SAĞ-SOL OYUNU...3...

Özgür DENİZ - 03.08.2010

Sürrealistlere ve idollerine göre ‘’insanın iç hayatının en büyük yönü, günahkârlık duygusuyla dopdolu, korkunç mağralar ve bilinmeyen bölümlerden oluşur ki, bunların patlatılması gerekir. Bunların sanat yoluyla patlatılması, insan ruhunun özgürlüğe kavuşmasıdır. ‘’ Sevgili dostlar, işte tam burada, ülkemizde, sanatı soysuzlaştıranları düşününüz ve dayandıkları lanetli kökü idrak ediniz. Ve kendilerini de, sanatlarını da insani ve ahlaki bir duruşla lanetleyiniz.

 

 

 

 

 

 

Sürrealizm tahripkâr bir düşüncedir. Özgürlük kılıfı ile bütün değerleri yok etmeye çalışır. İnsanı adeta hayvanlaştırır. Andre Breton’un şu sözü meşhurdur: ‘’ sadece hürriyet sözcüğü’’ görüldüğü gibi sürrealizm, aklın verilerini, insan ruhunu, duyguların ahlaki kökenini, dilin temel gerçeklerini altüst edip tahrip eden korkunç bir akımdır.

 

 

 

 

Sürrealizmin bu aşırı ve anormal tutumunu 1924 te yayınladığı ‘’Paris Çiftçisi’’ isimli romanında Aragon şöyle değerlendirir: ‘’insana başka bir dert verildi: deliliğin ve karanlığın çocuğu sürrealizm’’

 

 

 

 

Artık, kati olarak görülmektedir ki, Kur’an ve Sünnet-i Seniyye dışında yapılacak olan her seçim, ister siyaset, ister ekonomi, ister düşünce akımı, isterse inanç alanında olsun ya intihar anlamına gelecektir ya da yenilgimizin desteklenmesi anlamına gelecektir. Seçimimizi iyi yapmalıyız. Olmak olmamak meselesi. İnsaf, izan, hayâ.

 

 

 

 

Ya, sözde galipleri taklit edip onlara boyun eğerek kendi kimliğimizi kaybedeceğiz ve onlara benzeyeceğiz böylece onlardan olacağız ya da onların verilerini, pisliklerinden arındırıp, tahlil ve tetkik ettikten sonra ret veya kabul ederek kendi kimliğimizle tümleyeceğiz ve kendimiz olarak dünya sahnesinde ki rolümüzü oynayacağız.

 

 

 

 

Basiretli okur! Yıkıcı ve yok edici zehirli akımlara bir kere tutulmaya görelim. Artık koyun sürüsü gibi, onların ıslık çaldıkları yöne gitmek zorunda kalırız. Yaşadıklarımız ve görünürdeki sanatçılarımız ve aydınlarımız hepimizin malumudur.

 

 

 

 

Sağ-sol oyununun, ister siyaset, ister savaş, ister düşünce, ister ekonomi, ister inanç alanında olsun çağımızın egemen oyunu olduğu, böylece bir kez daha ortaya çıkmış oluyor.

 

 

 

 

 

 

Basiretli okur! Şeytanın yeryüzündeki müşahhaslaşmış hali olan Siyonistler, insanlığı aldatmak için, oyun üstüne oyun kurmakta, tuzak üstüne tuzak hazırlamakta ve türlü akımlar, fikirler, ideolojiler icat etmektedir.

 

 

 

 

Siyonizm ve sosyalizm, tarih süreci içerisindeki sol hareketlerin en önemlileridir. Bunların, güya düşmanı oldukları kapitalist kanatta, bu fikir akımlarını desteklemekten hiçbir zaman imtina etmemiştir. İngiltere meşum Balfour Deklarasyonu (1918) ile Siyonistleri açıkça desteklemiştir. Amerikan yönetimi ve kamuoyu Yahudi egemenliği altındadır.

 

 

 

 

 

Sağcılık ve solculuk, oynanmakta olan önemli bir oyundur. Bu oyun sayesinde Siyonizm planlarını çok rahat şekilde uygulamaktadır. Zira, iki kanadın kanaat önderleri de Yahudi tesiri altındadır. Ve kurban bellidir: İslam ve Müslümanlar.

 

 

 

 

1967 Haziran olayı malumdur. Olan biten o derecedir ki, izaha, ilaveye, tespite ve zamana lüzum yoktur. Bu oyun bizim tahrip olmuş bedenlerimiz ve sinirlerimiz üstünde oynanmıştır. Ve hiç kimse bu meşum olayı unutmamalıdır bahusus yeni nesile bu meşum olay öğretilmelidir.

 

 

 

 

Şimdi sizlere, sosyalist hareketin, Yahudi önderlerinden, önemli olan bazılarını açıklayacağım: sevgili dostlar dünya tarihini ve insanlığı ciddi bir şekilde tesir altına alan bu herektin içerisinde, çok önemli roller üstlenen 6 bin Yahudi olduğu bilinmektedir.

