Anamur’da haftanın iki günü halk pazarı kurulur. Biri her Cumartesi günleri hep aynı yerde yani Esentepe Mahallesinde Merkez Camii çevresinde, diğeri de Salı Pazarı şimdilerde Devlet hastanesi altında 29 Ekim Caddesinde kurulur. Salı Pazarı bundan önce de H.Edip Adıvar Caddesinde kuruluyor ve cadde boyunda oturanların yoğun tepkisine neden oluyordu. Şimdi hemen bir alt caddede pazar kuruluyor ve yine o çevrede yaşayanların tepkisine, toplu imza kampanyalarına dönüşüyor.
Halkın bu haklı taleplerini karşılamanın yolu, artık herkesin kabullendiği Cumartesi pazarına, Salı pazarının da taşınması gereğini ortaya çıkarıyor. Belki de buranın sürekli pazar haile dönüştürülmesi en geçerli yol olacak. Ama Anamur Belediyesinin Cumartesi pazaryeri için çok katlı bir pazaryeri projesinden söz edildiğinden şimdilik bir şey yapılması zor görünüyor. Anlayacağınız 29 Ekim Caddesi sakinlerinin biraz daha canları sıkılmaya devam edecek.
Aslında konumuz bu değil, işin burasına ileride tekrar döneceğiz. Bu yazımızda 30 Nisan 2011 itibariyle Anamur’daki seçim çalışmaları konusunda bilgiler vermeye çalışacağız. Özellikle Cumartesi gününü seçmemizin nedeni ise Anamur’da herkesin bildiği gibi, bugünün haftanın diğer günlerine nazaran daha kalabalık olmasıdır. Belki de bu nedenledir ki, siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları miting, toplantı ve sosyal etkinliklerini bugüne denk getirmeye çalışırlar.
30 Nisan 2011 Cumartesi günü, MHP Saçkan Kavşağında kiraladığı büroda ilk seçim bürosunun açacak. DYP Genel Başkanı Anamur’u ziyaret edip milletvekili adayları Fahri Şen için destek isteyecek. 1 Mayıs 2001 Pazar günü, AKP Kaplan Düğün Salonunda milletvekili aday tanıtım toplantısı düzenleyecek. Bu etkilik ve çalışmalar öncesinde (30 Nisan 2011) öğleden sonra neler olup bitiyor, görmek istedik ve sokağa çıktık. Tahsin soylu Caddesinde yolumuzun üstünde ilk karşılaştığımız parti AKP, ancak etrafında bir hareketlilik göremedik. Aday tanıtımı için yayın araçları sokaklarda dolaşıyor, bilgi veriliyor. Ancak vatandaşın ilgisi yok denecek kadar az.
Eski hükümet konağı karşısındaki CHP binasının önünden geçerken, kapı ve pencerelerin açıp ve balkonda beş altı kişilik bir grubun sohbet etmekte olduğunu gördük. Oradan Bankalar Caddesine inip yolumuza devam ederken, bir haftadır devam eden bir kermes bizi karşıladı. Orada toplanmış kalabalıkta, kimi bir şeyler yiyor, kimi alışveriş yapıyordu. O çevre bir alışveriş merkezine dönüşmüştü.
Atatürk Bulvarını takip ederek Saçkan Kavşağına doğru indik. Kadınlı erkekli kalabalık bir grup MHP’li seçim bürosu açılışı için bekliyordu. Anamur’un en merkezi yerinde inşa edilen iş merkezinde, iki katlı geniş büro MHP bayrakları, Devlet Bahçeli posterleri ve Milletvekili adayı Behiç Çelik’in afişleri ile süslenmiş açılışa hazır hale getirilmişti.
Bu noktada bir parantez daha açıp, MHP milletvekili aday adaylarından Sinan Kutlay’ın basın açıklamasından söz etmek gerekiyor. Sinan Kutlay gerek aday adaylığı açıklamasında, gerekse 4 Nisanda Kaplan Düğün Salonundaki Türkeş’i anma programı sırasında yaptığı konuşmanın ve ülkücü terbiyenin bir gereği olarak, “Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol” düsturundan hareketle, “12 Haziran seçimlerinde partimin ve teşkilatımın yanındayım.” diyerek duygulu bir konuşma yaptı.
Sinan Kutay’ı daha önceleri tanımazdım. Ancak internette yayınlanan yazılarım nedeniyle zaman zaman yorumlarıyla veya telefon açarak desteklerini belirtmiş gönlümüzde taht kurmuştur. Sayın Kutay’ı 29 Mart 2009’da yapılan yerel seçimlerde Anamur Belediye Başkan aday adayı olarak tanıdık. O seçim döneminde de aday olamadığı için lidere, teşkilata ve milliyetçi harekete bağlılığın bir sonucu olarak en ufak bir kırgınlık ve küskünlük gütmemiş, MHP’nin kazanması için elinden gelen çabayı göstermişti. Herhalde Sinan Kutay’ın bu davranışı, bir yerlere mesaj olarak gitmiş ve ülkücülerin hafızalarına kazınmıştır.
Sinan Kutlay, sadece MHP’ye değil aynı zamanda tüm partilerdeki aday olmayan, aday adaylarına da iyi bir örnek olmuştur. O nedenle AKP’den adaylık için ortaya çıkan, 11 isimsiz kahraman, MHP’den 6 ve CHP’den 5 aday adayından listeye ve sıralamaya giremeyen aday adaylarından da aynı tutum ve davranış beklenir. Ama yine de paşa gönülleri bilir. Kimlerin büyük düşündüğü, kimlerin gündelik hesapların peşinde olduğu bu seçimde bir kere daha ortaya çıkacaktır. Ne diyoruz gün ola harman ola.