VAN, MOĞOLİSTAN, KIRGIZİSTAN

İsmail Hakkı CENGİZ - 09.04.2010

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.


Geçen hafta, Van’da taşlı ve yumurtalı saldırıya uğrayan Baykal, iktidarı suçlamış, hatta saldırıları Van milletvekili Hüseyin Çelik’in düzenlediğini iddia etmişti. Biz de, yok artık daha neler, diye düşünmüştük. Nitekim Çelik de bunun bir iftira olduğunu, Baykal’ı dava edeceğini söylemişti.

Lâkin çekilen, resimler, alınan kayıtlar Baykal’ın doğru söylediğini gösteriyor. CHP; medyaya gösterdiği resim ve video kayıtlarıyla kendilerine saldıranların AKP’liler olduğunu kanıtlıyor. Zaten iş o kadar açık ki, Van AKP teşkilatı da en azından 2 üyesi hakkında inceleme başlattığını bildirdi.

Olayı televizyonlardan seyretmiş, işin ne kadar vahim olduğunu görmüşsünüzdür. Bu kadar büyük bir hadisede, gözaltına alınan tek kişi yok!

Bunun hikmeti ne olabilir?

Bakanlara ağzını açanın yaka paça gözaltına alındığı bir Türkiye’de, taşlı sopalı saldırıda bulunanlardan 1 tekinin gözaltına alınmamasının hikmeti, bunların iktidara yakın olması olabilir mi?

Taş atanlardan birisi Hüseyin Çelik’in dünürüymüş. Çelik, kendisine yönelen suçlamaları iftira diye reddediyor ama dünür böyle bir saldırı sonunda Çelik’in de zan altında kalacağını bilmez mi?

Taş atan AKP’lilere karşı tamamen etkisiz kalması; polisin; iktidar tarafından nasıl bir baskıya maruz kaldığını açık bir biçimde gözler önüne sermiyor mu?

İçişleri Bakanlığı olayları araştırmak için Van’a 2 mülkiye başmüfettişi görevlendirdi. Umarız, süratle hakikatleri ortaya çıkarabilirler. İhmali görülenler ve polisi etkisiz hale getirenler belirlenir ve gereken yapılır. Aksi takdirde, kanunu çiğneyen AKP üyelerine bir şey yapılamadığı gibi bir kanaat oluşursa, çok tehlikeli bir gidişin kapısı aralanabilir. Bundan da uzun vadede ülke ve iktidar zarar görür.

Teknoloji sayesinde her şey, her hadise belgeleniyor, kayıt altına alınıyor. Her şey şeffaf! Kaçış yok! Mesele, yönetim adaletle davranıyor mu, davranmıyor mu?

Göreceğiz!

*   *   *

GELİRDEN PAY HER VATANDAŞIN HAKKI

İletişimdeki baş döndürücü gelişmeler bütün dünya halklarını uyandırıyor. Türkiye’nin 2 katı kadar toprağa sahip olan Moğolistan’da 3 milyon kişi yaşıyor ama kişi başına gelir bakımından bizden 4 kat daha fakir durumdalar.

Gelir dağılımı da aşırı bozuk olunca, halk büyük bir iktisadi sıkıntı içinde. Perşembe akşamı KanalB’de rastladığım bir habere göre; bu kardeş ülkede binlerce kişi, ülke gelirlerinden payımızı istiyoruz diye sokaklara dökülmüş.

Artık hiçbir rejim, hiçbir yönetim halkını “bir lokma bir kırka” teraneleriyle kandıramaz. Ülkesindeki ve dünyadaki diğer insanları gören vatandaş hakkını ister, isteyecek… Hükümetler herkesin payını vermezse halkla çatışmak zorunda kalacak… Tabii hükümetlerin direnci boşuna, halk eninde sonunda kazanacak.

*   *   *

HALKTAN ÇALANLARIN SONU

Şu satırlar size tanıdık geliyor mu?

“Yıllar önce geniş çaplı bir protesto hareketinden destek alarak iktidara gelmiş ve ilk iş olarak yolsuzlukla mücadele edeceğini vaat etmişti. Fakat şimdi, muhalifleri, ülkenin demokrasiden uzaklaştığını ve yolsuzluğun iyice arttığını söylüyorlar. Yönetim; kendi akrabalarını kayırmakla, muhalefeti susturmak ve iktidarı eleştirenleri hapse attırmakla suçlanıyor.

Geçen hafta başkenti ziyaret eden Ban Ki-moon, hükümetten insan haklarının korunması için daha çok gayret sarf etmelerini istedi.”

Çok şükür, söz konusu ülke Türkiye değil. Yukarıda adı geçen ülke Kırgızistan, vaatlerin sahibi de Kırgız Cumhurbaşkanı Bakıyev.

Bakıyev düştü… Belki de kaçtı

Halk, Bakiyev’e karşı öfkesini dile getiriyor. Bir okul müdürü olan Nurali Baymatoviç, “Bakiyev iktidarı halktan çaldı, şimdi de halk iktidarı aldı.” diye konuştu.

Diktatörlük hayali kuranların, hayallerini bir kez daha gözden geçirmeleri menfaatleri icabıdır.

 

 

Önceki Yazılar

Tarih: 09.04.2010 Okunma: 774

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?