ELİTLİK VE AVAMLIK

Lütfiye Kader - 14.01.2021

Tür

           ELİTLİK VE AVAMLIK

Türk Dil Kurumuna göre Avam ‘ın sözcük anlamı “halkın aşağı tabakası “anlamına gelmektedir. Avamın kökeni Osmanlı’ya kadar uzanan çok eski bir kelimedir. Osmanlı’da halk AVAM ve HAVAS olarak ikiye ayrılmıştı. Havas üst tabaka, avam alt tabaka olarak nitelendirilmekteydi.

AVAM denilince akla gelen başka bir tanım ise ,”Avam Kamarası” tanımıdır. Avam kamarası Birleşik Krallık ’ta yer alan alt meclistir. Seçimle gelen milletvekilleri beş yıl boyunca bu mecliste görev yapmaktadır. Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığı’nda Avam kamarasının karşıtı olan Lortlar Kamarası ise üyeliği babadan oğula geçen asilzadelerden , kraliçe veya partiler tarafından atanma yoluyla gerçekleşir. Tamamen soy ve köken yapısından kaynaklanan aslında, soyluluk şovenliğinden ( ırkçılık)başka bir şey değildir.

Şimdi dönüp baktığımızda, gerek Osmanlı’da gerekse Avrupa’da Avam, havas, lortluk ve avam kamaralarının toplumda idrak bulduğu şeyler, toplumun yönetim anlayışına da paralel olarak kullanılmıştır.

ELİT ‘in kökeni ise Türkçe’ dir. Kelime ve terim anlamı, her açıdan kültürlü kişi ya da kişilere denir. Toplumda gücü, saygınlığı olan aydın kişi veya gurup olan elitliğin eş anlamı ise, seçkin kelimesine karşılık gelmektedir.

Osmanlı halkını (kullarını) alt ve üst sınıf tabakası diye sınıflamıştır.  Halka uygulanan Avam ve havas anlayışı,  onları halkın gözünde psikolojik bir baskı unsuruna dönüştürmüştür.

Ne yazık ki Osmanlı’ da ELİTLİK zenginliğin, AVAMLIK fakirliğin sembolü olmuştur. Halkın kul olma sıfatı onların; okumaya yazmaya, sanata, para kazandıran profesyonel mesleklere ulaşmasını sağlayamamıştır. Çünkü onlara bu durum Allah’ın bir yazgısı gibi sunulduğu için, öğrenilmiş çaresizliği en çok onlar yaşamıştır.

Hâlbuki yukarıda bahsettiğim Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığı’nda avam kamarasında milletin seçtiği milletvekilleri vardır.

 Biz de ise; milletvekilleri halkın seçtiği kesim olmasına rağmen, ayrı ve üstün bir statüde kendilerini görürler!  Yani artık biz de elitiz diyerek elit olmayı Osmanlı’dan gelen anlayışla üstünlük derecesi olarak görürler.

Elit olmak toplumlarda korkulan ve nefret edilen bir kelimedir. Ancak toplumların yaşaması ve gelişmesi için elitlere ihtiyacı vardır. Elit yaratılıştan kabiliyetli, çalıştığı alanda en iyiyi ortaya koymaya çalışan kişidir. Elit olmak iyi, doğru ve güzel yönde yaşamaktır. Vasıflı ve nitelikli olan hatta bu vasıfları sürekli daha iyiye gitmesi adına çalışan insanlar ancak elit olabilir.

Halktan gelen ve cumhuriyetin kazanımlarıyla devlet tarafından okutulan cumhurbaşkanlığına kadar devletin en üst mevkisine gelen devlet adamlarımız yok mudur?

Rahmetli Süleyman Demirel Isparta’nın İslam Köyü’nden çobanlık yapıp çıkmadı mı halkın içinden. Şimdi Süleyman Demirel’i nasıl aşağı tabakadan avamdı diyebiliriz!

