ASKERİ TAHRİK ET, OYLARI YÜKSELT

İsmail Hakkı CENGİZ - 14.03.2009

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.

 


 

AKP’nin bu millete hiçbir şey veremeyeceği, dertlere ilaç olamayacağı 7 senelik iktidarı boyunca belli olmuştur. AKP ileri gelenlerinin de halka söyleyecek sözleri, ümit verecek vaatleri kalmamıştır.

Önümüzde seçim var; nasıl oy alacaklar?

Basit?

Askeri tahrik edersin, söz dalaşına girersin, halk seni mağdur edilmiş sanır ve oyları yükler.

Hesap bu!

Bu hesabın doğru olduğu da 2007’de kanıtlandı. Millet askerini seviyor, ona güveniyor ama siyasete karışmasını istemiyor. Asker, siyasetçiyle polemiğe girerse halk, ağırlığını siyasetçiden yana koyuyor.

Kışkırtmalara gelmemek, tuzaklara düşmemek lâzım!

*                           *                      *

 

AKP’LİLERİN SİNİRLERİ BOZUK

 

Erdoğan, seçim kampanyasına “2’nci parti olursam siyaseti bırakırım” diye başladı.

Neden durup dururken böyle bir çıkış yaptı?

Derken…

Seçime 20 gün kala, bu sefer AKP Meclis Grup Başkanvekili Nihat Ergün, “AKP 2’nci parti olursa erken seçim gündeme gelir!” dedi. Durum-vaziyet 2’nciliği mi gösteriyor, sinirler ondan mı bozuk?

 

Türkiye’nin her yerindeki gezilerinde bakanlar, iktidar milletvekilleri hukuka aykırı olarak “bize oy vermezseniz, hizmet gelmez” dayatmasını işliyorlar. Kendilerine soru sormak isteyen vatandaşları “Artistlik yapma!” diye tersliyor, konuşmasını engelliyor, yaka-paça yanlarından uzaklaştırıyorlar.

 

Bülent Arınç, boş laflarla generallere saldırıyor. Genelkurmay’ın sözcüsü Tuğg. yetersiz bir cevap veriyor. Bu yetersiz cevaba karşılık Arınç kendini daha zayıf sözlerle savunmaya çalışıyor. “Ben kimsenin emir eri değilim. Siyasetçi şamar oğlanı değildir!” gibi kendi kendini küçülten, rencide eden sözlerle bir aşağılık kompleksi içinde olduğunu gösteriyor. Sinirleri hayli yıpranmış gözüküyor.

*                           *                      *

 

ERDOĞAN’IN DA KAFASI KARIŞIK

 

Ordu’daki açık hava toplantısında, “Kimse zor durumda değil!” diyen Erdoğan, 1 gün sonra Muğla’da “Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana; Bilmem söylesem mi, söylemesem mi?” mısralarını okuyor.

 

Buyurun buradan yakın!

 

Erdoğan, muhalefetten beklenenleri dile getiriyor. 7 senedir iktidarda oldukları halde, Erdoğan kendisini hala muhalefette mi sanıyor?

7 yıldır, iktidar koltuğunda siz oturduğunuza göre; “yiğidi” kim kuru soğana muhtaç hale getirmiş oluyor?

Kim kurtaracak?

 

Belli ki, yiğide kimseden fayda yok. Yiğit yiğitliğini göstermeli!

*                           *                      *

 

Bu vesileyle Aşık Mahzuni’yi rahmetle anıyor. Dörtlüğün tamamını sunuyorum:

 

Yoksulun sırtından doyan doyana,
Bunu gören yürek nasıl dayana?
Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana
Bilmem söylesem mi, söylemesem mi?

 

 

 

Önceki yazılar

Tarih: 14.03.2009 Okunma: 688

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?