Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Günlerdir Çin’de Müslüman-Türk katliamı yapılıyor.
Daha 1 hafta önce kalabalık bir heyet ve yüzünde
gülücüklerle oralara çıkartma yapan Cumhurbaşkanı
Gül neden olaylarla ilgili tek kelime etmiyor?
Orada, dünyanın gözleri önünde, naklen yayın halinde
insanlar enselerinden kurşunlanıyor… İnsanlar sokaklarda sürükleniyor, sakat
bırakılıyor, binlerce kişi tutuklanıyor.
Çin yönetimi açıklama yapıyor: “Tutuklananlar idam edilecek!” Hale bakın… Muhakeme etmek, savunma
yapmak, yargılama yok… Karar verilmiş, idam edilecekler.
Bunlar
Türk, bunlar Müslüman, bunlar insan!
“Dindar Cumhurbaşkanı”nın dindarlığı buraya kadar
mıydı? Dindar vicdanı sızlamıyor mu? “Dindar
yüreği”, 1 hafta önce ziyaret ettiği ülkede binlerce dindaşının katledilmesine
seyirci kalmasını mı emrediyor?
Bu “dindarlık”, hiç olmazsa tutuklananların idamını
önlemek üzere harekete geçer mi?
* * *
DİNDAR CUMHURBAŞKANI KİMDEN YANA
Elbette siyasî açıdan sormuyoruz. O belli! Sayın Gül
asla tarafsız olmayacak. Daima AKP’nin tarafında olacak.
Sorumuz; Çin yönetimiyle-Müslüman Uygurlar arasındaki
tercihiyle ilgili… Gül; Müslüman
Uygurlardan mı yoksa Çin yönetiminden mi yana?
Bu suali sormak hakkımız. Çünkü Sayın Gül, Müslüman
katliamı karşısında kılını kıpırdatmadığı gibi, Türkiye açısından Çin’in rahat
bir nefes almasına yardımcı olmuştur.
Nasıl?
Bütün Türkiye, Çin’deki katliamlara odaklanmışken,
TV’ler saat başı ilk haber olarak Müslüman katliamını verirken, Gül gündemi
değiştiriyor. 9 gündür beklettiği yasayı tam da olayların tırmandığı, Çin’in
sıkıştırılmaya başlandığı bir sırada imzalıyor. Gündem değişiyor. Haber
bültenlerinin 1’nci sırasına onaylanan kanun oturuyor. Yasayla ilgili ateşli
tartışmalar başlıyor.
Daha 5-6 gün vakti olduğuna göre, Gül, imzayı birkaç
gün daha bekletemez miydi?
Her şey ortada… Dindar Cumhurbaşkanı, Türkiye
kamuoyunun baskısına karşı Çin’i rahatlatmıştır. Cevap sizde, Gül kimden yana?
* * *
BİLGELERDEN
İnsanların kendi ruhlarından mutlaka söküp atmaları
gereken iki şey; imansızlık ve bencilliktir.
Epiktetos
Önceki
yazılar