SANDIKLI HUDAİ KAPLICALARI

İsmail Hakkı CENGİZ - 26.09.2009

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.


 

Sandıklı’ya 10 kilometre mesafede bulunan Hudai kaplıcaları, cennet yurdumuzun cennet bir köşesidir. Bir derenin iki yanına kurulu bina ve tesisleriyle, cevresi çam ağaçlarıyla kaplı bir yeşil vadi halindedir. Gerçi söz konusu dere bildiğimiz berrak bir soğuk su deresi değildir. Dere yatağında kaplıcanın sıcak suyu akar. Fakat neticede akarsu akarsudur. Zaten çayın etrafı da bitki örtüsü ve ağaçlarla kaplı olduğundan suyu görmek pek mümkün değildir.

 

Elbette kaplıcayı kaplıca yapan ne vadiye bol oksijen sağlayan ağaçlar, ne de doğal güzelliklerdir… Kaplıcayı cazip kılan şifalı, 40 çeşit derde deva olan sıcak suyudur. Kudretten gelen 65 derecelik sıcak sudur, kaplıcayı cazip hale getiren. Sıcak suyla doldurulmuş havuza girdiğiniz zaman tırnaktan saçlarınıza kadar, bilhassa bütün eklemlerinizde “şifayı hissedersiniz.” Bu his aynı zamanda haz verir, büyük keyif alırsınız. Kaplıcanın suyu sağlığınıza sağlık katar.

 

Sıcak su buharının nefes açma özelliği, çamur banyoları, doğal sauna ayrı bir fasıl… Onları bilen ehil bir kalem anlatmalı! Kaplıcanın bu özellikleri sayesinde, koltuk değnekleriyle gelip de, 10 günlük bir tedaviden sonra değneklerini atan çok vaka gözlenmiştir.

 

Bir Sandıklılı olarak, Hudai kaplıcalarının doğduğumuzdan beri yarım asırlık müşterisiyiz. Yabanda yazıda da olsak, her yılın ortalama 1 haftası kaplıcalarda geçmiştir. Dolayısıyla aşağıda yazacaklarımız konusunda kendimizi hem vazifeli, hem de haklı görüyoruz. İlgililer, bunları bir tanıtım, bir hatırlatma ve daha iyiye yönelik bir öneriler paketi olarak değerlendirmeliler.

 

Sandıklı Belediye Başkanlığına bağlı olarak çalışan Kaplıca İşletme Müdü   rlüğündeki personeli çok beğendiğimizi en baştan belirtelim. Bayramın birinci ve ikinci günü işlemlerimizi yapan bütün görevlilerin bir turizmci eğitimi almış oldukları izlenimi edindik. Çoğuyla ilk defa karşılaştığımız görevliler son derece kibar ve efendice davrandılar. Telefonda veya yüz yüze görüşmelerde “efendim”siz konuşmuyorlar. Görevlileri ve amirlerini tebrik ederim.

 

Kalmak için her zaman tercih ettiğimiz, Sandıklılıların “asrî” dediği, apart dairelere televizyon ve tüpgazlı ocak konulmuş. Bu faydalı uygulamayla müşteriler 2 ağır yükten kurtarılmış. Bu güzel düşünceyi hayata geçirenleri kutlarım.

 

Tabii böyle bir cennet köşede konaklayan insan en iyi şartlarda kalmayı arzu ediyor. Nitekim “insanlar iyi şeylere lâyıktır.” Öğrendiğimize göre işletmeye yeni bir müdür atanmış. Müdür Beyle tanışamadık.

 

Müdür Bey, daireleri, o dairede kendisi kalacakmış gibi bir gözle, bakarak ve görerek gezmeli! Meselâ; dairelerin ebeveyn odalarında kocaman bir yataktan başka hiçbir şey yok… Komodin yok, dolap yok, saç kurutmak için ayna ve piriz yok, elbise askısı bile yok, kaldığımız odanın kapısı da kapanmıyordu.

