Oy gizli,
haber kutsal, yorum hürdür.
Bu “açılım” denilen nesnede, hükümet,
neyin açılacağını, nasıl bir politika izleyeceklerini falan söylemeyecek. Bir
yol haritası falan de belirlemeyecek…
Ya ne olacak?
Tartışa tartışa, konuşa konuşa yola
çıkılacak, deneme-yanılma usulüyle açılımlar yapılacak, icraatlara geçilecek!
Ki, ilk tartışmaların semeresi olan ilk
icraatı Muş’ta görüyoruz. Bu emareye göre, “açılım”da siyasîlere pek fazla yer
yok! Önde daima askerî ve mülkî erkân olacak, onların 1 adım gerisinde yerel
yöneticiler olacak… Peki, siyasîlerin rolü ne olacak? Onlar uzaktan bakmakla
yetinecek.
Perşembe günü, Muş’a TBMM başkanı Mehmet
Ali Şahin geliyor. Onu karşılamak için, şehrin yukarıda saydığımız zevatı
havaalanında hazırlanmışlar. Bu sırada yörenin milletvekili olan DTP’li Sırrı
Sakık, “Başkanımı ben de karşılayacağım,
bana da yer açın!” diyor.
Vali ne cevap veriyor? “Senin burada yerin yok, protokole
giremezsin!”
Açılımla bu protokolün ne alâkası var,
diyeceksiniz?
Çok yakın alâkası var, çoook!
Açılımın
başındaki adam kim? İçişleri Bakanı!
Valiler kime bağlı? İçişleri Bakanı’na…
Hem de doğrudan… Dolayısıyla aylardır konuşulan, tartışılan açılımı en iyi
kimler anlar, kimler yorumlar ve dahi
kimler açılıma en uygun icraatı yapar? Hiç şüphesiz valiler, öyle değil mi?
Muş valisi ne yapıyor?
Muş milletvekilinin, Meclis Başkanını
protokolle karşılamasına engel olmaya çalışıyor.
Yaptığı
icraat, açılıma uygun olmasa hiç yapmaya cesaret edebilir mi?
Valinin yaptığını, İçişleri Bakanı
açılıma uygun bulmasa onu o koltukta tutar mı? Nitekim kendisi de aynı gün bölgenin
en büyük ilinde, Diyarbakır’daymış. Diyarbakır çarşısında gezerek nabız
yokladı. Vatandaşlar açılıma destek
verdiklerini söylediler. Demek ki vatandaşlar, seçtikleri
milletvekillerinin valiler tarafından aşağılanmasını destekliyorlar. Mübarek olsun!
İçişleri Bakanı Diyarbakır’da, koruma
ordusuyla gezerken bütün Türkiye’ye de bir mesaj verdi: Bakın buralar son derece güvenli, huzur dolu, ne güzel!
* * * * *
HÜLYA DA AÇILIMINA AÇIKLIK GETİRDİ
Açılım gittikçe açık bir hale geliyor. Desteklediği
açılımdan Hülya Avşar’ın da ne kastettiği belli oldu.
Yeni bişey değilmiş, canım!
O filmlerinden bildiğiniz Hülya açılımı. Akşamları
18:45’te, KanalD’de yayınlanan “Kocakafalar Haber Bülteni” Hülya’nın
açılımını görüntüler eşliğinde verdi.
Habere göre; bu açılıma, “açılım”a karşı olanların bile itiraz
etmesi beklenmiyor. Hülya’nın, “benim
açılımıma itirazı olan var mı?” diye meydan okuduğu, “Aman Hülya hanım sizin açılımınıza kim itiraz edebilir?” diye
cevap aldığı bildirildi. Bu arada hükümet kanadından bir açıklama geldiği
rivayet edildi. Adının açıklanmasını istemeyen bir Başbakan Yardımcısı, “Hülya Hanım bizim açılım dediğimizi yanlış
anlamıştır!” diyesiymiş.
Bize
sorarsanız, “açılım”ı Muş valisi de yanlış anlamıştır.
* * *
BÜLENT ARINÇLA AYNI FİKİRDEYİZ
Bülent Arınç, Antalya’da, askerlikle ilgili olarak şunları
söylemiş: "Tuzu kuru
olanların öyle bir sıkıntısı yok. Türkiye'de onlar bir yolunu bulup evlerine
yakın bir yerde çocuklarının askerlik yapmasını garantiliyorlar. Ama Anadolu
çocuğu neredeyse siz el üstünde dualarla gönderiyorsunuz. Ama 1 sene boyunca
sağ gelecek mi diye korku içinde bekliyorsunuz"
Arınç doğru söylüyor. Bu sözlere
hiçbir şey eklemeden aynen katılıyoruz.
Önceki yazılar