BİTKİ KRALLIĞINDA EN NET ADAPTASYON
KAKTÜS
En yaygın bilinen kaktüs türü halk arasında “kaynana dilidir”. Pek çok yararı var. Lifli ve antioksidan etkisi, kozmetikte ve ilaç sanayisinde kullanılmasına fırsat yaratıyor.
Eğer sevdiğiniz birine kaktüs gönderiyorsanız ilişkinizde; dayanıklılık, yeni tanıştığınız birine gönderiyorsanız içtenlik, dikensiz ve tüylü kaktüsler için duygudaşlık ve sıcak sevgi, sizden büyük birine hediye edecekseniz sağlık ve uzun ömür anlamını taşıyormuş.
Ne güzel değil mi?
Kaktüs, kaktüsgiller (Cactaceae) familyasından. Kaktüsler aslında yerli değil Amerikalı. Sıcak ve kurak arazilere uyum yeteneği göstermesi doğada 5000 türünün olmasına ve çok çeşitliliğe sebep olmuş.
En büyük kaktüs türleri,
çöllerde yetişen ‘Saguaro Kaktüs’ türüdür.
Bitki krallığında en net adaptasyon örneği kaktüslerdir. Mutasyonlar yavru bireyin uyum başarısını artırıyorsa bu mutasyona adaptasyon denir. Bu yüzden yararlıdır.
Canlıların adaptasyonu;
hayvanların, bitkilerin ve diğer canlıların yaşadıkları ortama uyum sağlamak
veya "yerleşmek" için geçtikleri değişiklikler bütünüdür. Bu
değişiklikler, ortamda hayatta kalma
şanslarını artırmalarına izin verir.
Mutasyon yavru bireyin fenotipinde (dış görünüşünde ) zararlı bir etki yaratıyorsa buna “genetik bozukluk “denir. Mutasyon olmadan adaptasyon olmaz. Mutasyonlar hücrelerin ‘DNA’ larında gerçekleşir. Adaptasyon, maruz kaldıkları baskıya ve buna maruz kaldıkları süreye de bağlıdır.Bu yüzden, sonraki nesillerin uyum başarısını etkileyen her türlü mutasyon evrimin yapı taşıdır. Adaptasyon sadece hayvanlarda değil birçok bitki türünde de gözlemlenir. Örneğin kaktüslerin yaprakları suyu daha uzun süre depolamak için diken şeklini alır. Diken şeklindeki yapraklar, kaktüslerin diğer canlı türlerine karşı korunmasını da sağlar. Kaktüslerin yaprakları yoktur; Öte yandan, kendilerini korumak için dikenleri ve içindeki suyu muhafaza etmelerine yardımcı olan etli vücutları, uzun süre yağış almayan aşırı koşullarda hayatta kalmalarını sağlar. Şu anda küresel ısınmanın bir sonucu olarak çevredeki hızlı ve ani değişiklikler birçok canlı türünün, ökaryotik (çekirdekli hücre) yok olmasına yol açmaktadır. Çevre kirliliklerinin sonucu olarak oluşan MARMARA Denizi’ndeki “deniz salyası ya da müsilaj” buna örnek verilebilir. Ne yazık ki Marmara Denizi’nin ekosistemi bozulmaktadır. Çünkü suda yaşayan canlıların büyük çoğunluğu çevrelerinin yeni koşullarına uyum sağlayamamaktadır. Oradaki canlı ekosistemi değişecektir. Canlıların beslenmesine ve üremesine fırsat yaratan ortamlar adaptasyonu sağlayan farklı morfolojisi olan canlılar, yeni bir ekosistem yaratacaktır. Ökaryotik(çekirdeği olan hücrelerden oluşan canlı) organizmalardaki adaptasyonlar, uzun yılların ürünüdür ve bu süreçte doğal seçilim, yaşadıkları çevrede hayatta kalmaya daha az yatkın olan bireyleri ve türleri ortadan kaldırır.
Bilim insanları bağışıklılığı düşük olan insanlarda, çağın belası “corona”ya yakalananların ölüm oranlarının daha fazla olduğunu söylüyor. Bu durum ise; tamamıyla uyum ve adaptasyon meselesidir. Yıldırım çarpması, volkanik patlama, deprem, gelgit dalgaları, şiddetli yağmurlar, şehir kurma, çevreyi çeşitli şekillerde ve büyük ölçüde değiştirilebilir. Bu ortam değişiklikleri ekosistemlerin koşullarını da değiştirir. Önceki ekosisteme daha iyi uyum sağlamış, adapte olmuş bireyler veya türler yeni koşullara uyamadıkları zaman, yok olur.
Bunun yerine yeni koşullara uyum sağlayabilen, diğer bireylerin veya türlerin beslenmesine üremesine olanak veren, onların yaşam şekillerini değişmesine neden olan ortamların da fırsatı doğabilir. Kaktüsler gibi belki de birçok canlı gelecekte, kuraklık sağlıklı suya ve gıdaya erişememe gibi ortam koşullarının değişmesinden dolayı (iklim krizi, çevresel kirlilikler vb.) adaptasyona uğrayacak. Değişik ekosistemlerin ortaya çıkması sonucu bugünkü canlıların morfolojik yapıları da değişebilecektir. Bilim ve evrim bunu söylüyor.
Morfoloji: ( biçim-bilim), canlıların yapı ve biçimini inceleyen ve özel fiziksel özelliklerini araştıran bilim dalıdır.
Kaktüslerin
adaptasyonları onları güçlü ve yararlı yapmıştır. Dış görünüşlerindeki dikensi
görüntüleri, çiçek açtıkları zaman ne kadar farklı gösterişli ve narindir. Bu
yazımı sevdiğim bir arkadaşımın kaktüsünün, çiçek açtığı zaman ki mutluluğundan
esinlenerek yazdım. 20.06.2021
Lütfiye Kader
E.m.k.Uzm.FenBilimleri.Öğretmeni
Kaynaklar: Hutcheon, L. (2012).
Bir adaptasyon teorisi. Routledge. Gould, S. J. (1994). Pandanın başparmağı:
doğa tarihi ve evrim üzerine düşünceler (No. 575.8 GOU).