(Geçen haftadan devam)
Olumlu
davranış ancak olumlu bir tepki görürse pekişecektir. Kendimize ne kadar hata
yapma fırsatı tanıyoruz, çocuğumuza ne kadar... Bazen bir süre için sadece
yapılan olumlu davranışları görüp,onlara odaklanmak ,hatalı davranışları sık
sık hatırlatmamak gerekebilir. Takdir etmek ve ödüllendirmek istenilen
davranışın hemen ardından yapılmalıdır. Aksi takdirde çocuk ne için
ödüllendirildiğini ya da beğenildiğini unutacak,aynı olumlu davranışı
sergilemeyi de hatırlamayacaktır.
Sabır göstermek bazen gerçekten zor gelir.Zira çocuklar
ebeveynlerin sabırlarını zorlamada çok başarılıdırlar.Öncelikle patlayacağınızı
hissettiğinizde çocuğa duygunuzun ne olduğundan bahsedin ve o sırada tartışmayı
kesip,hem kendinizin hem de çocuğun sakinleşmesini bekleyin.Kendinize çocuğa
sinirlendim ama acaba bu öfkenin gerçekten ne kadarı çocuğa yönelik,ne kadarı
başka nedenlerden diye sorun.Bazen işte yaşadığınız bir sorunu eve taşıdığınız
için ya da o gün sizi kızdıran bir olay için patlayacak yer
ararsınız.Karşınızdaki en kolay hedefte çocuk olur.Tartışma başladığını
hissettiğinizde çocuğa çok kızgınım ya da yorgunum ,üzgünüm diye duygunuzu
açıklayın.Çocuk bunu anlayacaktır.Bazen aynı davranışı sizi anlamamazlıktan
gelip sürdürebilir ancak her defasında aynı şekilde davranırsanız bir süre
sonra çocuk bu değişikliği fark edecek ve o da duyguları yolu ile konuşacak
belki de neden o gün böyle davrandığı ,canını sıkan bir şey olup olmadığını
anlatacaktır.Çocuk istenmeyen bir davranış yaptığında bunun sonuçları hakkında
düşünmesini sağlamak ve açıklamak önemlidir.Evde belirlenen kurallara
uyulmadığı zaman bunun kendisine ya da başkasına ne gibi zararları olacağı
çocuğa anlatılmalı ve bunlar hakkında düşünmesi sağlanmalıdır.Bunun için çocuğa
fırsat tanımak gerekir.Çocuk ısrarla kardeşinin eşyalarını karıştırıyor,bozuyor
ve dağıtıyorsa ,bunun yanlış olduğu anlatılmalı,kardeşini üzdüğü hakkında
düşündürülmeli ve kardeşinin eşyalarını toplaması sağlanarak yaptığı olumsuz
davranış hakkında davranışını telafi etmesine ve düşünmesine yardımcı
olmalıdır. Cezalandırmak çocuğunuzun öfkesinin artmasına neden olacaktır. Artan
öfkenin kaynağı ise siz olacağınız için çocuk aldığı ceza ile davranışı
arasında bağlantı kurmak yerine , ceza ile sizin aranızda bağlantı
kuracak,böylece davranışının sonucunu düşünmesine fırsat kalmayacaktır.Halbuki
amaç ,sonucu öğrenmesi ve sonuca katlanmasını, düşünmesini sağlamak
olmalıdır.Ödüllendirme yönteminde de dikkat edilmesi gereken yapılan her
davranışı maddi olarak ödüllendirme yöntemidir.Dersini yaparsan sana şeker
alacağım ya da seni gezmeye götüreceğim gibi ödüllendirmelerde bir süre sonra
çocuğun istekleri karşılanamaz boyuta varabilir.Çocuk rüşvetle davranmayı öğrenir.Ödülünde
dozu önemlidir.Ödül önceden değil mutlaka istenen davranış yapıldıktan sonra
verilmeli,mutlaka maddi bir ödül olmamalıdır,örn;sözlü takdirde bir
ödüldür.İstenen davranışın yapılması bir süre sonra ödül olmadan da
olmalıdır.Hedef ödüllendirme ile öğrenilen davranışın yerleşmesi ve ödüle gerek
duymadan yapılması olmalıdır.
Unutmamalıdır ki çocuğa ne kadar olumlu yaklaşırsak o kadar
olumlu cevap alabiliriz. Burada kendimiz için neler bekliyorsak aynısını çocuğa
da uygulamamız gerektiğini hatırlamalıyız.
* * * * *
Öneri Kitap
"IQ" ile ölçülen, zeka, insanların okul ve iş yaşamındaki
başarısını belirleyen değişmez bir etken midir? Öyleyse, neden yüksek IQ'lu
çocuklar, ortalama IQ'ya sahip arakadaşlarına göre hayatta daha başarısız
olabiliyor? Dr. Daniel Goleman, psikoloji alanında çığır açan bu kitabında,
"EQ"nun, "IQ"dan daha önemli olduğunu kanıtlıyor.
"Duygusal zeka"yı, özbilinç, azim dürtülerini frenleme, başkalarının
duygularını paylaşabilme gibi özellikleri içeren bir zeka olarak tanımlıyor.
Araştırma bulgularına göre, duygusal zeka yoksunluğu, kişinin aile yaşamından
mesleki başarısına, toplumsal ilişkilerinden sağlık durumuna kadar birçok
alanda çok kötü sonuçlar doğurabiliyor. Ancak, Dr. Goleman'a, göre, duygusal
zeka doğuştan gelen bir özellik değil. İnsan beyninin yapısı dolayısıyla,
çocuklukta alınan duygusal dersler, yaşam boyunca davranış tarzını belirliyor.
Başta eğitimciler ve ana-babalar olmak üzere, herkesin ufkunu açan bu kitabın
çok önemli bir toplumsal mesajı da var: Demokrasinin topluma ne ölçüde mal
olduğu, bireylerin duygusal zeka düzeyiyle doğrudan bağlantılı.
Yazar: Daniel
Goleman
Yayınevi: Varlık
Yayınları
Çevirmen: Banu
Seçkin Yüksel
Sayfa sayısı: 420
ISBN:
Basım tarihi: Ocak 2001
Kategori: Kişisel
Gelişim
Hermes Kitap Fiyatı: 14.40 YTL