ESCHERİAN MERDİVENİ

Lütfiye Kader - 12.02.2024

                          ESCHERİAN MERDİVENİ

Çocukken küçük kasaba ve şehirlere halkı güldüren, eğlendiren ve güldürürken düşündüren,  çadır tiyatroları gelirdi. Çadır programlarının reklam figürleri o çocuk aklımızda o kadar büyür ve heyecanlandırır ki gitmesek olmazdı. Dans eden yılanlar, ip cambazları, masa üzerinde duran kesik başlar, kuyruklu denizkızları reklam afişleri o kadar cezbedici olurdu ki gitmeden, görmeden merakımızı yenemezdik. Çadıra girip afişlerdeki denizkızını ve kesik başı görmek herkesin merakıydı. Çadıra girdikten sonra her şeyin göründüğü gibi olmadığını anlar çıkışta biraz eleştirimizi yapardık ama yine de mutlu ayrılırdık çadırdan. Gerçekte hepsinde bir illüzyon (yanılsama) , hepsinde bir kandırmaca vardı. Bu illüzyonları sosyal hayatta hepimiz yaparız, yaşarız. Yaşanan illüzyonların gerçek olmadığını bilsek bile yine de bilerek inanmak isterdik. İnanmak istemek ve ya inanmış görünmek belki de o çadır tiyatrolarındaki afiş reklamlarının cazibesindeki masumiyet miydi diye kendimi sorgulamadan edemiyorum.

“Hileli Merdiven” ya da “İmkânsız Merdiven “ olarak bilinen “Escherian Merdiveni”ni Michael Lacanilao adlı New York ‘taki Rochester Teknoloji Enstitüsü öğrencisi tarafından geliştirilen pazarlanan bir mit. Yani modern bir (mit)in İnşası aslında. Bir yanılsama gösterisi de değil ama planlı şekilde uydurulmuş montaj videolar, asılsız internet siteleri, uydurma kişilikler sahte bilim siteleri. İddia edildiği gibiEscherian Merdiveni formatında yukarı çıkarken aslında aşağıya inmenizi ve asıl noktanıza dönmenizi sağlayacak bir yapının fiziken oluşturulmasının mümkün olmadığı şeklinde görüşler de var.

 Mit: Kuşaktan kuşağa yayılan, toplumun dış gücü etkisiyle zamanla biçim değiştiren, tanrılar, tanrıçalar, evrenin doğuşu ve vb. ‘ile ilgili imgesel alegorik bir anlatımı olan halk öyküsü.

Hatırlar mısınız ! Metin Akpınar ve Zeki Alasya’nın ismini hatırlayamadım bir filminde böyle bir merdiveni gördüğümü hatırlıyorum. Metin Akpınar’ın sarhoş halindeyken filmin bir sahnesinde bir türlü inemediği merdivenlerden tekrar çıksa da hep aynı noktaya geri geldiğini unutmadım. Bilmem sizler seyrettiniz mi? Ülkemizde 21. YY ‘da Escherian Merdiveni gibi. İleri şeyler yaptığımıza inanıyor, yukarı çıktığımızı sanıp iniyoruz. Yanlış şeylerden İndiğimizi sanıp yukarı çıkıyoruz. Öyle bir noktaya geldik ki artık başladığımız noktaya bile dönemiyoruz. Bir illüzyonun içindeyiz. Eğitim sistemimiz, hukuk ve adalet sistemimiz, sağlık sistemimiz, ekonomi sistemimiz, demokrasimiz, cumhuriyetle birlikte elde ettiğimiz haklarımız, üretim araçlarımız gibi birçok şeyle illüzyonun içinde değil miyiz? Ülke ne yazık ki enflasyon canavarına yeniden yakalandı. Toplumun gelir düzeyi ve alım gücü olağanüstü düştü. Küçük bir azınlığın dışında ekonomik koşullar nerdeyse eşitlendi. Herkesin eşit olma durumu Türkiye’nin yıllarca “komünizm antipropagandası” illüzyonunun gerçeğe dönüşmesini yani bir komünist sistemin yaratıcılığını da getirmiyor mu?

Yıllarca kamuda veya özel sektörde çalışan vatandaşlarımızın maaşlarından kesintiler yapılarak emekli maaşı almasını sağlayan sistem ne kadar demokratik hale geldi? Emekli ve çalışan tüm kesimin analarının ak sütü gibi helal olan ama enflasyonda hiçe dönen maaşlarını her gün TV ‘lerde ulufe dağıtır gibi küçük artışlarla geçim sıkıntısını dindirmeyen, kısa vade pansumanlarla dalga geçilen halkın İllüzyon içerisinde olduğunu nasıl söyleyemeyiz! Ekonominin düzeltilmesi için taaa Amerikalardan getirtilen Hazine Bakanı Hafize Gaye Erkan ‘ın istifa etmesi de yeni bir illüzyonun habercisi gibi görünüyor.

Toplumun gerçekliği ile yanılsama arasındaki düğüm elbette eğitimden geçiyor.         

02.02.2024                                                                                                 Lütfiye KADER 

Em. Uzm. Fen Bilimleri Öğretmeni

Tarih: 12.02.2024 Okunma: 238

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?