Halkın içinden çıksa bile, onun entelektüel kimliği onu her zaman topluma, milletine karşı sorumluluk hizmet anlayışı ve vefasını korumasını sağlamıştır. İşte bu entelektüelliğin (aydın) getirdiği bir elitliktir.

 Aziz Sancar, bilime ve insanlığa kattıkları dolayısıyla 2015 yılında Nobel Kimya Ödülü'nü almaya hak kazanmıştır.  Aziz Sancar 1946’da Mardin’in Savur kasabasında, çiftçilikle uğraşan orta gelirli bir ailenin yedinci çocuğudur. Ama şimdi elitse bunu nasıl kötü korkulacak bir durum gibi yorumlayabiliriz?

Hepimiz çocuklarımızın okuyup iyi bir meslek sahibi olmasını isterken, aslında seçkin olmasını da istemiyor muyuz?

Onların da toplumda saygı duyulan, başarılı insanlar olmasını istemiyor muyuz?

O zaman elit olmakla kimsenin sorunu olmaması lazımdır. Elitlik ve avam lığın sadece insanları ayrıştırma yöntemi olarak kullanıldığını, vatanını, milletini seven, faydalı verimli ve üretken insan olma gayreti içinde olan, okuyan, sorgulayan, sorumluluklarını bilen, saygılı herkesin, böyle bir ayrımcılığın gereksizliğini artık anlamalıdır. 14.01.2021  Lütfiye KADER

Emk. Uzm. Fen Bilimleri. Öğretmeni

Tarih: 14.01.2021 Okunma: 1584

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?

Berna

14.01.2021 - 18:59

Harika bir yazı olmus tesekkürler.

Lütfiye Kader

14.01.2021 - 19:21

Teşekkür ederim Berna Hm. Yorumunuz ve değerlendirmeniz için

zehra vurankaya

14.01.2021 - 20:22

3950 Gmuñd

Gülay Şengül

14.01.2021 - 20:56

Bir solukta okudum..Çevremde sürekli konuştuğum ,yapıcı tartışmalarla açıklık getirmeye çalıştığım,toplumun büyük kesiminde şu aralar içine düştüğü kaos haline gelmiş konuya akıcı,anlaşılır açıklık getirmişsiniz..İyiki varsınız..Kaleminize sağlık olsun..

Lütfiye Kader

14.01.2021 - 22:59

Gülay hm. Yorumunuz ve katkınız için çok teşekkür ederim. Ben de bunu toplumun ayrıştırma, ötekileştirme mağdur ve üstünlük konusunun yapaylığını ve bu algı yönetimiyle, ayrıştırılmasına açıklık gelsin istedim.

Mehmet kokkok

15.01.2021 - 09:55

İnancımız İslama görede insanların birinin diğerinden üsttünlüğü sadece takvasıyla ilmiyle mümkündür.soyuyla Zengiliğiyle ,ancak ilmi olana da saygı ve hürmet gösterilir.HZ Alinin dediği gibi hiç bilenlerle bilmeyenler bir olurmu?

Lütfiye Kader

15.01.2021 - 11:33

Teşekkür ederim Mehmet bey. Yorumunuz ve desteğiniz çok değerli. Sağ olun.

Ahmet

15.01.2021 - 14:31

Çok güzel öğretici bir paylaşım olmuş. Elit bir toplum olursak hiç bir sıkıntımız olmaz. Insan doğuştan avam olarak doğabilir ama kendini geliştirir ve kültürel olarak zengilestirse en üst makamlara ve seviyeye ulaşır. Paylaşımınız için teşekkür ederim.

Lütfiye Kader

15.01.2021 - 18:36

Yazıma gösterdiğini ilgiye ve yorumunuzla birlikte yaptığınız katkıya çok teşekkür ederim Ahmet bey.

İ. Hakkı Cengiz

22.01.2021 - 10:40

Verdiğiniz örnekler, ayrımın sun''i olduğunu kanıtlıyor. İslamcılar, "elitlik" kavramını istismar etmeye çalışıyorlar. Görüşleriniz onlara da cevap teşkil ediyor. Emeklerinize sağlık. Selâmlar...