ÇITIR İSTERİM KOMUTANIM!

İsmail Hakkı CENGİZ - 02.11.2010

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.


Taraf’ın, 1 Kasım 2010 tarihli baş sayfasının ortasındaki manşet böyleydi: “Çıtır isterim komutanım”

Habere göre bir yüzbaşı, kışlada, bir astsubaya fotoğraflar göstererek “nasıl kadın istediğini” soruyormuş… Astsubay da başlıkta yazdığımız gibi cevap vermiş…

Düşünün…

Kışlada “pezevenk” bir yüzbaşı…

Yüzbaşı değil yüz karası…

Üniforma giydiğim 26 sene boyunca çok disiplinsizlik gördüm… Rüşvet, adam kayırma, görevi kötüye kullanma, astı istismar, hırsızlık, kumarbazlık, dost tutma gibi pek çok ahlâksızlığa şahit oldum.

Fakat insaf!

“Pezevenklik” eden bir subaya hiç rastlamamış, hiç duymamıştım.

Bu nasıl bir bozulmadır?

Hangi boyutlara varan bir çürümedir?

Sağlam hiçbir şey, hiç kimse kalmamış mıdır?

Bu yüzbaşının işi yok mudur? Ondan vazifelerinin gereği isteniyor olsa, o rütbede başını kaşıyacak vaktinin olmaması lâzım! Bu abuk sabuk “işler”i yapmak için nasıl zaman bulabiliyor?

Bu “iş”i ne zamandan beri yapıyor?

Nasıl oluyor da rezalet bu boyutlarına varana kadar üstündeki Binbaşı’nın, Yarbay’ın, Albay’ın ve General’in haberi olmuyor? Haberleri varsa niçin gereğini yapıp “Şerefli Türk Silahlı Kuvvetleri”nden uzaklaştırmıyorlar?

Bu nasıl bir disiplinsizliktir?

O yüzbaşı hangi ruh ve zihin haliyle bu derece adî, astlarıyla “fuhuş pazarlığı” yapabilecek kadar aşağılık, düşük, rezil bir “işi” kendine yakıştırabiliyor?

Nasıl bu derece küçülebiliyor?

Baba ocağında hiç onur, gurur, ahlâk terbiyesi almamış mı?

Nasıl bir aileden geliyor? Mayası sağlam mı?

Okullarda erdem, fazilet, şeref konusunda kırıntı halinde olsun hiçbir şey verilememiş mi?

Hele hele vatan-millet sevgisinin, şeref-haysiyet duygusunun, vazife aşkının aşılandığı askerî okullardan hiç mi feyz almamış? Amirlerinden hiç mi ders almamış? Yoksa aldığı derslerin neticesi bu mu?

Harp Okulu’ndan mı mezun?

Yoksa başka bir kaynaktan mı?

Bu “pezevenk” hangi kaynaktan gelmişse orası mutlaka özel olarak sorgulanmalı…

Eğer Harp Okulu mezunuysa, durum bir facia demektir. Onun tahsil gördüğü dönemdeki bütün idarî ve akademik görevliler sorguya çekilmeli, bu “eser”i nasıl vücuda getirdiler onun “sır”rı araştırılmalı, bu “eser”den daha ne kadar ver, ortaya konmalıdır.

Bunları yapacak irde var mı, onu da bilmiyoruz!

Suç işlemek konusunda bu derece pervasız, gözleri dönmüş genç subaylar nereden cesaret alıyorlar acaba?

Ortada nasıl bir başıbozukluk var?

Korkarım, yozlaşmanın boyutları çok daha geniş ve derinde!

x   x   x

TEK TESELLİM VE DUAM

Haberin ayrıntısı şöyle:

“Video kaydının yüzbaşı tarafından şantaj amacıyla çekildiği son kareden anlaşılıyor.”

Tabii tesellimiz bunun bir “şantaj” amacıyla çekilmiş olabileceği değil…

Bir yüzbaşının, bir astsubaya şantaj yapmak istemesinin mantıksızlığı… Yüzbaşı, astsubaya niçin şantaj yapsın? Haberin burası, yalan olabileceği kuşkusu uyandırıyor. Taraf gazetesinin de TSK’le ilgili hususları abarttığı da herkesin malûmu!

Tek dileğimiz bu haberin bir yalan, hatta iftira çıkmasıdır.

Dualarım da onun için!

“Allah’ım, inşallah bu duyduklarımız külliyen yalandır! Türk ordusunda böyle şerefsiz, haysiyetsiz subaylar yoktur! Yazılanlar tamamıyla yalan ve iftira çıkar, inşallah!”

Amin!

 

Önceki yazılar

Tarih: 02.11.2010 Okunma: 663

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?