Yerel seçimlerin üzerinden iki ay geçti. Aradan geçen zaman içinde, kim kazandı, kimler kaybetti, neden, niçin, nasıl, nerede, ne zaman gibi sorulara cevap bulmaya çalışıyoruz. Yeni seçilen belediye başkanı, belediye meclis üyeleri ve muhtarlara kutlama trafiği hala devam ediyor.
Seçim kampanyalarında “şunu yapacağım, bunu atacağım” gibi konuşmaların, anne ve babalara, gençlere iş sözü vermenin bir sermayesi ve sakıncası yoktur. Asıl sorun seçimi kazanıp, sorumlulukları yüklendikten sonra başlıyor. Zira beraber çalışacağın personel, araç gereç, borç alacak durumu, hatta yapılacak işler önceden planlanmış, hareket alanı kısıtlanmıştır.
Çoğunlukla eldeki araç gereç, eskimiş ve kullanılamaz haldedir. Çalışacağın personel öyle veya böyle politikanın gücü ile işe girmiş, vasıfsız, işinin ehli olmayan kişilerdir. Mali açıdan geçmiş dönemlerden aktarılarak gelmiş borçlar, gırtlağı çoktan aşmış, alacakların ne olacağı belirsizdir.
Söz verdiğin projeleri gerçekleştirmek için gerekli araç gereci alacak kaynağın yok, mecburen kredi bulup alacaksın, meclis izin vermez. Adam çıkaracaksın yasalar engel olur, çıkaramazsın. Bir faaliyet, etkinlik yapacaksın çarşıya, pazara, esnafa, tüccara borçtan dolayı elin kolun bağlanır öylece kalırsın.
Seçimlerden sonra olup bitenleri bir hatırlayalım; bazı başkanlar, yeni devir aldıkları belediyelerin, borç ve alacaklarını kamuoyuna duyurdular. Belediye ve bağlı şirketlerinden çalışmadan maaş alan, ücret alan personelden söz ettiler. İhalelerde usulsüzlük, yolsuzluklar var dediler. Kimi başkanlar belediyenin tabelalarına TC ifadesi ekledi. Atatürk, bayrak, vatan, millet ağızlardan düşmez oldu. Bazı başkanlar, geçmiş dönemlerde işe girmiş ve çeşitli kademelerde görev yapan bazı personelin yerini değiştirdi veya sözleşmeli personelin işine son verdi. Halk biraz olsun rahatlasın diye, su ve otobüs ücretlerinde indirime gittiler.
Ancak seçim yarışında çok iddialı oldukları projeler konusunda henüz bir gelişme yok. Çünkü o işler, birçok kurumun işbirliğini gerektiriyor. Örneğin yıllardır yapılamayan su projesi, ilçe belediyesi, büyükşehir belediyesi, iller bankası ve birçok bakanlığı yakından ilgilendiriyor. Yol, su ve kanalizasyon ve doğal gaz projeleri de öyle. Bunun için yerel yönetim ile merkezi yönetimin ortak hareket etmeleri gereken konular. İşbirliği ve uyum içinde çalışmaları lazım.
İşsizlik, üretimsizlik, verimsizlik, yokluk, yoksulluk, yolsuzluk ülkemizin en önemli sorunu. Gençlerin %24’ü, toplam nüfusun %14’ü işsiz. Çalışanların önemli bir kısmı çalıştığı işinden ve hayatından memnun değil. İşsizlik akla hayale gelmedik sorunların ortaya çıkmasına neden oluyor. En basit örnek, işsizlikten evlenme çağına gelmiş gençler evlenemiyor. Yuvalar yıkılıyor. Çocuklar anne baba şefkatinden uzak büyüyor. Gençler umut etmek istiyor, ama edemiyor. Bir umut diyerek çaldıkları kapılar, yüzlerine kapanıyor, mutsuz ve umutsuzlar.