Osman Genç

Cafer gece gündüz onun peşinde,
Ev önünde bekler saat beşinde
Yavuklusu elmas pek de alımlı
Yanar bu sevdanın kor ateşinde.

İçinden ah çeker! bir görebilsem,
Sarıp da murada ah erebilsem.
Hiç de fena olmaz gözüne bakıp
Gönlümü yoluna bir serebilsem.

Elmas heyecanlı ürkek biraz da,
Gönlüde takılmış fazlaca naz da.
Nişan, düğün deyip söyler içinden,
Ya bu kış, olmazsa gelecek yaz da.

Oğlum, bu mektubu götürüp ver sen,
İste benden sonra her ne istersen.
Elmas da bir sevinç, biraz da telaş
Benden bir kaşık yağ beğenip yersen.

Yetmiş dört senesi dere taşmıştı,
Asker de Kıbrıs’a ayak basmıştı.
İlk mektubu heceleyip okumak
Ve sonrası benim dilim coşmuştu.

İki yıldan uzun sürdü bu sevda,
Bilmem! sevenlere oldu mu deva.
Mektupları götürüp ve okumak
Çakmaz diye, bana görülmüş reva.

2005

Arşiv

YORUMLAR