Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Dün, Demokrat Parti’nin, iki İstanbul İl Yöneticisiyle görüştüm.
Öğrenmek istediğim üç husus vardı:
1. Yeni genel başkan Namık Kemal Zeybek partide nasıl karşılanmıştı? Taban Zeybek hakkında ne düşünüyordu?
2. Seçimlere 70 gün kala partide durum ve moraller nasıldı?
3. İttifak arayışlarında hangi noktaya gelindi? Taban nasıl bir ittifaka sıcak bakıyor? Parti ittifaktan ne bekliyor?
Her şeyden önce, yeni lider Namık Kemal Zeybek’in partide çok olumlu karşılandığını öğrendim. Her iki il yöneticisi de “keşke Zeybek 1,5 sene önce genel başkan olsaydı… Şimdi Demokrat Parti çok daha farklı bir yerde ve konumda olurdu” dedi. Yeni liderin, parti tabanında fazlasıyla benimsendiği gibi halkın da teveccühüne mazhar olduğuna inanıyorlar. Fakat medyanın, iktidar ve ana muhalefet dışındaki partileri görmezden gelme tavrından dolayı, kısa sürede mucize beklemediklerini ifade ettiler.
Bununla beraber, seçimlere 70 gün kala, DP’de büyük bir seçim heyecanı olduğunu, ülke çapında %6-7’lik bir oy potansiyeline ulaştıklarını düşünüyorlar. Nitekim söz konusu iki il yöneticisindeki heyecan ve idealizme ben de şahit oldum. Bir “dava” için, ülkenin selameti, birlik ve beraberliği için DP’de siyasî mücadele verdikleri son derece açıktı. Her iki yöneticinin duruşlarındaki büyük coşku göze çarpmayacak gibi değildi. Kendilerinin ve teşkilatın üstün bir moralle, fikir ve çözüm üreterek seçime hazırlandıklarını dile getirdiler.
Seçim ittifakı arayışlarına gelince:
Öncelikle, son seçimlerde %10’un altında oy alan bütün partilerin tek çatı altında seçime gitmelerinin düşünüldüğü, böyle bir durumda çatının DP olması gerektiği partililerin genel arzusuymuş. Fakat Saadet Partisi de ittifakın kendi çatısı altında olmasını istediğinden bu işbirliğinin zor olduğunu anlattılar.
Hal böyle olunca ikinci seçenek ağırlık kazanmış… MHP ile seçim ittifakı!
Söz buraya gelince, il yöneticileri, coşkuyla DP’de parti içi demokrasinin işlediğini, parti genel başkanı Zeybek’in, görüş almak üzere il başkanlarını Ankara’ya çağırdığını, İstanbul il başkanının ise, Ankara’ya hareketinden önce il ve ilçe yöneticilerinin görüşlerini aldığını dile getirdiler. Konuyla ilgili olarak il başkanının yaptığı toplantıda bütün görüşleri not ettiğini, bütün fikirlerin Ankara’da masaya yatırılacağına vurgu yaptığını belirttiler. Her iki yönetici Namık Kemal Zeybek’in ittifakla ilgili şu sözlerini hatırlattılar:
“Milli
partiler, bu ülke bölünmesin diyenler, bir araya gelmeliyiz.
Evet, ülke bütünlüğüne iman edenler için
böyle bir birliktelik bugün için farz-ı ayındır.
MHP ve Sayın Bahçeli bu birlikteliğe önder olmalı ve bu birliği sağlamalıdır.
Böyle bir birliktelik büyük bir sinerji yaratır ve MHP’yi yüzde 25’lerin üstüne
taşır. Bunun anlamı da AKP’yi iktidardan alaşağı etmek ve bölünmeye dur
demektir.
Baraj sorunu olan diğer partilerin bazıları da güç birliğine yani MHP’nin
üniter devlet bayrağının altına alınmalı... ÜÇ HİLAL TOPLANMA MERKEZİ OLMALI.
İlan ediyor ve taahhütte bulunuyorum, benim böyle bir birliktelikten şahsen
zerre bir beklentim yoktur. Aday bile olmam. Hesabım şahsi ve nefsi değil,
tarihi sorumluluğumu yerine getirmek istiyorum.”
İl
yöneticileri, Zeybek’in sözlerinin hayatî önem ve değerde olduğunu, herkesin bu
sözlere kulak vermesi gerektiğini dile getirdiler. Liderlerinin böyle bir çıkış yapmasından son
derece memnundular ve Zeybek’le iftihar ettikleri her hallerinden belliydi.
Önceki yazılar