ÇÖKÜNTÜDEN İLERİ BİLGİ TOPLUMUNA VE TÜRKİYE,Ahmet Kılıçarslan

GENEL HABERLER Misafir Yazar - 22.01.2009


       Skolastik düşüncenin çöküpte  yerini pozitif düşünce almaya başladığında, o günün egemenleri kilise ve feodalitenin başına taş düşmüştü.
         Krallar çıktı.
         Monarşi egemen oldu.
         Kilise engellenirken, pozitif düşüncenin getirisiyle matbaa, coğrafi keşifler, malın kıtalararası alış- verişini hayatı renklendirdi.
         Sermaye birikmeye başladı.
         Yeni çağ buydu.
         Çöküntü yeni bir zamanı ve o zamanın dünyasını doğurmuştu. 
         Yıllar sonra Fransa İhtilali ve Sanayi Devrimi aydınlanmaya ve özgürleşmeye neden olurken toplumlarda yine bir çöküntü yaşanıyordu.
         Sosyal Sınıflar, İnsan Hakları derken  yeniden yeni bir zaman ve yeni bir dünya doğdu.
         İşte o şimdi  bizimde içinde yaşadığımız Yakın Çağ başladı.
          
 
    
          Küresel Kapitalizmin sınır tanımaz yükselişi, Küresel Finans sisteminin çöküşü ile sona ererken bir dönemin daha sonuna gelindiğini düşündürüyor.
          Dünyanın GSMH sı 55 trilyon dolara yükselmişti.
          Finans varlıkları ise 200 Trilyon dolardı.
          Küresel büyüme kimini satıcı kimini alıcı yaptı.
          Denetimsiz, riskleri gizlenmiş , alanı razı satanı hem razı hem mutlu giderek naylonlaşmış  bir dünya idi.
          Saadet zincirinin bir gün kopacağı düşünülmedi.
          Şimdi küresel finans sisteminin tekrar nasıl yapılanacağı düşünülüyor.
          Yarının dünyasının  nasıl şekilleneceği! 
 
 
          Belli ki yeni dünya  "Bilgi Toplumu " değil daha ilerisinde " Bilgi Toplumu "  olmak özelliğinde ve bu gereğin  giderek  tüm boyutlarıyla yaşanacağı bir oluşumda olacaktır.
          Bir zamanlar dünyayı saran denetimsiz, karşılıksız paralar buhar olup uçarken o sermayenin yerini  bilgi  ve devamlı gelişen ileri bilgi  almaktadır.
          O kadar değil o bilgiyi kullanan " İnsan  Sermayesi " de çook önemlidir.
          Bu iki sermaye yani " Bilgi " ve " İnsan " hem emek hem de yoğun üretime dönüktür.
          Üretilen ise bilgi, bilgi , bilgidir.
          Kol gücü yerini beyin gücüne bırakırken ,  gelişmişlik; bilgiyi kullanıp  bilgi üreten ve bunu kapitalizmin acımasız rekabetiyle  mütemadiyen geliştiren insan topluluklarına ait olacaktır.
          Giderek malın değil bilginin fiatı  yükselecektir.
          Bilgi pahalılaşacaktır.
          Mal ve niteliksiz insan ucuzlayacaktır.
          Finansman üzerinde sıkı denetim, tasarruf ve ölçülülüğü yaşamın şartı haline getirecektir.          
       
 
 
          Gelişmiş ülkeler Amerika, Japonya ve Avrupa' nın önde gelen ülkeleri bugün yaşanan çöküntü üzerinden yeni bir dünyaya yeni bir zamana geçiyorlar.
          Havacılık ve Uzay Endüstrileri, gen teknolojisi  " Yıldız  Savaşları " terminolojisiyle  betimlenen sibernetik  bilgi çağını hedefliyor.
          Sibernetik  yani canlı ve cansızın kontrolü ve iletişimi bilgisinin çağı başlıyor.
          Sibernetiğe ihtiyaç olan ileri endüstrilere  yol veriliyor. 
          Uzmanlık  eğitimlerinin yerini ömür boyu eğitim alıyor.
          Çöküntüden yeni bir dünya başlıyor.
 
 
          Rusya Federasyonu, Çin, Hindistan, Brezilya ve bir çok  bilgi toplumu olmaktan uzak ülkeler yeni bir başlangıç karşısında çaresiz görünüyorlar.
          Kapitalist sistemin parasına ve her türlü standardına boğulmuşlar.
          İnsanlarının ve kültürlerinin geleceğinden endişe duyuyorlar.
          Toplumlarını iklimin, kirlenmiş çevrenin, azalan kaynakların, doğal ve sentetik yok edicilerden nasıl koruyabileceklerinin hesaplarını yapıyorlar.
          Topyekün bir alternatif oluşturamamanın sancısı çekiliyor.
          Fırsat bekliyorlar.
 
 
          Türkiye!
          Bilgi  seviyesi standart normlara ulaşmamış, insan kaynağı kısır, sermaye birikimi az Türkiye.
          Kıpırda, şahlan!
          Amerikanın hengame içinde olduğu şu gün, Amerika' nın   bölgendeki  bu en büyük oyununu kır.
          Atatürk' le beraber,
          Avrasya' ya yanaş!
          Kendine ve dünyaya yepyeni bir alternatif yarat.
          Kır şu zinciri!
 
    
          Kime mi yazıyorum.
          Elbette henüz aydınlanmasını dahi sağlayamamış Eşbaşkan' a  ve tayfasına değil!
          Türk Halkına. 
          Ey Halkım, hiç bir şey kolay olmuyor!    
Tarih: 22.01.2009 Okunma: 716

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?