Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Ülkede gerginliklere son verilmeye çalışılıyor, diye biliyorduk…
Kan davası olan aşiretler, aileler barıştırılıyor, diye okuyorduk…
Öğrencilere bıçak, falçete… Vs. yerine kalem tutun, tavsiyesi yapılıyor diye duyuyorduk…
Silaha harcanan paranın israf edildiği bilincine erişildiğini tahmin ediyorduk…
Ülkede ve dünyada şiddet karşıtı akımların yükseldiğini umuyorduk…
Dünya barışa, kardeşliğe gidiyor zannediyorduk…
Bütünüyle yanıldık mı acaba?
Çünkü Türkiye’nin Büyük Millet Meclisi’nde tartışılan bir yasaya göre; silahlanma iyice kolaylaştırılıyor… Silah ruhsatı alma yaşı 21’den 18’e indiriliyor… Bu da yeterli olmuyor; bir kişi 5 tane silah alabiliyor!
İnsaf yahu!
İz’an yahu!
Çoluk çocuğu silah sahibi yapıp, üstelik ellerine 3’er 5’er tabanca, tüfek tutuşturup nereye varmak istiyorsunuz?
Bütün üniversitelilerin 18 yaş üzerinde olduğunu, liselerde bile 18’in üzerinde öğrenci bulunabildiğini hesap ettiniz mi?
Bu gençler, bu çocuklar silah ruhsatı alıp da okula bellerinde silahla gelirse ne diyebileceksiniz?
Öyle ya kapı gibi “ruhsat”ları var!
Eh, “özgürlük” de var!
Okullara silahla girmelerine kim engel olabilecek?
Konuyu TBMM gündemine silahı pek seven vekiller getirmiş olmalı… Nitekim “Tasarıya son şeklini üç silahı olan AKP'li İçişleri Komisyonu Başkanı Ziyaettin Akbulut verecek”miş.
Muhalefetten de hiç ses seda yok.
x x x
Neyse ki meclis dışından, HAS Parti’den bir tepki geldi:
“HAS Parti Kadın
ve Aileden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ebru Kurban Yaldız, TBMM
komisyonlarında görüşülen ‘silah yasasında düzenleme’ önerisini yılın
skandalı ve insanlık ayıbı olarak gördüğünü vurgulayarak; TBMM’ye çağrıda bulunup
‘Ülkeyi kovboylar âlemine götürmek isteniyor. Hani anaların ağlamasına herkes
karşı idi? Bu yasa önerisini Genel kurula getirilmeden durdurun’ dedi.” (http://www.gazete5.com/haber/
HAS Partiyi ve sözcüsü, Ebru Hanım’ı tebrik ediyorum. Hakikaten “Halkın Sesi” oldular.
Bize göre de bu “Teksas yasası” tasarısı büyük bir rezalet… Siyasetçisiyle, vatandaşıyla, medyasıyla bütün ülke bir olup, bu tehlikeli yasanın çıkmasını önlemeli…
Onunla da yetinilmeyip, bütün silahların yasaklanması için mücadele edilmeli!
Hangi devirde yaşıyoruz?
Silahın “ilkellik” olduğunu anlayamadık mı halâ?
x x x
SÖZÜN USTALARINDAN
FAİLİ BELLİ
Ankara’yı
dinliyorum Orhan Veli’ye inat,
Acı bir fren sesi geliyor Dö Gol yolundan…
Sanki çığlığı kızın, kulağımı yırtıyor,
Ambulans bağırarak trafiği yarıyor,
Sona eriyor yine taze bir hayat…
Ankara’yı dinliyorum Orhan Veli’ye inat.
Selim GÜL
Önceki yazılar