Ne zamandan beri?
23 Eylül 2021’den beri!
Türkiye ekonomisinin en önemli hatta en hayatî meselesi “döviz”… Daha açık bir ifadeyle, “döviz açığı”!
Ticaret Bakanı Mehmet Muş, 2022’nin ilk beş ayında, ihracat rekorları kırmakla övünüyor. Diyor ki “Ocak-Mayıs döneminde her ay rekor kırdık. Beşte beş yaptık. Tüm zamanların en yüksek ihracat rakamları”. Bu rekorlar tabii ki çok sevindirici. O vakit, memlekette döviz bolluğu olması lâzım, değil mi?
Ama yok!
Tam tersine, çok büyük döviz açığı var. Çünkü ne yazık ki 2022’nin ilk beş ayında “ithalat” da rekorlar kırıyor. Orada da “beşte beş” yapmışız. Tüm zamanların en yüksek ithalat rakamları…
İlk beş ayda ihracat 102 milyar dolar olurken, aynı dönemde ithalat 145 milyar dolar olmuş. Fark, 43 milyar dolar. Yani beş aylık döviz açığı 43 milyar dolar.
İşte bu açık, dövize talebi artırıyor. Artan talep döviz fiyatını yükseltiyor. Enflasyon oranları da her geçen ay yükseldiği için döviz fiyatları alev alıyor. Artan döviz fiyatları akaryakıt ve elektrik fiyatlarını yükseltiyor. Bu da her türlü girdi fiyatını artırdığından, ekonomi “kısır döngü”ye ve bir enflasyon sarmalına giriyor. Fiyatları tutamıyorsunuz. Zıplıyor, zıplıyor!
DÖVİZ BİR AYDA 2 LİRA BİRDEN YÜKSELDİ
Mayıs ayı başında dolar 15, avro 16 lira seviyesindeydi. Haziran ayı başında 17 ve 18 liranın üzerine çıktılar. Aylık yükseliş %15’i buldu.
Bu anormal yükseliş, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nı harekete geçirdi. 9 Haziran günü, yeni kararlar alınıp, bunların da akşam duyurulacağını bildirdi. Döviz 50 kuruş kadar geriledi.
Kararlar açıklandı: Gelire Endeksli Senet (GES) çıkarılacağı bildirildi.
10 Haziran sabahı döviz yeniden yükseldi ve tekrar dolar 17’yi, avro 18 lirayı aştı. Açıklanan tedbirler tatmin edici bulunmuyor. Sökük dikiş tutmuyor!
NEDEN SIK SIK “SERBEST PİYASA” VURGUSU YAPIYORSUNUZ?
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın dün (9 Haziran) yaptığı diğer bir açıklama da şuydu: “Türkiye, serbest piyasa ekonomisini temel alarak güçlü temeller üzerine yükselmeye devam etmektedir.”
Bu açıklamanın üstündeki paragrafta ise, “Türkiye Ekonomi Modeli çerçevesinde…” ibaresi yer almaktaydı.
Türkiye eğer, “Serbest piyasa ekonomisi”ni temel almışsa ayrıca bir de “Türkiye Ekonomi Modeli” ne demek? Yok, Türkiye, kendine özgü bir ekonomik model uyguluyorsa niçin illa “serbest piyasa ekonomisi” vurgusu yapıyorsunuz?
x x x
HANIMEFENDİLİK ve GÜÇLÜLÜK
Kanadalı bir sendikacının sözüydü sanırım.
“Güçlülük hanımefendilik gibidir.” diyordu, “eğer öyle olduğunu söylemek zorunda kalırsan değilsin demektir. Hanımefendileri hemen tanırsınız. Güçlüleri de öyle. Onlar öyle olduklarını söylemezler. Hatta tam aksine zarafetlerini ve güçlerini karşılarındakini ezmemek için yumuşak bir gülümsemenin veya şakacı bir konuşmanın ardına saklamaya uğraşırlar. Zarafet ve güç azaldıkça, sesler yükselir, jestler büyür, tehditler çoğalır.”
Ahmet Altan
x x x
AHH, AH!
23 Eylül’deki, o bir puanlık faiz indirimini yapmayacaktınız!
Fırtına o gün başladı…
Dinmiyor!
Durmuyor!
x x x
TAVSİYE
VATANIMDA SULAR AKAR BAŞIBOŞ ve DUA, Necip Fazıl Kısakürek - YouTube
x x x
İLGİLİ YAZILAR:
2022 Başında Halkın ve Ülkenin Ekonomik Durumu!
Bu ZAM KASIRGASININ Sebebi Bir KELEBEĞİN Kanat Çırpmasıdır
Faiz Düştü, Ucuzluk Dönemi Başladı!