İNANÇ FİZİKÎ GÜÇTEN ÖNCE GELİR

Nazmi HİSARLI - 23.02.2009


 

Elbette futbol, basketbol, voleybol takımları makine değil. Takımların oyuncuları da makine dişlileri veya parçaları değil. Her takımdan, her oyuncudan hep aynı yüksek performansı beklemek insanî olmaz. Bütün insanlar gibi, onlar da düşecek kalkacak, bazen mucizevî başarılara imza atacak, bazen de hiç beklemediğimiz kadar, kendilerine yakıştıramadığımız kadar başarısızlık gösterecekler.

 

Bazen, bir takım haftalarca, hatta aylarca galibiyet yüzü görmeyebilir. Bir türlü galip gelemezsiniz. Artık, başarıya inancınızı kaybedersiniz. O zaman, maneviyata sarılmaktan başka çareniz kalmaz. Moral bulmanız, kendinize ve takımınıza inancınızı tazelemeniz gerekecektir.

 

Boluspor futbol takımında haftalar süren başarısızlığın, 1 dua ile giderildiğini geçen yıl görmüştük. Bu sefer de yine Bolu’nun bayan voleybol takımında tam 10 hafta süren bir mağlubiyetler zinciri vardı. Devreye, geçen sene futbol takımı için dua eden emekli imam Lütfi Hoca girdi. Duayı, Kanal7’de bile gördük. Sanırım, vermeyen kanal kalmadı. Evet, insana komik geliyor, oyuncular kendilerini gülmekten alıkoyamıyorlar. Fakat duada dikkat çeken çok önemli bir husus var: Hocanın içtenliği ve inanmışlığı. Nitekim duadan sonra kızlar yenilgi zincirine son vererek 11’nci haftada galip geldiler. Lütfi Hoca’nın inancı mutlaka onları da etkiledi. Bu olay bir kere daha gösterdi ki, iman gücü olmadan sadece fizik güçle zafere ulaşamak mümkün değil!

*    *    *

DİPTE ÜMİT IŞIĞI, ZİRVEDE HAYAL KIRIKLIĞI

 

Geçen hafta sonunda, Süperlig’de zirveye ortak olan 3 takımın, dipteki takımlarla maçı vardı. Trabzon evinde Denizli’yi konuk etti ve düşme hattında bulunan Denizlispor’dan 2 gol yiyerek 3 puanı kaptırdı.

Galatasaray, yine kendi evinde, ligin en sonundaki Kocaelispor’dan tam 5 gol yiyerek ve ancak 2 gol atabilerek, 3 farklı bir mağlubiyet aldı.

Fenerbahçe ise deplasmanda, Gençlerbirliği’ne 1-0 yenilerek evine puansız döndü.

 

Bu sonuçlarla tepedeki üç takımda ve takımların taraftarları arasında derin bir hayal kırıklığı yaşandı. Camialar karıştı. Tabii Trabzonspor’un durumu gayet iyi olduğu için sular çabuk durulacaktır. Ama Fener’de ve Galatasaray’da hem teknik adamların, hem de yönetimlerin istifaları istenmektedir. Galiba, Sarı-kırmızılı ekip teknik direktör Skibbe’nin işine son verme kararı aldı.

 

Bizce yanlış yapılıyor. Şurada, 3 gün sonra UEFA kupasında maçı olan bir takımı teknik direktörden yoksun bırakmak, “nehir geçerken at değiştirmek” akıllıca bir iş değil! Yine de hayırlı olsun, diyoruz. Herhalde, Haci ile anlaşacaklar!

 

Bakalım sarı-laciverti ekip de Aragones’le yollarını ayıracak mı? Tabii biz, her iki takım yöneticileri ve taraftarına, futbolcuların hiç mi kabahati yok, sorusunu yöneltmek istiyoruz. Futbolcularda bir yoğunlaşma, bir inanç, bir takım ruhu var mı?

 

Bir-iki başarısız sonuca bakıp da takım ve oyuncuların üstünü hemen çizmek doğru değil. Mühim olan, uzun vadede gösterdikleri oyun gücü, azim, kararlılık, takıma ve taraftara verebildikleridir.

*   *   *

Bu arada, Trabzon’u Tarbzon’da 2-0’lık net bir skorla yenen Denizli’yi ve Galatasaray’ı Ali Sami Yen’de 5-2’lik bir skorla yenen Kocaeli’ni yürekten kutluyoruz. Galatasaray’a dört gol birden atarak, haftanın yıldızı unvanını almaya hak kazanan Taner’i de ayrıca tebrik ediyoruz.

*   *   *

Haftanın kazançlı ekipleri Beşiktaş ve Sivasspor gözüküyor. Deplasmanda Gaziantepspor’u 3-0 gibi net bir skorla yenen Beşiktaş için bir lafımız yok. Fakat kendi sahasında, Eskişehir’i 1-0’la güç bela geçen Sivasspor ecel terleri döktü. Üstelik Eskişehirspor’un 2 penaltısı ki, bunlardan 1’inin penaltı olduğu konusunda Sivas’ın teknik direktörü Bülent Uygun bile hemfikir!

 

Geçen hafta ligde ilginç sonuçlar alındı. Pek çok takım ters köşeye yattı. Yalnız Galatasaray’ın penaltısını kullanan Baros’un topa vuruşunu iyi takip eden Kocaeli kalecisi Kılıçarslan doğru köşeye yattı ve topu tuttu. Durum 3-2’yken yaşanan bu hadise belki de farklı galibiyetin alınmasındaki en önemli etken oldu.

 

Haftanın sonuçlarından çıkan ders; en kuvvetli gözüken takımlar bile yenilmez değildir, ligin dibindeki takımlar da mahalle takımları değiller. Her zaman, çantada keklik gibi görülmemeleri gerektiğini ispat ettiler.

 

 

Arşiv

Tarih: 23.02.2009 Okunma: 824

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?

Seyfeddin Karahocagil

02.02.2009 - 14:33

Kapitalizim, canavarlartı büyütür, Büyüyen canavar daha çok yemek zorundadır. Birgün gelir kendikendisini yemeğe başlar. İşte bu korkunç sondur. Herhalde yavaş yavaş kendikendini yemeğe başladı. Rabbimin koyduğu sistemden daha güzeli var mı? Faiz sıfırlanmadan Ekonomi kurtulmaz. Bunu yakında dünya yapmak mecburiyetinde kalacaktır. Dünya çapındaki bu krizi hala dünyanın bile tam manasıyla anlayabildiğini sanmıyorum.. Bu bütün dünyaya Yaratanın bir ikazıdır. Her ferdi ilgilendiren bir konuyu dile getirmişsiniz. Sizi tebrik ediyorum Değerli kardeşim Selam , sevgi ve saygılarımla

Seyfeddin Karahocagil

02.02.2009 - 14:33

Kapitalizim, canavarlartı büyütür, Büyüyen canavar daha çok yemek zorundadır. Birgün gelir kendikendisini yemeğe başlar. İşte bu korkunç sondur. Herhalde yavaş yavaş kendikendini yemeğe başladı. Rabbimin koyduğu sistemden daha güzeli var mı? Faiz sıfırlanmadan Ekonomi kurtulmaz. Bunu yakında dünya yapmak mecburiyetinde kalacaktır. Dünya çapındaki bu krizi hala dünyanın bile tam manasıyla anlayabildiğini sanmıyorum.. Bu bütün dünyaya Yaratanın bir ikazıdır. Her ferdi ilgilendiren bir konuyu dile getirmişsiniz. Sizi tebrik ediyorum Değerli kardeşim Selam , sevgi ve saygılarımla