Yakın ama birbirinden farklı kavramlar…
Her iki kavram da son derece derin ve geniş anlamlar barındırıyor. Bu konuları tanımlamaya kalkanlar, birbirine yakın olsa da aynı tanım üzerinde hemfikir olamıyorlar. Hatta eşanlamlı olan medeniyet ve uygarlık terimlerini farklı farklı tanımlamaya kalkanlar bile var. Hâl böyle olunca, kavramlar karmaşıklaşıyor ve biyerden sonra anlaşılamaz duruma geliyor.
Ben bu yazıda, işi kolaylaştırmaya çalışacağım.
Türk Dil Kurumu (TDK)’nun tanımları biraz eksik olmakla birlikte, çok yalın. TDK, “modernlik” kavramını “çağdaşlık” olarak Türkçeleştiriyor ve şöyle tanımlıyor: Aynı çağda yaşayan; çağcıl, gündeş, asri, muasır. Bulunulan çağın anlayışına, şartlarına uygun olan; çağcıl, uygarca, asri, modern. Buna göre, çağdaş ve modern kavramları eşanlamlı.
TDK, “medeniyet”i ise “uygarlık” olarak Türkçeleştiriyor ve şöyle tanımlanıyor: Uygar olma durumu; medeniyet, medenilik. Bir ülkenin, bir toplumun, maddi ve manevi varlıklarının, fikir, sanat çalışmalarıyla ilgili niteliklerinin tümü; medeniyet. Görüldüğü gibi, TDK sözlüğünde medeniyet ve uygarlık eşanlamda.
Biz de TDK’na uyarak kavramların Türkçesini kullanalım: Çağdaşlık ve Uygarlık.
Çağdaşlık tanımındaki “gündeş” kavramına dikkatinizi çekerim. Çağdaşlık, bugünle ilgili… Aklımızda daha iyi kalması için, modernlik kavramının kökü olan “moda”yla ilişkilendirebiliriz. Bugün moda olan, kullanılan kılık-kıyafet, araç-gereç, teknoloji denebilir.
Uygarlık ise, bir toplumun, bugününü de içine alan ama geçmişten gelen, gelecekte de devam edecek maddî ve manevî varlıklarıyla ilgili. Uygarlık bir birikimi anlatıyor. İlkelden olgunlaşmaya doğru giden yolu tanımlıyor. Uygarlık, gelişmek demek.
Çağdaşlık ve uygarlık birbirine öyle yakın kavramlar ki günlük konuşmada, yazışmalarda birbirinin ilgi alanına girmeden kullanmak âdeta imkânsız. Çağdaşlığın tanımında geçen, “çağın anlayışı”, uygarlığın tanımında olmazsa olmaz bir kavram. Dolayısıyla, kavramları birbirine karıştırmamak çok zor. Ondan olsa gerek, sık sık, “çağdaş uygarlık” şeklinde kullanılıyor.
Bendeniz önceki yazılardaki kullanımlarıma baktım, uygarlık ve çağdaşlık kavramlarını, genellikle birbirinin içinde kullanmışım. Çağdaşlık dediğim zaman, içine uygarlığı da katmışım. Uygarlık dediğimde de içine çağdaşlığı katmışım. Çünkü bunlar birbirini tamamlayan kavramlar.
Kafalarımızın karışmaması için, şu öneriyi getiriyorum: İkisinin kapsadığı alanları aynı küme içine alalım. Çağdaşlık dediğimizde, aynı zamanda uygarlıktan, uygarlık dediğimizde de aynı zamanda çağdaşlıktan bahsettiğimizi fark edelim ve böyle kullanalım.
x x x
ÖNERİ
JAPONLAR - Ne kadar maskaralık varsa kovulmuş kapıdan- Mehmet Akif ERSOY - YouTube