LİDERLİĞİN SIRRI VE TEMA’NIN GENÇLERİ

İsmail Hakkı CENGİZ - 03.04.2010


7-8 Kasım tarihlerinde, Eskişehir’de GENÇ TEMA Başkanlar toplantısı vardı.

Bizim de iştirak ettiğimiz bu toplantıya, herkes kendi imkânlarıyla olmak üzere Trabzon, Kıbrıs, Tokat, Bolu, Erzurum, Kayseri, Sivas, Kırşehir, Ş.Urfa, Denizli, Kütahya, Afyonkarahisar, Isparta, İstanbul, Ankara, Kocaeli, İzmir, Uşak, Balıkesir, Konya, Amasya, Nevşehir, Manisa, Sakarya, Zonguldak, Bursa, Yalova ve Karaman’dan toplam 79 üniversiteli katıldı.

*   *   *

LİDERLİĞİN SIRRI

Birinci gün, Doç Dr. Erhan Eroğlu, 2 saat süren bir liderlik eğitimi verdi. Bu süre boyunca söylediği her hece altın değerindeydi. Verdiği bütün dersi buraya aktarmak mümkün değil fakat çok kısa ve çarpıcı bir bölümü sizlerle paylaşmak istiyoruz.

Eroğlu’na göre; liderliğin sırrı, 4 harflik şu kısaltmada gizli: MOKS

İyi liderler bunu; Motivasyon Oluştur, Katılım Sağla diye okuyormuş!

Kötü liderler(!) ise; Meşe Odunu, Kızılcık Sopası şeklinde okurlarmış!

Siz nasıl okuyorsunuz?

*   *   *

O İKİ GÜNDE NELER GÖRDÜK?

Bu gibi sivil toplum kuruluşlarına üye olmanın ve gerçekleşen çeşitli toplantıların en güzel tarafı pek çok yeni insanla tanışmaktır.

Fakat ülkenin her yerindeki üniversitelerin gençleriyle tanışmanın zevki bambaşkaydı.

O iki günde, her biri ayrı ayrı birer değer olan, her dalda yetişmiş, yetişmekte ve bilhassa kendilerini yetiştirmekte olan gençler gördük…

Bu gençlerin toprak ve insan sevgisiyle dolu olduklarını; bu memleket ve insanlar için olağanüstü işler yapma arzusuyla yandıklarını gördük…

Her birinin gözlerindeki pırıl pırıl ışığı, o ışıktan yansıyan coşku, heyecan ve hizmet aşkını gördük…

Harikulade fikirler ve bu fikirlere bağlı tasarılar ürettiklerini gördük…

Erozyonun önlenmesi, toprakların muhafazası, ağacı ve yeşili korumak ve çoğaltmak konusunda üstün bir enerji, başaracaklarına dair inanç ve mücadeleden asla vazgeçmeme azmini gördük.

Başarıya ulaşmak konusunda gereken fedakârlığı seve seve gösterdiklerini ve göstermeye devam edeceklerini gördük…

İlk yardımdan satranca, bisikletten doğa gezilerine, çevre eğitiminden anaokulu eğitimlerine, ağaçlandırma çalışmalarından geri dönüşüm etkinliklerine kadar son derece çeşitli ve yararlı faaliyetlerin içinde olduklarını gördük…

Bu kadar üstün vasıflı gençlerin Türkiye’nin her yerinde ve Kıbrıs’ta mevcut olduğunu bilmek insana hem morâl, hem de güven veriyor.

Bu gençlerle küresel ısınmanın önlenmesi, çevre kirliliğinin durdurulması, erozyonla mücadele konularında omuz omuza olmakla onur duyduk, onlarla iftihar ettik.

Bu arada, bir konuyu da bütün okuyucularımıza hatırlatmak lâzım: İklim değişikliği, dünyanın kirlenmesi, yeşilin ve ormanların yok olması, sadece şu bir avuç insanın sorunu değildir!

Yerküre cehennem gibi ısınınca hepimiz yanacağız…

Aşırı sıcaklar sonucu oluşacak kuraklık ve çölleşme hepimiz için bir tehdittir…

Bu konularda bilinçlenmek ve olumsuz gidişi durdurmak hepimizin görevidir. Kendi geleceğimiz ve çocuklarımıza yaşanabilir bir dünya bırakabilmek için!

*   *   *

 

 

ANADOLU SEYAHATLE KEYİFLİ YOLCULUK


Sandıklı-İzmir, İzmir-Sandıklı arasında her gün karşılıklı sefer yapan tek otobüs firması olan Anadolu Seyahatle Hafta sonu İzmir’den Eskişehir ‘e gittik, döndük.

Anadolu Seyahat’in atakta olduğuna şahit olduk. Bu firmayla, Nisan ayında Sandıklı’ya gidiş dönüşümüzde mevcut olmayan pek çok hizmetin devreye sokulmuş olduğunu gördük.

