MESELE “KÜRT MESELESİ” DEĞİL, “İNSANLIK” MESELESİ

İsmail Hakkı CENGİZ - 11.05.2009

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.

 


 

Televizyonlar haberi, “Cumhurbaşkanı Gül, ‘Birinci öncelikli mesele, Kürt meselesidir’ dedi”, şeklinde verdi.

 

En az 15 yıldır aktif politikanın içinde olan Sayın Cumhurbaşkanının, uzun yıllardır gündemde olan konuya, şimdiye kadar böyle bir teşhis koyduğunu duymamıştık.

 

Bu tespit dolayısıyla, şu sualleri sormak isabetli olacaktır: Sayın Gül, siyasette etkin olduğunuz son 15 yılda, size göre, birinci öncelikli mesele neydi? “Kürt meselesi” şimdiye kadar kaçıncı öncelikli meseleydi?

*                        *                      *

Meseleyi “Kürt meselesi” diye ortaya koymak, çözüme nasıl bir katkı sağlayacak, anlamak mümkün değil!

 

“Kürt meselesi” der demez, olaya “ırk” açısından yaklaşmış olmuyor muyuz? Bu vaziyette “ırkçılığa” kapı açılmış olmuyor mu? İster istemez bölücülük çağrıştırılmıyor mu?

*                        *                      *

Hiçbirimizin alnında Türk, Kürt, Ermeni, Arap, Alman yazmıyor. Fakat hepimiz, birbirimizin insan olduğunu biliyoruz. Hepimiz insan ırkındanız.

 

Hepimiz “insan ırkındanız” ama hepimiz birbirimize eşit değiliz.

 

İşte “mesele” burada!

 

Eşitlik nasıl sağlanacak?

 

İmtiyazlılarımız, dokunulmaz olanlarımız var. Buna mukabil aşağılananlarımız, itilip kakılanlarımız var.

 

Daha lisede okurken, 16-17 yaşında “işadamı” olabilenlerimiz(!) var. 50-60 yaşına geldiği halde işi, geliri, sosyal güvencesi olmayanlarımız var.

 

Aşırı tüketip, tükettiğinden de fazlasını israf edenlerimiz var. Yaşaması için gerekli olan “asgarî” gıdayı bulamayanlarımız var.

 

Devletin parasıyla, dünyanın en lüks özel uçağını alanlarımız var. Devletin fukaralıktan kavrulan milyonlarca vatandaşı var.

 

Çocuklarına Amerikalarda okumak için burs bulanlarımız var. İlköğretime gidemeyerek cahil kalan yüz binlerce çocuğumuz var. Yarım gün okula gidip, yarım gün ayakkabı boyayıcılığına çıkan çocuklarımız var.

 

Bu sosyo-ekonomik ve kültürel meseleler dururken, Kürt kimliğini tanımışsın, Kürtçe TV açmışsın, Kürtçe eğitim hakkı vermişsin kaç para? Bunlar karın, kafa ve ruhu doyurur mu?

*                        *                      *

Sayın Cumhurbaşkanı…

 

Şu ayrıcalıklı olanlarla, itilip kakılanları birbirine biraz yaklaştırın. Bakın bakalım, ondan sonra Türklük-Kürtlük kimse için problem olacak mı?

 

Ama nerede o ufuk?

 

Nerede o fedakârlık?

 

Nerede o feragat?

 

 

Önceki yazılar

Tarih: 11.05.2009 Okunma: 672

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?