 

 

 

 

 

Karl Marks(1818–1883):

 

 

 

 

 

 

Merdhay isimli bir hahamın torunudur. Babası Hıristiyanlığı kabul etti ama benimsemedi. Yine inandığı gibi yaşadı. Tıpkı Sabatay Sevi gibi. Marksizimin ve sosyalizmin babası. Alman. 1862 de Siyonizm’in teorisini kuran ilk Siyonist Moşe Hays ile bağlantı kurdu. Bu Siyonist’ten etkilendiğini şöyle izah ediyordu: ‘’bu dâhiyi kendime önder ve örnek edindim. Çünkü, düşüncesinde çok dikkatliydi. Benim ideolojim ve inançlarımla onun görüşleri birleşiyordu. O, düşüncesi ve yaşayışı ile mücadeleci ve savaşçı bir adamdı.’’ ‘’Yahudi Devleti’’ isimli kitabın da yazarı olan bu Yahudi’nin düşüncesinin özü şuydu: ‘’Yahudiliğinden dolayı, bir Yahudi’nin fert olarak ulaşamadığı şeylere, Yahudi ulusu, kavmiyetçiliği sayesinde ulaşmayı başarır.’’ Moşe Hays, diğer ulusları da uyarıyordu: ‘’ ezeli çekişme ortamına bir ulus daha katılacak: Yahudi ulusu. Özerk olan ve özerkliği destekleyenlere karşı savaşacak olan bu ulus, hem fayda hem zarar vermeye kadir bir ulustur.’’

 

 

 

 

Haham Lous Brones, Karl Marks’tan şöyle bahseder: ‘’ onun ruhunda, araştırmalarında, çalışmalarında ve çabalarında düşünce ve metot bakımından İsrail’e son derece büyük bir bağlılık vardı. Bu bağlılık, bugün Yahudi devletinin kuruluşunda aldıkları rolden dolayı övünenlerinkinden çok daha fazlaydı.’’

 

 

 

 

 

Lenin(1870–1924):

 

 

 

 

1917 devriminin önderi. Marks teorisyense Lenin de pratisyendir. Bu yüzden ismi daima Marks’la birlikte anılır. Marksizm-Leninizm. Düşüncenin örgütlenmesinde en büyük pay Lenin’indir. Karısı Yahudi olmasına rağmen, sosyalizm içinde Yahudi olmayan tek kişi olarak gösteriliyordu. Ama 1925 de Lenin’in çağdaşı ve özel dostu olan Louis Fisher isimli Amerikalı Yahudi, Lenin’in aslen Yahudi olduğunu açıklamıştır. Aynı açıklamayı 1918 de ‘’Eski Fransa’’ dergisi, 1917 de Paris’te yayınlanan radikal sosyalist görüşlü ‘’Saat’’ dergisi yapmıştır.

 

 

 

 

Nadejda Krupskaya:

 

 

 

 

 

Lenin’in karısı. İlk sosyalist gazete olan ‘’İskra’’nın yazı işleri müdiresi. Lenin ‘’Ne Yapmalı’’ isimli eserinde bu gazeteden kitap boyunca bahseder ve över. Karısı ölesiye dek kocasının düşüncesine hizmette kusur etmemiştir.

 

 

 

 

 

Troçki (1877–1940):

 

 

 

 

Petersburg Sovyet Başkanlığı yapmıştır. 1917 devriminde halkı ayaklandırdı. 1905 deki sonuçsuz kalan devrim girişiminde halkı hazırladı. Sovyet ordusunu düzenledi. Meksika’ya sürgün edildi ve Stalin tarafından öldürüldü. ‘’Sürekli Devrim’’ kitabı sosyalistlerin başucu kitaplarındandır. Asıl adı Prunstain’dir.

 

 

 

 

Parhaus:

 

 

 

 

Troçki’den sonra Petersburg-Leningrad Sovyet’inin Başkanlığını yaptı. 1905 devrim girişiminde önemli rol üstlendi.

 

 

 

 

Martof- Tesidor Bellum: İskra’nın yazı işleri heyeti üyelerinden.

 

 

 

Esklord: İskra yazarı.

 

 

 

Zantsolish: İskra yazarı.

 

 

 

 

Rosa Lüxemburg:

 

 

 

 

Almanya’da gerçekleştirilmek istenen devrimin önderi. Devrim bastırılınca idam edildi. Rus devriminde de büyük rolü vardır. Sosyalistler içerisinde farklı düşüncelere sahip birisidir. Eleştireldir.

