Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Taraf gazetesinin, 14 Ekim tarihli manşeti böyle…
Manşet altındaki açıklama da şöyle: KCK davasının görüleceği Diyarbakır’da, Kürt siyasetçileri hapiste tutmanın barışı zorlaştıracağı endişesi hâkim.
Tabii bu manşetin yargıyı etkilemek gibi bir niyet ve maksadı yok! Tamamıyla masum bir başlık!
Taraf gazetesi olarak, onlar değildi, “Ergenekon” ve “Balyoz” davalarında “tahliye” kararları veren mahkemeleri topa tutan!
Onlar değildi, manşetlerde yüzlerce subayı “suçlu” ilân edip, mahkemelere “bunları tutuklayın” diyen!
“Taraf”, adı üstünde taraf!
Ona göre; Silivri davalarında “zanlı”lar tutuklansın fakat KCK’da tahliye edilsinler!
Savcılar, hâkimler dosyaya, suçların niteliğine hiç bakmasınlar… İnsanların mağduriyetine hiç aldırmasınlar! Taraf ne diyorsa o!
Sonra dönsün “taraf”tarlar, sayfalar, sütunlar boyu haktan, hukuktan haksızlıkların giderilmesinden, mazlumların mağduriyetinin önlenmesinden, adaletten falan bahsetsinler!
Budur sizin “adalet” anlayışınız! Budur sizin “hukuk” dediğiniz!
Sık sık “vicdan”lara atıf yapıyorsunuz ya...
Sizin lügatinizde “vicdan” ne anlama geliyor?
Hakikaten, “vicdan” denilen hassas bir teraziden haberiniz var mı?
Olabilir mi?
Umalım mı?
x x x
Taraf’ın aynı sayfadaki haberlerinden biri de bu: Mahkemeye Afyonlu üye!
Afyonkarahisar barosu başkanı Celal Mümtaz Akıncı’nın Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçildiğini bildiriyor.
Lâkin haberde; Afyonkarahisar’ı kısaca “Afyon” şeklinde yazdığı gibi, özel bir isim olan “Afyon” kelimesine getirilecek herhangi bir ek; ayırma (’) işaretiyle ayrılacakken, ayırmayıp, sanki kelimeyi diğer manasında kullanmış oluyor. Yani “uyuşturucu” anlamında…
Herhalde “mizah” yapıyor!
Hımmm…
Düştü mü jeton?
Taraf espri yapmış, gülün!
Çok gülün… Az bulunur bir espri!
Bir daha, bir “afyonlu” kim bilir ne vakit, yüce bir mahkeme üyeliğine seçilecek de, böyle bir espri patlatılacak?
x x x
KAZA- KAZIK
Çalışma Bakanı Ömer Dinçer, Şili’de 69 gün mahsur kalan 33 madencinin kurtarma çalışmalarının büyütüldüğünü söyleyerek “Böyle bir kaza bizde olsa, madencilerimizi üç günde çıkarırdık” dedi.
Doğru çıkarırdını!
Siz yeteneklisiniz.
Gabilik bizde…
Kendi kendimize, kazara bir kazık attık, 8 senedir çıkaramıyoruz.
x x x
ŞİLİ’YE MÜRACAAT
Bu arada, Zonguldak’ta, 5 aydır (150 gün eder) cesetleri çıkarılmayan iki işçiden biri olan madenci Dursun Kartal’ın eşi Gülhizar Kartal, “Biz devletimiz var diye seviniyoruz ama kimse bize yardımcı olmuyor. Şili’ye sesleniyorum benim eşimin parçasını olsun bulsunlar. Belki canlı...” dedi.
Önceki yazılar