GAZETECİLİK VE İNSANLIK GEREĞİ, Umur TALU

GENEL HABERLER Misafir Yazar - 27.04.2010

Kalem feryâd eder, ağlar mürekkep,
“Beni cahil eline verme Ya Rab!
Lütfunla âlime çevir yolumu,
Kırma n’olur kanadımı, kolumu.”

 

Lâedri


   

Umur Talu 26 Nisan 2010 Pazartesi, Habertürk


ÇOK önemli olaylar olmazsa (tabii sürpriz!) bir süre “mektup” aktaracağım.

Peşinen: Kiminde “övgü” de var; salt övgüyü yayınlamasam da. Ne yazdığım belli; “alttakiler”den övgü geldi mi birbirimizi anladığımızı; hep “üsttekiler”den geliyorsa, nerde yanlış yaptığımı düşünürüm. Herhangi sivil, askeri, ekonomik, cemaatçi iktidardan iltifat ve itibar beklemem. Emeğimle 35, meslekte 30 yıl doldurdum.

Gazetecilikte en üst yere 30’umda vardım. Sonra el tersiyle ittim. Beklediğim ün, unvan yok. “En meşhur, en çok okunduğu söylenen” gibi huzursuzluklarım yok. Yoksa gözümü kameradan ayırmaz, kıçımı stüdyodan kaldırmazdım.

“En cesur” da değilim. Doğru anlamak,  anlatmak, anlaşılmak isterim. Gördüğümü yazmamayı, düşündüğümü gizlemeyi, bir feryada kulak tıkamayı, ayrımcılığı sindiremem. Elbet “hatasız kul” değilim; ama “kul” hiç değilim.

Lütfen mektup sahiplerini anlamaya çalışın. Onlar can da ortaya koyarak bir hayat geçirdi. Ve mecburen sustu. Hani kahramanlara önem verirsiniz ya; sadece üniformalı duruşu ve ölü bedeni değil, “ruhları” anlamaya gayret edin. Benim için “insan hakkı, cumhuriyet, demokrasi, özgürlük, adalet” meselelerinden biri. Tersane forsası, Tekel işçisi, demiryolu  çalışanı, banka ve çağrı merkezi kölesi,zincirli öğretmen, madene gömülen gibi.

Sınıfından, statüsünden, kimliğinden kişiliğinden ötürü aşağılanan herkes gibi! En çok görmezden gelinenlerden. Çünkü hakikat ezber bozuyor.

Beş yıldır binlerce tanıklık var elimde: Mektup, mail, sms, sesli konuşma, yüz yüze görüşme. Muvazzaf, emekli. Hâlâ anlamak istemeyen kafalara tuğla gibi adanacak kim bilir kaç kalın kitaplık!

5N 1K’da, biri milletvekili, biri “paralı üniversite” başdanışmanı iki E General “askerlikten soğutmak, ast üst ilişkisi zedelemek” diye mutat suçlamaya kalktı. Yalancılıkla da! Büyükanıt Genelkurmay’ı 3 yıla kadar hapis suç duyurusunda bulunmuştu zaten. Savcı Nurten Altınok‘un mütalaası ile mahkeme kararı kapak olmuştu: “Yazılanlar gerçeklere dayalı. Gazetecilik ve insanlık gereği, Silahlı Kuvvetler’de bir sınıfın içinde bulunduğu durumu dile getirmiştir.”

Öyle işte: Bağımsız yargı kararıyla... Gazetecilik ve insanlık gereği!

KÖLELER BAŞKAN OLDU
İlk mektup E General, Milletvekili Erdal Sipahi’ye yazılmış. Başlığı “Sizi affetmeyeceğiz.” Yazan E. Asb.lar Güçbirliği Platformu Başkanı Ersen Gürpınar:

“Orduda sağduyu sahibi, önyargıdan uzak, adalet duygusu olan biri olduğunuzu düşünerek İzmir’de emekli Assubay ve aileleri size destek oldu. 5N 1K’daki çifte standardınızı ise üzülerek izledik. Sn. Talu’yu Genelkurmay mahkemeye verdiğinde, binlerce meslektaşım, suç varsa suça azmettiren olduğunu, haksızlıkları dile getirmesini bizim istirham ettiğimizi beyan ettik. Binlerce mektup delil oldu.

Orduda imtiyaz ve eşitsizlik olmadığını nasıl düşünürsünüz? Genelkurmay raporunda bile assubay ve uzmanlar ‘gayri memnun zümre’ olarak yer almadı mı? Assubayların hangi derecede başlatıldığını, sosyal tesislerden sayıya ters orantılı faydalanabilmeyi, AİHM kararına rağmen mahkemesiz oda hapsinin uygulandığını, beyaz köle muamelelerini bilmiyor musunuz?

Lojman bulamadığı için eşi önünde katledilen assubay varken, 500 lojman bedeli 32 trilyona Fenerbahçe Orduevi bahçesinde emekli generallere 10 süper lüks lojman yapılması imtiyaz değil mi?

Bunları adalet, eşitlik, insan onuruna saygıyla yazan mı orduyu yıpratıyor yoksa çağdışı adaletsiz uygulamalar mı? Sn. Talu’ya ‘işbirlikçi’ suçlamanız için ‘tenzih ederim’ demeseydiniz çok farklı tepkimiz olacaktı. Ulu çınar içten içe çürüyor, artık farkına varın. Rengin siyahsa kölesin devri bitti, köleler ülkelerine başkan oldular. Mesajım kişisel ama binlerce assubaya nispeten tercüman olur sanıyorum.”

[email protected]

 

                                                 Arşiv    
Tarih: 27.04.2010 Okunma: 814

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?