Kalem
feryâd eder, ağlar mürekkep,
“Beni cahil eline verme Ya Rab!
Lütfunla âlime çevir yolumu,
Kırma n’olur kanadımı, kolumu.”
Lâedri
Sn. Recep Tayyip Erdoğan
T.C. Başbakanı
Başbakanlık/Ankara
Başbakan'a açık mektup
Sayın Başbakan,
Ben müsaadenizle önce kısaca kendimi tanıtayım. 77 yaşında bir işadamıyım.
Devlet bursu ile Avrupa'da okudum. Maden ve petrol konularında 2 master yaptım.
Yurda döndükten sonra 10 senesi Batman'da olmak üzere 17 sene TPAO'da çalıştım.
34 senedir de 1974'te kurduğum Pet Holding şirketlerini yönetiyorum. SSCB,
Almanya, Rusya, Kazakistan, Azerbaycan ve Yemen'de başarılı yatırımlar yaptım.
Halen Türkiye, Kuzey Irak ve Yemen'de çok değerli sahalarda petrol üretimi
yatırımlarım var.
Sayın
Başbakan!
Müsaadenizle size birtakım tavsiyelerde
bulunuyorum:
Bugün çok güçlüsünüz. Ya yarın? Allah bilir!!!
İnsanlar kendilerini en güçlü hissettikleri zamanlarda en büyük hataları
yaparlar. Tarihte bu husus defaatla sabittir. Ancak şu atasözünü hiç
unutmayın!
"Böbürlenme padişahım, senden büyük Allah var"
"Keskin sirke küpüne zarar verir!"
Sinirlerinize hâkim olun! Bağırıp çağırıp kötü konuşmayın. İnsan kalbi sırça
gibidir. Kırdığınızda tamiri imkânsızdır. Çok ağır konuşuyorsunuz. Aydınlara,
medyaya, yargıya, üniversitelere değer verin, görüşün, fikirlerini alın! Onlar
da bu memleketin çocukları!!! Onların fikirleri, görüşleri, bilgileri,
tavsiyeleri etrafınızdaki çok kişiden daha değerli olabilir. Her güçlü kişinin
etrafının "evet efendimciler", "dalkavuklar" tarafından
sarılmış olduğunu bilmeniz lazım.
Etrafınızdakilerin çoğunluğu her şeyi size soruyorlar. Her şeyi hiç kimse
bilemeyeceği gibi siz de bilemezsiniz. Bilmediklerinizi açıkça söyleyin. Her
hususta fikir beyan etmeyin, danışın, öğrenin. Monolog yapıyorsunuz. Diyalog
yapmaya çalışın! Hayvanlar koklaşarak, insanlar konuşarak anlaşırlar. Sadece
sizin gibi düşünenleri işlerin başına getirmeyin! Bugün birçok kamu
müessesemizin işi bilmeyenler tarafından yönetildiğini görüyorum.
Kadrolaşmayın! Sadece sempatizanlarınızı veya öyle görünenleri kadrolara
yerleştirmeyin. "Hayır! Yapmıyorum!" demeyin. Ben Ankara'da
yaşıyorum. Duyuyor, kontrol ediyor ve görüyorum. Kapasitesiz, bilgisiz insanlar
önce memlekete, sonra size zarar verir.
Diktatörleşmeyin! Milletvekillerinize dahi
beyanat vermeyi yasaklamayın! Medyayla, aydınlarla, yargıyla, askerle,
üniversitelerle inatlaşmayın.
Sadece türban serbestliğini Anayasa'mızda değiştirmek dahi AB'ye girmemize
büyük bir engel olacaktır.
Laikliğe, sizin tabiriniz ile ciğerden
inanın, güvenin. Laiklik dini özgürlüklerin değişmez kanunudur.
Bir hadis-i şerif diyor ki: "Cenab-ı
Hak sevdiği yöneticilerin yanına açık sözlü danışmanlar nasip eder,
sevmediklerine de dalkavuklar musallat eder."
Sıkça bahsettiğiniz büyük Türk düşünürü Edebali Hazretleri'nin öğütlerini bir
kez daha okumanızı, içtenlikle tavsiye ediyorum.
Saygılarımla...
Prof. Dr. H. Güntekin Köksal
Pet Holding
Yönetim Kurulu Başkanı"
Arşiv