Kalem feryâd eder, ağlar
mürekkep,
“Beni cahil eline verme Ya Rab!
Lütfunla âlime çevir yolumu,
Kırma n’olur kanadımı, kolumu.”
Lâedri
Ekonomik kuşatmayı tamamlayan
emperyalizm, siyasi, sosyal ve kültürel sonuçları alma aşamasına geldiğini
hesaplamaktadır.
Ekonomik kuşatmanın ilk siyasi
sonucu olarak, etnik yapılandırmayı planlamıştır.
Bu sonucu üretmek için, halk
üzerinde “öğrenilmiş çaresizlik”
denilen psikolojik ve mantık-i sonuçlar elde etmeye çalışmışlardır. Bu sonuç
için medya kanalları ile halk üzerine ağır psikolojik şoklar uygulanmıştır.
Learning Helplessness
denilen bu öğrenilmiş çaresizlik olgusu, laboratuarlarda deneyden geçmiş ve
doğruluğu kanıtlanmış bir psikolojik süreçtir.
Kafese kapatılan köpeğe,
elektrik şok uygulanır. Belli bir süreden sonra, kafesin kapısı açıldığında,
yani köpeğe kaçması için dışarıdan yardım edildiğinde, köpek bu yardımı
değerlendirip kaçamaz.
Bu deneyin halk üzerinde
uygulaması, medyada sürdürülen şoklar ile sağlanır.
Halkla birlikte, halkın
muhalefetini sürdüren kuruluşlarda “öğrenilmiş çaresizlik” süreci içindedirler.
Ama artık görüyoruz ki, en azından muhalif
kuruluşlar, bu süreçten kurtulmuşlardır.
Kuşatmayı yarma teşebbüsleri vardır.
Onların kuşatmayı yarma girişimleri, milli
kuvvetlere, halka, emperyalizme karşı mücadele eden kuruluş ve şahsiyetlere güç
vermiştir.
Her ne kadar, emperyalizmin iç sözcüleri,
mücadele edenlere “ erken sevinmeyin” uyarıları yapsa da, halk kendisinin bir
kafesin içinde ve kafesin kapısının açık olduğunu fark etmeye başlamıştır.
Erken sevinmeyin uyarısına dikkat etmek
durumundayız. Çünkü ABD’nin Ortadoğu’daki Çıkarları, Türkiye’nin çıkarları ile
çatışmaktadır. Onun çıkarı büyük Kürdistan’ı kurarsa gerçekleşecektir. En
azından şimdi ki hesabı budur.
Bizim çıkarımız da bu oluşuma,
hayatımız pahasına karşı durmamızı gerektirmektedir.
Kurulacak kukla Kürt devletleri, Kürtlere
ait bir devlet de olmayacaktır. Olsa, olsa Amerika’nın küçük İsrail’i
olacaktır.
Sözün bittiği yerdeyiz. Amerikan
çıkarları verilen iyi beyanatlar ile engellenemez.
Mücadeleyi kazanmak için milli egemenlik
cephesine benzer bir yapının gerçekleşmesi, amaca giden bir yol olur.
Birlik onların en çok korktuğu kuvvettir.