 

 

 

 

Zenogif:

 

 

 

 

Lenin ve Kaminyef ile birlikte üçüncü kişidir. Lenin’in özel dostudur. Sosyalistlerin önde gelenlerindendir. Stalin’e muhalefetten tasfiye edildi. 1919 da 1926 ya kadar Sosyalist Enternasyonale başkanlık yaptı.

 

 

 

 

Liber Goldman: 1907 Londra konferansında rol aldı. ‘’İlkler herekti’’nin öncülerinden.

 

 

 

 

Dan Gorfitsh: ‘’İlkler hareketi’’nin öncülerinden. İskra yazarı. 1908 Londra konferansında rol aldı.

 

 

 

 

Kaminyef: Lenin’in özel dostu. Stalin’e muhalefetten tasfiye oldu.

 

 

 

 

Letfinof:

 

 

 

 

Asıl adı Mear Valaş. 1930–1939 yıları arasında Rusya’nın Dışişleri Bakanlığını yaptı. Devrim öncesi devrimi finanse amacıyla yapılan, Stalin’in organize ettiği soygunda rol aldı.

 

 

 

 

Sefrlofski:

 

 

 

 

1917 devriminin önemli isimlerindendir. Sovyet Sosyalist Partisinin Merkez Komisyonu üyesi. Anayasa komisyonu başkanı. Devrim sonrasında ki ikinci cumhurbaşkanı.

 

 

 

 

Mordkay Bugruf: Devrimci sosyalist bir avukat. Rus başbakanı Stulibin’i suikastla öldürdü.

 

 

 

 

Yaritshi: Devrim akabinde kurulan Kurucu Meclisin başkanlığını yaptı.

 

 

 

 

Yorofski: Çar Ailesi hakkında idam emri verdi ve infazı bizzat uyguladı.

 

 

 

 

Mortinof Bikel: ‘’Sosyal demokratların sesi’’nin yazı heyeti üyesi.

 

 

 

 

İromufits: Sosyalist Yahudi birliğinin başkanı.

 

 

 

 

Radk:

 

 

 

 

 

‘’Bakü Konferansının Sesi’’ni kurdu. Alman Sosyalist Partisinin yöneticisi. Sosyalist Parti Merkez Komite Üyesi.

 

 

 

 

Varon İzfofits Kermer: Sosyalist Parti Merkez Komite Üyesi.

 

 

 

 

Diminstain: Sosyalist Partinin Yahudi kolu başkanı. Stalin’in müşaviri.

 

 

 

 

Kurş: Moskova Lezorof Enstitüsü’nde Doğu Medeniyetleri hocalığı yaptı.

 

 

 

 

Ruzer:

 

 

 

 

Saint Petersburg Üniversitesi Şarkiyat Bölümü Başkanı. Bolşevik İdeolojisinin İslam Âlemi’nde yayma görevini üstlendi.

 

 

 

 

Milehail Befulufitsh- Lazer- Fantman: Doğu Araştırmaları Cemiyeti Başkanı. ‘’Yeni Şark’’ dergisi yazı kurulu başkanı.

 

 

 

 

Rouzstain:

 

 

 

 

1919 da Filistin Sosyalist Partisinin kuruluşunu yönetti. Bu partinin yönetimi tamamen Yahudi kontrolündeydi. Bu parti diğer Arap Ülkelerinde de sosyalist parti kurmakla görevliydi.

 

 

 

 

Smith: İslam Dünyası sorumlularındandı.

 

 

 

 

Lunaçarski: S.S.C.B. sosyalist parti merkez komitesi kültürel bilinçlendirme müdürü.

 

 

 

 

Barthold: İslam uzmanı. İslam’ın sosyalist bir din olduğunu iddia ediyordu. ‘’İslam Medeniyeti’’ isimli kitabın da yazarıdır.

 

 

 

 

Bilakhon: Macaristan devriminin önderi.

 

 

 

Ruzmar: Bakü konferansında Fransa’yı temsil etti.

 

 

 

Reid: Bakü konferansında ABD yi temsil etti.

 

 

 

Stain Hard: Bakü konferansında Yugoslavya’yı temsil etti.

 

 

 

 

Johnson: Bakü Konferansında Balkanları temsil etti.

 

 

 

Ruth Fısher: 1964 te Sosyalist Enternasyonalce Alman Sosyalist Parti Başkanlığına getirildi.

 

 

 

Karl Laynbaht: 1918 Alman Devriminde Rosa Luxsembur’gun yardımcılığını yaptı. İdam edildi.

 

 

 

Lazar Kagufitsh:

 

 

 

 

S.S.C.B. nin cumhurbaşkanlarından. Kız kardeşi Stalin’in karısı. Oğlu da Stalin’in damadı. Nüfuz sahibi bir Yahudi’ydi Rusya’da.

 

 

 

Anna Paskur: Romanya Sosyalist Partisi Genel Sekreteri.

 

Tarih: 03.08.2010 Okunma: 825

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?