Kalem feryâd eder, ağlar
mürekkep,
“Beni cahil eline verme Ya Rab!
Lütfunla âlime çevir yolumu,
Kırma n’olur kanadımı, kolumu.”
Lâedri
Güneydoğu’yu Türkiye’den koparma savaşı
her boyutu ile devam ediyor. Bilgi Köyünde katledilen 44 vatandaşımızın
üzerinden sürdürülen siyaset (propaganda) da bu amaca hizmet ediyor.
Tartışma gerçek mecrasından çıkarılarak
yürütülüyor.
Tüm Güneydoğu toprakları 20-30 toprak
ağasının elindedir. Her birinin 70-100 bin dönüm toprağı vardır. Hatta
topraksız köylü hayvanını otlatsın diye ayrılmış Hazine toprakları dahi, bu
ağalar tarafından işletilir.
Ağa denince, şalvarlı, köyde yaşayan
kimseleri, ağa sanmayın. Bunların çoğu Brüksel’de, Amerika’da, İstanbul’da
yaşar. Çocukları yurt dışında eğitim alır. İki dil bilir.
Bu ağaların Mecliste temsilcileri,
vekilleri vardır. Sayıları da toprak miktarı ile uyumludur.
Meclisteki vekilleri sayesinde, toprak
reformunun önünde dururlar. Hatta sözünü bile ettirmezler.
Siyasi iktidarlar, Güneydoğu’da gücünü bu
ağalardan yana kullanır. İşsiz, eğitimsiz ve topraksız köy çocukları da PKK’nın
hammaddesidir.
Özetlersek, emperyalizm doğuda feodalizm,
Batıda komprador sermaye ile işbirliği yapar.
Hatırlar mısınız, Obama 44. Devlet başkanı
seçilince, Güneydoğuda bir ağa 44 koyun kesmişti. Bu emperyalizmin feodalizm
ile işbirliğinin kültürel görüntüsü idi.
Güneydoğu’da halkı bölücülerden korumak için
Koruculuk sistemi var. Şimdi, bu teşkilatın dağıtılması ve halkın korumasız
bırakılması için kampanya sürdürülüyor.
Bilgi köyünde toprak ağalarının kavgasını
görmek istemeyenler, gene bölünmeye hizmet ediyorlar.
Özel Güvenlik Şirketleri sistemine karşı
çıkmayanlar, halkın korunmasına hizmet eden Koruculuğa karşı savaş veriyorlar.
Bir Çin bilgesinin sözü ile bitirelim.
Propaganda kansız savaştır. Savaş
kanlı propagandadır.
Arşiv