Bunu anlamak
çok kolay.
Nikâh memurunun
önüne oturursunuz. Memur, “belediye başkanının bana verdiği yetkiye dayanarak…”
diye başlayan bir girişle nikâhınızı kıymışsa, siz az önemli kişisiniz,
demektir.
İyi. Hiç olmazsa
resmen kaydınız var.
Nikâhınızı ilçe veya küçük il belediye başkanları bizzat kıyıyorsa çok önemli bir kişi olduğunuzu anlarsınız. Ama, öyle çok sevinmeyin sizden mühimleri de var.
Eğer, nikâhınızı en kocaman şehrin, en kocaman belediye başkanı kıymışsa, işte orada durun… Siz en önemli kişiler arasındasınız, demektir.
Vatandaşları en önemli, çok önemli, az önemli diye ayırmak; Anayasa’nın “kimseye ayrıcalık tanınmaz” maddesine aykırı mı?
Derin bir konu! Beni aşar. Anayasa hukukçularımız bilir. Türbanın Anayasaya uygunluğu tartışması biterse, belki sıra buna da gelir.
Peki, Müslümanlıkta böyle bir şey var mı? Yani, Müslümanın Müslümana üstünlüğü olur mu?
Olur.
Nasıl?
Takva ile.
Yani, dinin emir ve yasaklarına en çok uyan, en üstündür.
Belediye
başkanlarının en ve çok önemli kişileri belirlerken, takvanın rolü oluyor
mudur?
Mümkündür.
Bu durum,
Lâikliği, adaleti duygusunu zedeler mi?
Bunlar derin
sorular, beni aşar. Anayasa profesörlerimiz, ilahiyatçılarımız bilir.
Devlet Nerede?
Bu soruyu günde birkaç kere, kendi kendine
veya yanındakilere sormayan Türk vatandaşı yok gibidir. “Nerede” kelimesinin
ikinci “e”si de düşer. Şöyle olur:
Devlet nerde?
* * *
Cevahir
alışveriş merkezinde, özel güvenlik görevlilerince tokatlanan 5 yaşındaki
çocuğun görüntüleri TV’lerde yayınlanınca, küçük kızın annesi feryat figan bağırıyor.
Devlet nerdeeeee?
Birkaç gün
sonra, “devlet nerde” diye bağıran anne kap-kaç yaptığı iddiasıyla yakalanıyor.
Gözaltına alınıyor. Bir kaç saat sonra, zanlının savcı tarafından serbest
bırakıldığı haberi ajanslara düşüyor. Bu sefer, çantasını kaptıran kadın feryat
ediyor.
Devlet nerdeeeee?
Tarih mirasımız
tahrip ediliyor, ormanlarımız yağmalanıyor. Ağaçlar kesiliyor. Bilim adamları
feryat ediyor.
Devlet
nerdeeeee?
Sürücüler
trafik kurallarını ihlal ediyorlar. Her biri diğer tarafı suçlayıp, feryat ediyor.
Devlet
nerdeeeee?
Çocuklarımız
iyi eğitim alamıyor, hastanelerde ve diğer devlet kapılarında aşağılanıyoruz,
işsizlik, açlık, fukaralık, yolsuzluk canımıza tak ettiği için hep birden
feryat ediyoruz.
Devlet
nerdeeeee?
Bu feryatları
devlet duymuyor.
Duyamaz.
Çünkü devlet
düğünde.
Kimin
düğününde?
Seda’nın
düğününde…
Havai fişek
atıyor.
Taraf
Yazı yazmanın en güzel tarafı, sanal ortamda da olsa, pek çok yeni insanla tanışmanız. Pek çok fikir alışverişinin yapılabilmesi.
Yazılarıma yorum yapılması beni çok memnun ediyor. Bir okuyucu yorum yapmışsa, hem söz konusu yazıya, hem de yeni yazacağım yazılara katkıda bulunmuş oluyor. Elbette, böyle bir okuyucuya şükran duymak gerekir ki, ben de duyuyor ve teşekkür ediyorum. Her türlü fikre saygılıyım. Fikirler hoşumuza gitmese, hatta genel kabullere aykırı da olsa, söylenmeye, dinlenilmeye lâyıktır. Namık Kemal’in deyişiyle; hakikatin şimşeği, fikirlerin çarpışmasıyla ortaya çıkar. Hakaret, argo içermeyen her türlü eleştiriye açığım. Siz varsanız, bu bahçede hayat vardır. Lütfen, hiçbir endişe hissetmeden yorumlarınızı yazınız.
Yalnız, bütün yazı yazanlara, naçizane bir tavsiyem var. Yazdıktan sonra, göndermeden önce, yazınızı bir okuyun. Yanlışlar varsa düzeltip, öyle gönderin. Bazen, yapılan küçük bir yanlışlık bütün yazının anlaşılamaz olmasına yol açıyor.
* * *
Üstatlardan
Şairim,
Zifiri
karanlıkta gelse şiirin hası,
Ayak
seslerinden tanırım.
Ne zaman bir
köy türküsü duysam,
Şairliğimden
utanırım.
Bedri Rahmi Eyüboğlu
Kıymet bilmeyen milletlerde kıymet yetişmez. Kıymet yetiştiremeyen milletlerin de kıymeti olmaz.
İsmail Habip Sevük
Not. Psikanaliz yöntemiyle sigara içmeyi bırakabileceğinizi iddia eden bir site var. İlgilenenlere duyurulur. www.edebiyat2.com
Selâmlarımla…