamı ülke nüfusuna bölünüyor. Çıkan bu rakam her ilin nüfusuna bölünerek çıkaracağı milletvekili sayısı belli oluyor. Yapılan hesaplamalara göre Mersin’den 13 milletvekili seçilecektir.
Partiler milletvekili aday listelerini belirlerken seçim bölgelerinin nüfus ve seçmen sayısına bakarak tespit ediyorlar. Bu açıdan Anamur, Bozyazı, Aydıncık ve Gülnar’ın nüfusları ve seçmen sayıları bir milletvekili çıkarmaya bile yetmiyor. Bu nedenle Mersin’in batısı çoğu kez mecliste temsil edilme şansını elde edemiyor.
Bu haksız durumu ortadan kaldırmanın yolu Anamur’un il olması veya Mersin’in de iki bölgeye ayrılmasıdır. Tarsus, Çamlıyayla, Toroslar, Akeniz, Yenişehir, Mezitli, Erdemli birinci bölgeyi, Silifke, Mut, Gülnar, Aydıncık, Bozyazı ve Anamur ikinci bölgeyi oluşturabilir. Bu bölge iki, üç milletvekili ile mecliste daha güçlü bir şekilde temsil edilebilir.
Nasıl, iyi olmaz mı?