Otobüsün her koltuğunda kişisel olarak televizyon ekranı ve radyo mevcut... Yolu sürekli gösteren bir kameradan yansıyan yayınla birlikte, 7–8 ulusal kanal ve 3 de video yayını var.  Video kanallarından yabancı filmler ve komedi sanatçısı Cem Yılmaz’ın gösterileri yayınlandı.

Radyo’da ise 8 kanal açıktı ve bunlar çeşitli zevklere hitap eden yayınlar yapıyordu. Kişisel olarak tahsis edilen kulaklığı ister TV’ye, isterseniz radyoya takıp beğendiğiniz yayını takip edebiliyorsunuz. İsterseniz radyo dinlerken, TV yayınlarından birini de sessiz olarak izleyebilirsiniz.

Yolculuk esnasında telefonunuzu kapatmanız gerekmiyor.

Dizüstü bilgisayarınız yanınızdaysa, seyahat ederken açıp internetten yararlanabilirsiniz.

*   *   *

Yolculuk boyunca tatlı ve tuzlu çok çeşitli Eti ve Ülker ürünleriyle, sıcak ve soğuk içecekler bol bol ikram ediliyor. Kılık kıyafeti çok düzgün, kibar görevli ikramlar ve ihtiyaçlarınızı gidermek için güler yüzle hizmet veriyor.

Size koltuğunuza yerleşip seyahatin tadını çıkarmak kalıyor. Anadolu seyahatle yolculuk, eski otobüs yolculuklarında olduğu gibi çile değil, eğlence haline geliyor.  

Müşterilerine, dolayısıyla bize bu keyifli yolculuğu yaşatan Anadolu Seyahat patron, yönetici ve çalışanlarına teşekkür ediyor. Atılımlarını kutluyoruz.

Sağlıklı, başarılı ve hayırlı yolculuklar diliyoruz.

*   *   * 

 

TÜKENİŞİN İTİRAFI

CHP, MHP, SP, DP hatta HAKP füze gibi yükselirken, yakıtı nereden temin ediyorlar?

Elbette oy deposu olan AKP’den!

Dolayısıyla bu partiler yükselirken, iktidar partisi mütemadiyen aşınıyor. Zirvelerden yere doğru çakılıyor. Parti yöneticilerinde panik, teşkilatta kaygı ve çözülme var. Bu o kadar açık ki, iktidarın kayıtsız şartsız destekçisi İhlas Haber Ajansı (İHA) bile “AKP ERİYOR” başlığıyla haber yayınlamak zorunda kalıyor.

Bu durumda, partinin önderi ne yapacak?

Partiyi ayakta tutmaya çalışacak. Tabii partinin başkanı Erdoğan bir siyasetçi… Siyasî hedeflerini gerçekleştirmek için, her şeyi mubah görüyor. Yargıyı yönlendirmeyi de, orduyu tahrik etmeyi de…

15 gün önce ortaya atılan “ıslak imza” için, yargının ne yapması gerektiğini söylüyor, ona yol gösteriyor(!)… Adli Tıp’ın raporu yeterlidir diyor. Demek ki yıllardır işi bu olan yargı mensupları işi bilmiyorlar ki, onlara işlerini öğretiyor! Nitekim bir dava için “ben bu davanın savcısıyım” demişti.

Sonra, orduyu tahrik ediyor: Ortada “bırak git” diyen falan olmadığı halde, orduyu kastederek “bırakıp gitmem” diyor.

Bitik olan, moralleri bozuk olan yalaka ve yandaş medyaya günübirlik manşet ve başlık imkânı sunuyor.

Bunlar tükenişin, çaresizliğin tezahürleri… Ülkeye ve insanına verecek hiçbir şeyi, sorunları çözecek, geçim sıkıntısına, işsizliğe deva olacak hiçbir ilacının olmadığının itirafları.

Bu bitik muhteris ve çevresi tahriklerini artırarak sürdürecektir. Sinirleri bozuldukça daha da ağır, daha da tahammülü zor tahriklere başvuracaklardır. Çok dikkatli olunmalı, karşı hamleler sükûnetle yapılmalıdır.

Hiçbir hukuksuzluğa, hiçbir polemiğe gerek yoktur. İlk seçimlerde halk silip süpürecektir bunları.

Bakalım, o zaman de “bırakıp gitmem” diyebilecek mi?

*   *   *

 

ÜSTATLARDAN

Ankarayı dinliyorum Orhan Veli’ye inat…
Hacettepe’de oturmuş ağlıyor kızlar,
İffet çığlıkları dolduruyor gökleri,
Rengârenk örtülerle çiçekler açmış başlar,


Pencereden bakıyor merhametsiz bir surat,
Ankara
yı dinliyorum Orhan Veli’ye inat.

 

Selim Gül

 

 

Önceki yazılar

Tarih: 03.04.2010 Okunma: 789

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?