 

Kaplıcayı konuşmaya devam edeceğiz.

 

*                        *                      *

İLGİLİ TELEFON NUMARALARI

 

Kaplıca İşletme  : 0272 5357327

Termal Otel        : 0272 5357300

Küçük Otel         : 0272 5357320

 

*                        *                      *

LAZ MARKS EMİCE’DEN

 

Kapitalizumun borazanlari, gazete ve TV’lerde başari hikayeleru anlaturlar. İşte efendum, “Cebinde 1 lirasiyle gurbete gittu, şu kadar sürede 1 taka dolusi para kazandi” vs. Sana da çıkabilur martavalidir bunlar. Bir kapitalustin daha ortaya çıkmasi içun gereken yoksulluk ve ıstırabun derecesu ve boylesine böyük bir servet birikuminun zorunli kılduği ahlaksuzluğun ölçüsi perde arkasi edilur.

 

Yılmaz Okumuş, Leman Dergisi, 2009/32’nci sayı

 

*                        *                      *

SEVİNNMEK Mİ LÂZIM, ÜZÜLMEK Mİ?

 

Haberlerden öğrendiğimize göre; kaçakçılıkla mücadele meselemiz tam 12 yıldır adı Emin, soyadı Arslan olan emniyet müdürüne emanetmiş… Emin olalım, güvenelim ve kaçakçıları Arslan pençesiyle enselerinden tutsun diye…

 

Şimdi, bu müdür ve 2 yardımcısı, ülkenin en  iri kaçakçısıyla ilişkisi olduğu gerekçesiyle tutuklandı.

 

Bu vaziyette, kaçakçıyla işbirliğinden şüphe edilen müdür açığa çıktı diye sevinmeli miyiz; yoksa böyle bir müdür ve ekibinin bu kadar hayatî bir görevde 12 sene kalmış olmasına üzülmeli mi?

 

 

Önceki yazılar

Tarih: 26.09.2009 Okunma: 801

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?

Seyfeddin Karahocagil

24.08.2009 - 05:25

Değerli dostum ve aziz kardeşimi yine çok önemli bir konuya parmak bastığı için tebrik ediyorum. kapitalist yapının hedefi de istatistikte gösterilen sonoçtur zaten. hem bu sistemle devam edeceksiniz hem de orta direği güçlendireceksiniz. Bu eşyanın tabiatına aykırı olur.Yıllar sonra sadece zenginler ve zenginlerin hizmetcileri kalacaktır böyle gider se.. Ama Kur'anın "Zenginin malında fakirin hakkı vardır ve bunu mulaka vermelidir vermeside Farzdır". Dünya böyle bir sistemi kabul edip fakirin hakkı olan yılda malının yüzde ikibuçuğunu ver se İşte o zaman fakir kalmaz. Ama diyeceksiniz ki bunu kime diyorsun. Allah kime demiş se ben de ona diyorum. Selam, sevgi ve saygılarımla..

Seyfeddin Karahocagil

24.08.2009 - 05:25

Değerli dostum ve aziz kardeşimi yine çok önemli bir konuya parmak bastığı için tebrik ediyorum. kapitalist yapının hedefi de istatistikte gösterilen sonoçtur zaten. hem bu sistemle devam edeceksiniz hem de orta direği güçlendireceksiniz. Bu eşyanın tabiatına aykırı olur.Yıllar sonra sadece zenginler ve zenginlerin hizmetcileri kalacaktır böyle gider se.. Ama Kur'anın "Zenginin malında fakirin hakkı vardır ve bunu mulaka vermelidir vermeside Farzdır". Dünya böyle bir sistemi kabul edip fakirin hakkı olan yılda malının yüzde ikibuçuğunu ver se İşte o zaman fakir kalmaz. Ama diyeceksiniz ki bunu kime diyorsun. Allah kime demiş se ben de ona diyorum. Selam, sevgi ve saygılarımla..